|
Anadolu Takımları Anadolu takımlarımız ile ilgili haber,yorum ve resimler burada. |
Seçenekler | Stil |
02-03-2010, 12:53 | #1 |
Tabata'yı geri verseler almam
Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl'dan çarpıcı açıklamalar... Hürriyet Gazetesi'nden Seycan AKSU, Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl ile çarpıcı bir röportaj gerçekleştirdi. Beşiktaş’a Tabata’yı 8 milyon Euro, İsmail Köybaşı’nı da 6.5 milyon Euro’ya satmanız çok konuşuldu. Bu fiyatlarla piyasayı kızıştırmadınız mı? Biz kimseye silah dayayıp bu futbolcuları satmıyoruz ki. Kız babası misali, “Ben vermiyorum” diyorum. Onlar “Alacağız” diyorlar. Bu sefer de “Verin bu parayı alın” diyorum, alıyorlar. Burada benim suçum yok ki. Mesela ben kanatlara futbolcu arıyorum, bulamıyorum. Türkiye’de stoper yetişmiyor, santrfor yok. Ben bulsam, ben de bu paraları öderim. Büyük takımların bütçeleri müsait, biz onlara süper futbolcular verdik, onlar da karşılığını verdi. Sonuç olarak arz talep meselesidir bu. Demirören Tabata’yı çok istemiş, fakat Mustafa Denizli sıcak bakmamış ve bu yüzden oyuncu performansını sergileyemiyormuş. Bu doğru mu? Bir kere olay tam tersi. Bakın size anlatayım; Papermoon’da yemek yiyordum. Reha Muhtar, Yıldırım Demirören, İbrahim Seten ve Mustafa Denizli geldi. Reha Muhtar bana “Ya başkan şu Tabata’yı neden bize vermiyorsun?” dedi. Ben de “Satmıyorum bana lazım” dedim. Mustafa Hoca’ya sordular; o da istediğini söyledi. Yıldırım Demirören ise hiç konuşmadı. Sadece dinledi. Tabata’yı geri almam Mustafa Hoca istedi ama kullanamadı mı diyorsunuz? Ben antrenör değilim, bilemem. Ama şunu söyleyebilirim. Tabata bizde serbest oynardı. Her mevkide görebilirdiniz. Ayağının değmediği yer olmazdı. Tüm takımı sürüklerdi. Ama Beşiktaş’ta alanı kısıtlı. Belki de bu yüzdendir. Bir de fiyatı çok konuşuldu. Türkiye’nin gündemi oldu. Bu kadar baskı altında oynamak kolay değil. Beşiktaş Tabata’yı size geri vermek istese kaça alırsınız? Ben asla geriye dönüp bakmam, giden gitmiştir. Bu prensip meselesidir. Giden geri dönemez. Hz. Ali’nin kılıcı gibi dümdüzüm ben. Ya İsmail Köybaşı? O, Allah’ın izniyle önümüzdeki 10 yıl Milli Takım’ı sırtlayacak adamdır. Ahmet’in tiki var Galatasaray maçında hakeme ‘Allah belanı versin’ diyerek kırmızı kart gören futbolcunuz Ahmet Arı’ya çok kızgın mısınız? Tabii ki çok kızdım. Ama kimsenin bilmediği bir şey var. Bu çocuğun bir ağız alışkanlığı var. Maçta söylediği bu sözü antremanlarda da çok fazla kullanıyor. Kendisini defalarca uyardık. Ama bu bir bahane olamaz. Herkes işinde profesyonel olmalı. Galatasaray karşısında kazanabileceğimiz bir maçı bu yüzden kaybettik. Tabata ve İsmail ile 2 yılımızı kurtardık Tabata ve İsmail Köybaşı’nın satışından gelen parayı ne yaptınız? Bizim yıllık 25 milyon TL’lik giderimiz var. Ben 5 yıldır bu kulübü yönetiyorum. Ve “İddaa”dan hiç para almadım. Tek gelirimiz yayından. O da 8 milyon TL civarında bir rakam. Bizim kadromuz pahalı bir kadro. Çünkü kümeye düşmemeye oynayan bir takım değiliz. Böyle olunca da gider yüksek oluyor. Ya açık verip kulübü batıracağız, ya da akıllı transferler yapıp yükseleceğiz. Ben Tabata ve İsmail Köybaşı’ndan aldığım paraları yine takıma harcadım. Bu şekilde 2 yıllık açığımız kapandı. Fener Bekir’i ayartmamalıydı Biraz da Fenerbahçe hakkında konuşalım.Malum, sizin dahilinizde olamayan bir Bekir İrtegün transferi yapıldı. Bekir’e de kırgınlığım var, Fener’e de. Çok da kızgınım. Çünkü Fenerbahçe çok büyük bir camia. Böyle büyük bir camianın futbolcumu ayartmaya ihtiyaçları olmamalıydı. Benden istediler, satmayacağımı söyledim. “Biz alırız” dediler. Ben de “O zaman verin şu kadar parayı alın” dedim. Ona da yanaşmadılar. Futbolcumla özel olarak görüşüp aklına girdiler. Adam bana o sevgi saygıyı göstermeyecek, istediği şekilde futbolcumu ayartacak, ben sessiz kalacağım. Öyle bir şey yok! Böyle bir durum olmasa benim Aziz Yıldırım ile ne derdim olabilir ki? Ama bana ve takımıma karşı çok büyük bir hata yapıldı. Futboldan iyi anlamam ama iyi yönetirim Siz hiç futbol oynadınız mı? Futbolu iyibildiğinizi iddia edebilir misiniz? Küçükken top oynadım elbette. Ama profesyonel bir girişimim olmadı. Futboldan iyi anlıyorum demem doğru olmaz. Her şeyi bilmem mümkün değil. Ama iyi idare ettiğimi söyleyebilirim. Önemli olan da bu. Peki bu sizin ticari yeteneğinize bağlı olabilir mi? Neticede ben bir işadamıyım. Ve o mantalitede yöneticilik yapıyorum. Çok araştırarak, çok izleyerek doğru transferler yapıyorum. İlk önce dikkat ettiğim şey ahlak. Ahlaklı olmadıktan sonra dünya yıldızı bedavaya gelse almam. Alacağım futbolcuyu oda arkadaşına kadar araştırıyorum. Hem disiplin hem de teknik açıdan sağlamasını yaptıktan sonra takımıma dahil ediyorum. |
|
|
|
Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir) | |
|
|