![]() |
![]() |
#1 |
![]() TOPRAK VE HALK
Anadolu Selçuklulari'nda toprak tipki Büyük Selçuklular'da oldugu gibi mîrî yani devlete aitti. Arazi ikta, mülk ve vakif olmak üzere üç bölümde ele alinabilir. 1. Ikta arazi: Bir hizmet karsiligi olarak devlet adamlarina, kumandanlara ve büyük-küçük sipâhîlere verilen araziye ikta arazi denilir. Has arazi sadece hükümdara aitti. Görevinden azledilen kisilerin iktalari ellerinden alinirdi. Hizmetleri devam ettirmek kayit ve sartiyla ikta arazi babadan ogula intikal edebilirdi. Devlet ricali ve kumandanlarin rütbeleriyle mütenasib iktalari vardi. Meselâ Taceddin Pervâne'nin iktai Ankara idi. Ikta sahipleri sefer zamanlarinda askerleriyle birlikte sultanin emriyle savasa katilmak üzere yola çikarlardi. I. Alaeddin Keykubâd Harizm asireti reislerinden Kirhan'a Erzincan'i, Bereket Han'a Amasya'yi, Artuklular'dan Izzeddin Ahmed'e ise Harput'u ikta olarak vermisti. II. Giyaseddinn Keyhüsrev de vezir Mühezzebüddin Ali'ye 40.000 dinarlik bir arayizi ikta etmisti. 2. Vakif arazi: Geliri ilmî ve sosyal gayelerle kurulan müesseselerin masraflarini karsilamak üzere tahsis edilen arazilerdir. Bazi Selçuklu devlet adamlari ve kumandanlar da kendilerine mülk olarak verilen yerleri hayir amaciyla kurduklari müesseselere devretmislerdir ki bunlar da vakif arazi statüsündedir. Vakif arazilerin gelirleri mutlaka gayelerine uygun olarak kullanilirdi. 3. Mülk arazi: Aslinda devlete ait bazi araziler büyük hizmetleri ve yararliklari görülen devlet adamlari ve kumandanlara sultan tarafindan mülk olarak verilmis ve bunlar onlarin evladina miras yoluyla intikal etmistir. Ancak bazilari da bunlari hayir müesseselerine vakfetmislerdir. Kastamonu yöresi Hüsameddin Çoban'a, Sinop da Muineddin Pervane'ye mülk olarak verilmistir. Anadolu Selçuklulari'nda topragi ekip biçen reayanin her zaman hakkini almasina itina edilir, haksizliga ugrayanlar her zaman sikâyetçi olabilir ve haklarini geri alabilirlerdi. Arazi tevcihatiyla ilgili isler Pervane ve emrindeki memurlar tarafindan yürütülürdü. Ülkede zaman zaman arazi tahrîri de yapilirdi. Meskün mahallerdeki vergiye tabi nüfus ve herkesin verecegi vergi miktari kayit ve tespit edilirdi. Reayadan tahakkuk ettirilen miktardan fazla vergi isteyenler agir cezalara çarptirilirdi. Iktâ sahipleri ikta araziden alacaklari gelir karsiligi asker besledikleri gibi o bölgenin yönetiminden de sorumluydular. Ancak Mogol istilhasi sirasinda bu sistem bozuldu ve iktalari ellerinden alinan sipahiler ülke içinde isyan ve huzursuzluklara sebep oldular. Iktalari ellerinden alindigi için ikta sahipleri de yeteri kadar asker besleyemediler ve bu da ordunun çökmesine sebep oldu. |
|
![]() |
![]() |
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|