|
Köşe Yazıları Beğendiğimiz yada kendi yazdığımız köşe yazılarını paylaşabiliriz. |
Seçenekler | Stil |
08-12-2008, 12:25 | #1 |
Süper devlet Rusya
GÜNEY Osetya tek taraflı kararla Gürcistan’dan ayrıldığını ilan ediyor, Gürcistan’ı bölmek için Osetleri destekleyen Rusya Gürcistan’a saldırıyor.
Rusya’nın 23 bin, Gürcistan’ın ise sadece 128 tankı var! Rusya’nın 1080 savaş uçağı var, Gürcistan’ın ise sadece 8 tane! Askeri sonuç almak için Rusya’nın ordusunu küçücük Güney Osetya’ya sokması bile yeterdi. Ama korkunç bir savaş başlattı. Gürcüler Güney Osetya’dan çekildiği halde Rusya savaşı sürdürdü, Güney Osetya dışındaki Gürcü şehri Gori’yi harabeye çevirdi, Karadeniz sahilindeki Gürcü limanı Poti’yi bombaladı, Gürcistan’ın kabul ettiği ateşkesi Rusya reddetti... Korkunç bir insani facia yaşanıyor. Bu satırlar yazılırken Rus ordusu Abhazya’ya da girmişti! Belli ki, Rusya, Gürcistan’a korkunç bir meydan dayağı atarak bütün Kafkas milletlerine gözdağı veriyor! Petrol ve Kafkasya Tabii akla ilk gelen faktör Kafkas petrolleridir, Azerbaycan’ın güvenlik ve istikrarıdır, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattıdır, bu hattın üç ülkeyi ve Batı’yı birbirine bağlamış olmasıdır! Rusya bu savaşı 7 Ağustos akşamı başlatmıştı; 5 Ağustos akşamı Erzincan’a bağlı Refahiye ilçesi civarında Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattına bir sabotaj yapıldı! Çıkan yangın dört günde söndürülebildi. Dünyada petrol fiyatlarının tırmanmasına yol açacak çapta bir sabotajdı. Ve PKK, Fırat Ajansı vasıtasıyla yaptığı açıklamada “Bu sabotajı biz yaptık” diye üstlendi! Dün de PKK yine Erzincan’da 9 askerimizi şehit etti. ‘Zamanlama’ faktörü elbette Rusya’nın savaşıyla PKK’nın eylemleri arasında bir ilişki olduğunu söylemek için yeterli değildir ama PKK’nın bu sabotajı üstlenerek ve saldırıyı yaparak güttüğü siyasi amaç dikkat çekicidir. PKK bölgedeki büyük stratejilerde denkleme girmek istiyor. “Enerji kaynakları ve sevk güvenliği” çağımızda başlı başına stratejik bir faktördür! Kafkasya’nın stratejik önemini de dikkate aldığımızda, Rusya’nın Gürcistan’a karşı ölçüsüz güç kullanması, Moskova’nın yeniden “Süper devlet siyaseti” izlediği kaygısını yaratıyor. Tarihin dersleri Mustafa Kemal ve arkadaşları, Milli Mücadele’de Bolşevik Rusya’dan ve İslam dünyasından ciddi boyutlarda maddi ve siyasi destek almıştır. Bolşevik Rusya, Boğazlar’da tam Türk egemenliğinin kurulması, İngilizlerin tamamen çekilmesi tezini destekliyordu. Tarihçi Stefan Yerasimos’un belirttiği gibi, Türkiye Lozan’da “Bolşevik Rusya’yı hayal kırıklığına uğratarak Batılı güçlerle anlaştı”, Boğazlar konusunda İngiliz tezine yaklaştı! Kemalist Ankara, Boğazlar ve Karadeniz’de Rusya ile tek başına karşı karşıya kalmaktansa, Lozan’da İngiltere ile anlaşmayı doğru bulmuştu; haklı olarak. Bunun devamında NATO üyeliğimiz vardır. Tarih gösteriyor ki, Rusya, çevresinde kaygılar yaratan bir “süper devlet” siyaseti izlerse, kendisine karşı ittifaklara yol açıyor! Ukrayna’nın ve Türkiye’nin Gürcistan’a hemen insani yardım göndermelerinin anlamı budur. Demek ki: - Rusya’yı tahrik etmemek gerekir, Saakaşvili maalesef bu hatayı yapmıştır. - Batı, Rusya’nın süper devlet siyaseti izlemesi halinde ekonomik alanda ciddi karşılıklar vereceğini belli etmelidir. - Rusya süper devlet siyaseti değil, iş zihniyetine dayalı dostluk ve işbirliği siyaseti izlemelidir; Türkiye’nin de arzusu budur elbette. Taha AKYOL milliyet |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|