![]() |
![]() |
#1 |
![]() Yürekten kopup gelen niyaz,edeple eğilen baş ve gözden Süzülen bir damla yaştır dua… Sonsuz Kudret ve Merhamet Sahibinin kapısında heyecan Ve umutla bekleyiştir dua.. Karşılıksız ,sınırsız verilmiş nimetlere teşekkürdür dua.. Dostun dosta,sevenin sevgiliyle muhabbetidir dua.. Dünya gurbetinden gerçek sılaya yöneliştir dua.. Seher vakitlerinin kandili ,Hak yolcusunu menzilidir dua.. İslam olmaktır,mümin olmaktır,özgür olmaktır ,kul olmaktır dua.. Mümin bilir ki,”insan “olarak “kul”olarak acizdir,muhtaçtır, Gücü ancak istemeye yeter.. Bilir ki,Yüce Yaratıcı “Gani”dir,Lütüf,Kerem ve ihsan Sahibidir, Cömerttir.. Kendisinden istemesinden hoşnut olur.. Kendisinden istiğna edilmesinden,Kendisine muhtaç olunmadığı Anlamına gelerek tavırlar sergilenmesinden ise hoşlanmaz,gazaplanır… Sevgili Peygamberimiz(s.a.v.) ,kulun duasının Yüce Allah nezdindeki önem ve anlamını de söyle ifade eder.. “Kim Allah’tan dilekte bulunmaz,istemezse,Allah ona öfkelenir.” (Ahmet b.Handel,Tirmizi) Kulun duası ile ilahi Rahmet arasında doğrudan ve sıkı bir ilişki vardır.. Duayı terk eden kimse,kendisini ilahi Rahmetten mahrum etmiş Demektir.. İlahi Rahmetten mahrum olan kimsenin de duadan nasibi olmaz.. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz,bu ilişkiyi şu şekilde ifade buyurur.. “Sizden kime dua kapısı açıldı ise,ona Rahmet kapılarını açılmış demektir.”(Tirmizi) Mümin kulun Yüce Yaratıcı ile irtibatı öyle kalıcı ve sağlamdır ki, Hayatındaki hiçbir kırılma noktası onu Rabbi’nden uzaklaştıramaz.. Aksine onu daha da yaklaştırır.. Yüce Allah’la bir irtibat sebebidir dua... Yani,dua için bir vesile…………. |
|
![]() |
![]() |
|
|
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|