AKP enfeksiyonu
AKP’nin üç yıla yaklaşan iktidar döneminde en çok şov yaptığı alan sağlık oldu. Sağlık Bakanı icraatlarını anlata anlata bitiremiyor.
SSK hastanelerini Sağlık Bakanlığı’na devrederek SSK’lı hastaların yıllardır çektikleri çileye son vermişler. Sağlık çalışanlarına performansa dayalı döner sermaye uygulamasıyla hastanelerin hizmet kapasitesini arttırmışlar.
Devlet memurları ve SSK’lılara özel hastanelerden doğrudan yararlanma imkânı getirerek kuyruklardan kurtarmışlar.
İki yıl önce başarısız bularak kaldırdıkları mecburi hizmeti yeniden koyarak Güneydoğu’nun doktor sorununu çözecek adımı atmışlar.
Kısacası vatandaşların sağlık hizmetlerine ulaşımını kolaylaştırmak için devrim niteliğinde dönüşümler yapmışlar.
Bir de Genel Sağlık Sigortası’nı çıkarıp Aile Hekimliğini bütün ülkeye yaydıklarında bütün sorunlar çözülecekmiş.
***
Bakan Bey’in bu pembe propagandası sürerken önce Edirne’den altı bebeğin ölüm haberi geldi. Peşinden Manisa Devlet Hastanesi’nde iki bebek öldü.
Hastane enfeksiyonundan kaynaklanan bu ölümlerin son kurbanları da Kayseri’deki altı bebek oldu.
Bu sırada artık Sağlık Bakanlığı’nın yönetiminde olan İzmir Bozyaka Devlet Hastanesi’ndeki çocukların dramları ekranlara yansıdı. Annelerinin hastanede kalabileceği yerler olmadığı için ellerinden, ayaklarından yataklara bağlanan çocukların feryatları evlerimizde yankılandı.
Kendisi de bir çocuk doktoru olan Recep Akdağ’ın sadece Bozyaka’da değil, devlet hastanelerinin birçoğunda uygulanan bu manzara karşısındaki tavrı ise olayı bilmezlikten gelmek oldu.
Bozyaka’daki çocuklar gene de Makbule bebekten şanslıydılar. O’nun hastane yatağına bağlanacak elleri de ayakları da yok artık.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) iki haftadır uyarıp duruyor. Ankara’da kolera salgını olduğuna dair ciddi kuşkuları dile getiriyor. Bakanlıktan ne bir ses, ne bir nefes.
***
Hayatın gerçekleri her zamanki gibi propagandanın pembeliğine galebe çalıyor.
Şu son iki haftada yaşananlar bile üç yıldır yürütülen siyasi şovun kofluğunu ortaya seriverdi.
SSK hastanelerini davul zurnayla Sağlık Bakanlığı’na devredenler çocukları hastalanan annelere kalacak yer yapmayı akıllarına bile getirmemişler meğerse.
Makbule bebeği kolsuz bacaksız bırakan menenjit hastalığına karşı ne bir mücadele programları varmış, ne de öyle bir niyetleri.
Türkiye’nin başkentinde kolera salgını olup olmadığını bile bilmiyorlarmış.
Sağlıkta “devrim niteliğinde” dönüşümler yapanlar hastane enfeksiyonlarını da akıl edememişler bugüne kadar. Şimdilerde bir yönetmelik hazırlamak için çalışıyorlarmış. Yönetmelik çıkar çıkmaz bütün hastane enfeksiyonları yasaklanacak herhalde.
Üç yıldır halkın sağlık hakkı için hiçbir düzenleme yapmayan, bütün enerjilerini sağlık hizmetlerini piyasaya açmak ve kamusal kaynakları peşkeş çekmek için harcayanlar küçücük bebeklerin trajedilerine toslayıverdiler.
Koleradan, menenjitten, hastane enfeksiyonlarından kurtulmak için önce AKP enfeksiyonundan kurtulmamız gerektiği açığa çıktı.

MEDİPOLİTİK..........Osman Öztürk