09-28-2010, 19:53 | #1 |
Yunan mitolojisi
yunan mitolojisi
Yunanlar'ın Hint - Avrupa kökenli halk olduğu bilinmektedir. İnsan ve tanrı anlayışını Mezopotamyalılar'dan aldıkları bilinmektedir. Yunan tanrılarını Slav ve İskandinav halklarının tanrıları ile kıyaslarsak, mitolojideki görev ve yetkileri açısından benzerlik olduğunu görürüz. Bu benzerlik haftanın günlerine verilen isimlerde bile ortaya çıkar. Ancak Yunan mitolojisi canlılığı ve güzelliği ile diğerlerinden belirgin farklılık göstermektedir. Belki de bu nedenle Yunan mitolojisi günümüzde ve günümüze kadar şair, ressam, sanatın ve edebiyatın diğer dalları ile uğraşanların ilham kaynağı olmuştur. Her şeyden önce Khaos vardı. Bu bir boşluk değildi, içinde bütün eşyaların, tanrı ve insanların kaynağını bulundururdu. İlk önce Khaos'tan Toprak Ana - Gaia ve gökyüzü - Uranos oluştu. Gaia ve Uranos'un birleşmesinden Brontes, Steropes ve Arges ('gökgürültüsü', 'parıltı' ve 'şimşek') isimli üç Kyklop doğdu. Kykloplar alınlarının ortasında taşıdıkları tek gözleri ile yer altı alevini gökyüzü ateşine dönüştürüyorlardı. İkinci olarak Gaia ve Uranos elli başlı yüz kollu Kottos, Briareus ve Gyes ('öfke', 'güç', 'dehşet') adlı Hekatonkheirleri yarattılar. Ve nihayet Titanlar oluşturuldu.A'dan Z'ye Astroloji Levent GönülToprak ananın gökyüzü ile birleşmesinden altısı erkek, altısı dişi olmak üzere on iki Titan doğdu. Titanların erkek olanları Okeanos, Koios, Hyperion, Iapetos ve Kronos; aynı zamanda Titanides denilen dişi Titanlar ise Theia, Rheia, Themis, Phoibe, Mnemosyne ve Tethys adlarını taşıyorlardı. Okeanos ve Tethys bütün nehirleri yarattılar. Hyperion ile Theia'dan Güneş - Helios, Ay - Selene, Şafak - Eos doğdular. İapetos ve Asie'den gök kubbesini sırtında taşıyan Atlas, Menoetios, Epimetheus, Prometheus doğdular. Diğer 2 çift Titan da kendi çocuklarını doğurdular. Ama gelecek altıncı çiftin evlatlarınındı - Kronos ve Rheia'nın. İlk doğan çocukları Kyklop ve Hekatonkheirlerden hem iğrenen hem de kendi iktidarını almalarından korkan Uranos, çocukları doğdukça onları yerin derinliklerine - Tartaros'a (cehenneme) atıyordu. Bu duruma üzülen Gaia eşinden nefret etmeye başladı, Titanları Gökyüzüne karşı kışkırttı. Titanlar babalarına karşı geldiler ve onu hakimiyetinden mahrum bıraktılar. Titanların en kurnazı olan Kronos tahta oturmasına rağmen, kardeşlerinin güçlerinden korkarak onları Tartaros'tan kurtarmadı. Yunanlar Kronos'un yönetim dönemine 'altın dönem' adını vermekteler. Maalesef yönetimi eline geçiren bu yeni hakimin kaderinde de oğlu tarafından devrilmek vardı. Bunun önlemini alabilmek için Kronos korkunç bir karar aldı - yeni doğan oğullarını ve kızlarını yutmaya başladı. İlk olarak Kronos kızı Hestia'yı, sonra kızları Demeter ve Hera'yı , ardından da Hades, Poseidon adlı oğullarını yuttu. Kronos zamanı temsil eder. Kron kelimesi zaman anlamındadır. 'Zaman kendi evlatlarını yutar.' deyimi de bugün Kronos olayını anımsatmaktadır. Rheia yalnız Zeus'u onun elinden kurtarabildi. Bir kocaman taşı kundak bezlerine sarıp Kronos'a verdi. Kronos taşı Zeus zannedip yuttu. Zeus ise Girit adasında bir mağarada saklandı, sihirli keçi Amaltheia'nın sütü ile beslendi. Olgunluk çağına gelince Zeus saklandığı mağaradan çıktı. Kronos'a savaş açtı. Bu savaş on yıl sürdü, hiç birisi yenemeyince, Zeus Rheia'nın tavsiyeleri ile Tartaros'taki Kyklop ve Hekatonkheirleri serbest bıraktı. Kykloplar Zeus'a meşhur şimşekleri verdiler. Yüzelli Hekatonkheirler Titanların üzerine taşları ve kayaları fırlattılar. Yerler parçalandı, dağlar eridi ve Titanlar yenildiler. Zeus Kronos'u yuttuğu tanrıları ve taşı çıkarmaya zorladı. Titan'lar yenilerek Tartoros'a atıldılar. Yüz kollu Hekatonkheirler ise Titanların bekçiliğini yapmaya başladılar. Tanrılar (Zeus ve kardeşleri) dünyayı yönetmeye başladılar. Üç erkek kardeş Zeus, Hades ve Poseidon evreni kendi aralarında paylaştılar. Ortanca kardeş Poseidon denizlerin, deniz canlılarının ve tüm akarsuların hakimiyetini aldı. Deniz tanrılarından olan Nereus kızlarından güzel Amphitrite ile evlendi. Bu evlilikten bir çok deniz perisi, yarı at yarı insan Triton doğdu. Triton deniz kabuğunu öttürerek tufanı yatıştırır ve suları geldikleri yere döndürürmüş. Poseidon'un elinde taşıdığı üç çatallı yabayı fırlattığı zaman, denizde fırtınalar ve korkunç dalgalar yaratabilir. Nereus'un kızları olan nereidler her zaman Poseidon'un çevresini sararlar. Nereidler belden aşağı balık, belden yukarı insan şeklindeler. Küçük kardeş Hades'in payına yeraltı düşmüştür. İnsanların ve tanrıların hiç sevmedikleri sert, korkunç tanrı Hades, karısı Persephone (Zeus'un kızı) ile birlikte, gölgeler halinde dolaşan ölülere hükmeden yer altı ülkesindeki saraylarında yaşarlar. Hades' in bekçiliğini üç başlı cehennem köpeği Kerberos yapar, yeraltına gelenleri kuyruğunu sallayarak, okşayarak içeri alır, ama çıkmak isteyenler için de üç ağzını birden açarak, sipsivri ve kara dişlerini göstererek tehdit edip, yukarı çıkmasını önler. Ölüler dünyası yani yer altı, günah işleyenlerin bulunduğu bir yerdir. Burada günahkarların en günahkarları bulunur ve bunlar sonsuz bir azaba çarptırılırlar. Tanrılar içinde adına ne bir tapınak, ne bir sunak yada herhangi bir ilahi bestelenmeyen bir tek Hades vardır, bu da kendisinden korkulmasından kaynaklanmaktadır. Büyük kardeş ve 'tanrıların kralı' olarak kabul edilen Zeus paylaşımda gökyüzü ve dünyayı aldı. O aile ve evliliğin hamisi kabul edilen tanrıça Hera ile evlenir. Bu evlilikten İlithya ve Hebe adında kızları, sanayi tanrısı Hephaistos ve savaş tanrısı Ares oğulları olmuştur. Tanrılar daima yaz mevsiminin hüküm sürdüğü Olimpos dağında yaşarlar. Gençliğin ve güzelliğin sembolü olan Hebe tanrılara onların ölümsüzlüğünü sağlayan ambrosia ve nektar dağıtır. Zeus altın tahtında oturur. Tahtın yanı başında tanrıların habercisi kanatlı İris yer almaktadır. Zeus çok güçlü bir tanrı olsa da kaderi yönetmek onun elinde değildir. Kaderi üç Moir yönetmektedir: Lakhesis insanların doğumundan önce kaderini belirler. Klotho insanların kader ağlarını örer. Atropos bu ağları yönlendirir. Çevresindekiler tarafından saygı gören Zeus zaman zaman çapkınlıkları ile Hera'yı kızdırır. O güzeller güzeli Leto'ya aşık olur. Bu birliktelikten kızıl saçlı ikizler Apollon ve Artemis doğar. Hera, Zeus'un ikincil ilahelere ve ölümlü kadınlara ilgi duymasını bir türlü içine sindiremez ve onları sürekli tehdit altında tutar. Leto çocuklarını doğurabilmek için Delos adasına sığınır. Hera onlara yılan Pifon'u gönderir ve bin bir türlü işkenceye maruz bırakır. Ama Leto'nun oğlu Apollon büyüdüğünde sihirli oku ile ejderhayı öldürür ve Olimpos Tanrıları içinde güzel sanatlar ve gün ışığının tanrısı olarak saygınlığını kazanır. Olymposluları altın liriyle eğlendiren, çok uzaklara ok atabilen, hastaları iyileştiren, iğleştirme sanatını hastalara ilk öğreten gümüş yayın efendisi okçu tanrı olarak Yunan şiirlerine geçmiştir. Kardeşi Artemis ise av tanrıçası oldu. Başka bir zaman ise Zeus'un Hera'ya ihaneti sırasında Hermes doğar. Hermes rüzgar tanrısıdır, babası Zeus annesi ise yağmur perilerinden biri olan Maia'dır. Kanatlı sandalları olan Hermes aynı zamanda tanrıların habercisidir. Hermes'in görevleri arasına ölenlerin ruhlarına Hades'in saltanatına kadar eşlik etmek de var. Apollon'un ölümsüzler arasında en sevdiği tanrı rüzgar tanrısı olan Hermes idi. Anlatılanlara göre Hera'dan önce Zeus Titan Okeanos'un kızı Metis (Zeka temsilcisi) ile evlenmiş. Ama Moir'ler tanrıların kralına bu birliktelikten doğan çocuğun yönetimi eline geçireceğini söylerler. Zeus bunu duyunca Metis'i yutar. Kısa bir süre sonra Zeus'un şiddetli bir baş ağrısı başlar. O zaman Prometheus'tan balta ile başına vurmasını rica eder. Prometheus bu isteği yerine getirir ve Zeus'un başından onu kızı Athena savaş kıyafetlerinde çıkar. Eski Yunanlara göre, Athena üretici zekanın ve adaletli savaşların tanrıçasıdır. Ülkeyi saldırılardan koruyan bir tanrıçaydı Athena. Bir başka özelliği, Şehir tanrıçası olmasıydı; uygarlığın, el sanatlarının, tarımın koruyucusu, dizginin yaratıcısıydı; atları ilk ehlileştiren oydu. Onun şerefine şehirlerine Athena adını vermişler. Yılan ve baykuş tanrıçanın sembolleridir. Zeus ile Thebia kralı Kadmos'un kızı ölümlü Semele birleşmesinden oğulları Dionysos doğar. Hera, Zeus'u Semele'den kıskanır ve yaşlı bir kadın kılığına girerek Dionysos'un annesini kandırır. Semele ona kanarak Zeus'tan tüm ihtişamı ile ona görünmesini ister. Zeus onu kıramaz ve yıldırımlardan korkan Semela yedi aylık Dionysos'u düşürür. Zeus Semele'nin düşürdüğü ve sık yapraklı bir sarmaşığın yanmaktan koruduğu Dionysos'u baldırına kancalarla yerleştirir ve zamanı geldiğinde onu ikinci bir doğumla meydana getirir. Böylece Dionysos iki kez doğmuş olur. Nyssa dağındaki nymphaler Dionysos'u büyütüp eğitirler. Dionysos gençlik çağına geldiğinde mağaradaki üzümleri kullanarak şarap yapma sanatını bulur. Şarabın ve esrikliğin tanrısı olarak kabul edilir. En güzel tanrıça şüphesiz kızıl saçlı Afrodit'ti. Onun doğumu ile ilişkin tartışmalar sürmektedir. Bazılarına göre Afrodit Zeus'un kızıdır. Diğerlerine göre ise Afrodit daha önce Uranos'la denizdeki dalgaların bembeyaz köpüğünden oluşmuştur. Afrodit aşk tanrıçası olup, insanların birbirlerine sevgi ile yaklaşması için üzerlerine aşk iksirini damlatan, çiçekleri ve ağaçları baharda rengarenk donatarak,doğayı canlandıran üretken bir tanrıçadır. Afrodit ateş tanrısı olan ve çok sanatkar, ancak topal ve çok fazla yakışıklı sayılmayacak bir görünüme sahip olan Hephaistos ile evlenmiş. Afrodit ve Hephaistos'la ilgili mit her ikisinin de temsil ettikleri sanat ve aşk kol kola olması gerektiğini vurgulamaktadır. Eski Yunanlar bu tanrıları 'on iki Olimpos tanrısı' adını vermişler. Bu gruba Zeus, Hera, Athena, Artemis, Afrodit, Demeter, Apollon, Hermes, Ares, Hephaistos, Hestia, Dionysos dahildi. Poseidon ve Hades deniz ve yer altı dünyasında bulundukları için bu gruba dahil edilmemişler. Guzel tanrıça Afrodit'in adı Homeros'un İlyada'da anlattığına göre Truva (Troya) savaşının başlama nedeni olarak anılmaktadır. Efsaneye göre, Olimpos tanrıları Iolkos Kralı Pelans ile Thetis'in düğünleri için bir araya toplanmışlar. Kavga tanrıçası Eris düğünlerine davet edilmeyince sinirlenmiş. Bir oyun düzenlemiş ve Hera, Afrodit ve Athena'nın oturduğu ziyafet sofrasına, üzerinde 'en güzele' yazılı bir elma atmış. Elmanın kimin olduğu üzerine 3 güzel tartışmaya başlarlar ve Zeus'tan bu sorunu çözmesini isterler. Zeus işin içinden çıkamayınca, çareyi Troya Kralı Priamos'un oğlu Paris'i rehber ilan etmekte bulur. Güzellerden her biri kendisini seçmesi için Paris'e bir şey vaat ederler. Athena ona savaşta yenilmezlik gücü vereceğini vaat eder. Hera Paris'i Asya'nın hakimi yapacağını söyler. Paris Afrodit'e kanar ve dünyanın en güzel kadınını elde etmek için Afrodit'i yarışmanın birincisi seçer. Bu güzel kadın Sparta Kralı Menelaos'un karısı Helen'di. Paris, Afrodit'in yardımıyla Sparta'ya gider, Helen'i kaçırır, prensi olduğu Troya şehrine geri döner. Bunun üzerine hakarete uğramış Menelaos, Akha ordularını toplayarak Troya'ya savaş açar. Böylece 10 yıl sürecek Troya savaşı başlamış olur. Her iki taraf da zaferler kazanır. Sonunda Ithake kralı Odysseus tahta atı icat ederek, Troya'nın kapılarına götürür. Troya'lılar bu büyük ata hayran kalarak onu şehir duvarlarından içeriye taşırlar. Atın içinde saklanmış olan Yunan askerleri gece olunca saklandıkları yerden çıkarlar ve Troya'yı ele geçirirler. Menelaos güzel Helen'i affeder ve birlikte Sparta'ya döner, mutlu bir yaşam sürerler. Maalesef diğer kahramanları aynı kader beklememektedir. Özellikle Odysseus uzun yıllar vatanına dönmek için mücadele verir. Troya'dan uzaklaşan Odysseus'un gemisi denizde fırtınaya esir düşer ve zalim, insan eti yiyen devlerin adasına sürüklenir. Durumdan bihaber Odysseus ve on iki arkadaşı sahile çıkarlar. Burada onlar tek gozlu dev Polyphemos'a esir düşerler. Polyphemos yakalayabildigi Odysseus'un arkadaslarini birer birer yemeye baslar. Odysseus, devi, yanlarında getirdikleri Ismaros şarabı ile sarhoş eder ve tek gözünü çıkarır. Odysseus ve kalan adamları, mağaradaki surunun arasına karışıp devin bacaklarının arasından dışarı çıkarlar. Odysseus ve adamları özgür kaldıklarına sevinir ve yollarına devam ederler. Polyphemos denizler tanrısı Poseidon'un oğluydu. Oğlunun kor edilmesine çok kızar ve ileride Odysseus'un eve dönüş yolundaki gecikmelerine sebep olur. Bir süre sonra Odysseus Aiaie adasına, Güneş Tanrısı Helios ile Okeanos 'un kızı Perseis'ten doğma büyücü Kirke'nin yaşadığı bölgeye çıkar. Güzel Kirke, Odysseus'un arkadaşlarına şarap içirerek domuza cevirir. Tanrı Hermes, Odysseus'un yardımına koşar ve ona bir ot vererek domuz olmasını engeller. Odysseus Kirke'yi yener ve onu arkadaşlarını eski haline dönüştürmeye zorlar. Kirke Odysseus'u Hades gidip bilici Teiresia'in ruhuna danışması koşuluyla serbest bırakacağını söyler. Odysseus bir takım zorlukları atlatarak bunların da üstesinden gelir. Daha sonra Odysseus peri Calypso'nun adasına çıkar ve orada yedi yıl esir olarak yaşar. Malta olduğu sanılan bu adadaki esareti, Athena'nin Zeus'a yalvarması üzerine sona erer. Zeus tarafından tekrar görevlendirilen Hermes, Calypso'ya Zeus'un emrini iletir. Calypso onu serbest bırakır. Bu olaydan sonra bir çok zorlukların sonunda Odysseus vatanı Ithake'ye döner ve çok sevdiği karısı Penelope'ye kavuşur ve uzun yıllar mutlu yaşam sürerler. __ Adonis - bazı kaynaklarda Afrodit'in oğlu, bazılarında ise sevdiği kişi olarak gösterilmektedir. Mitolojide güzelliği ile meşhur bir delikanlıdır, hakkında çeşit çeşit rivayetler vardır. Yunalılar onu çiçekli ve neşeli ilkbaharın sembolü olarak kabul ederlerdi. Bir rivayete göre Adonis vahşi domuz avı sırasında ölmüştü. Afrodit bu acıya dayanamamış, Zeus'tan onu görmesine izin vermesini rica etmiş. Zeus Adonis'e yılın bir kısmını Afrodit'in yanında, geri kalan kısmını ise yer altı ölüler dünyasında geçirmesini izin vermişti. Adonis saklandığı yer altı dünyasından çıktığı zaman güzel günler başlıyor, çiçekler açıyor, ilkbahar başlıyordu. Onun hayatı tıpkı çiçekler gibi sınırlıydı, kısa sürüyordu. Çünkü Adonis açılıp güldüğü, gençliğin en güzel ve parlak çağına ulaştığı gün ölüyordu. Onun ölümüyle Afrodit ve periler yas tutar, göz yaşı dökerlerdi. Neşeli ilkbahar ve yaz mevsiminden sonra bu nedenle kasvetli ve yağmurlu son bahar gelir. Agamemnon - Yunan mitolojisinde Miken kralı, Sparta Kralı Menelaos'un büyük kardeşi, orduları Truva (Troya) savaşına götüren kumandan. Atreus ve Aerope'nin oğludur. Yunan orduları Avlid'de Truva'ya yola çıkmak için toplandıklarında hiç rüzgar olmadığına göre Agamemnon Av Tanrısı Artemis rüzgarları serbest bıraksın diye kızı Iphigenia'yı kurban verdi. İphigenia, kurban olarak kesileceği sırada Artemis, bir dişi geyik göndererek kızın yerine onu kurban ettirtti ve kızı Artemis tapınağına rahibe yaptı. Böylece Artemis rüzgarları serbest bıraktı. Truva savaşında kazanılan zaferden sonra Agamemnon güzel Kasandra'yı da yanına alıp evine döndü. Agememnon'un karısı Klytaimnestra sevgilisi Aigisthos ile birlikte Agememnon'u öldürdüler. Oğlu Orestes sonradan babasının intikamını aldı ve annesi ile sevgilisini öldürdü. Agathodaimon - Eski Yunan aile inançlarında toprağa bereket, şehirlere bolluk veren Lütuf Tanrısıdır. Yunanca Agatha - iyi; daimon - ruh anlamına gelir. Eski bir Yunan yazarı onun bir elinde şarap kadehi, diğer elinde ise buğday başakları tutan bir insan şeklinde göründüğünü anlatır. Sık sık Agathodaimon'un yılan (eve bereket getiren sembol) şeklinde olduğu düşünülürdü. Aias - (Aiaks, Ayaks) Troya savaşının iki kahramanının adı. Büyük Ayaks Salamis Kralı Telamon'un oğludur. Akhilleus'tan sonra ikinci büyük kahraman olarak anılmaktadır. Akhilleus öldükten sonra onun savaştan elde ettikleri Odysseus'a verilince Ayaks intihar etti. Küçük Ayaks Lokris'li oğludur, cesurluğu ve hızlı koşması ile ün kazanmıştı. Troya savaşına kırk gemi ile katılmıştır. Aigeus - (Eegeus) - Atina Kralı Theseus'un babası. Theseus Minotauros'a karşı kazandığı zaferden dönerken, gemisine zafer işareti olarak beyaz yelken çekmediği için, babası oğlunun yenildiğini zannederek kendini denize attı, intihar etti. O günden beri bu denize Ege Denizi dendi. Akheron - (Akheront) Antik mitolojide yer altı dünyasının, cehennemin ırmağı. Aynı zamanda Akherus bataklığından çıkan ve İonia (Yunan) denizine dökülen katranlı bir nehre de verilen addır. Akhilleus - (Achilles) Peleus ile Tethys'in oğlu. Homeros'un İlyada'sı ile başka epopelerde adı geçen ünlü Yunan kahramanı. Annesi Tethys onu yara almaz kılmak için, topuğundan tutarak Styks ırmağına daldırdı. Bu sebepten kahramanın, suya batmamış olan topuğundan başka, hiçbir yerine ok işlemez, kılıç kesmezdi. Onu Kentor Khiron eğitti, ok atmasını, yara tedavisini öğretti. Onu cesur, atılgan bir kahraman yapmak için, aslan iliği ile besledi. Bu yüzden Akhilleus, altı yaşına basınca, aslanları öldürmeye, koşan geyikleri yakalamaya başladı. Akhilleus'i Troya savaşında savaşması için ikna etmek pek zor olmadı. Kaderinde iki hayattan biri vardı - ya kısa, fakat şan ve şerefli bir hayat sürecek, yada uzun, fakat sönük yaşayacaktı. Akhilleus tereddüt etmeden birinciyi seçti ve kaderini belirlemiş oldu, Paris tarafından öldürüldü. Homeros'a göre Akhilleus Yunanların en büyük kahramanıdır. Akteon - (Aktaion, Aktaeon) Aristeos ile Kadmos'un kızı Autonoe'nin oğludur. Yunan mitolojisinde ünlü bir avcıdır. Rivayete göre Akteon Av Tanrıçası Artemis'i yüzerken çıplak gördüğü için Artemis onu geyiğe çevirdi. Alkestis - (Alceste) - Apias ile Anaksibia'nın kızı ve Kral Admestos'un karısı. Apollon oğlunun öcünü almak için Kyklopları öldürdüğünde ölümlü birine hizmet etmek üzere cezalandırılmış ve Admestos'un sürülerine çobanlık etmeye gönderilmişti. Hizmeti sırasında Admestos'un geniş kalpliliği karşısında etkilenmiş ve Moirlerden onun yaşamını uzatmalarını istemişti. Moirlerin bir şartı vardı; eğer Admestos'un yerine bir kişi kendini feda edip yaşamından vazgeçerse Apollon'un bu isteği yerine gelecekti. Kendini feda eden kişi karısı Alkestis oldu. Rivayete göre Alkestis'in bu fedakarlığından etkilenen yer altı Tanrıları onu yeniden yaşama döndürmüşler. Başka bir rivayete göre ise Alkestis'i yaşama Herakles döndürdü. Alkyone - (Halkyone) - Rüzgarların Tanrısı (Ailos - Eole)'nin kızı ve Keyk'ın karısı. Keyk, bir deniz kazasında öldüğünde karısı Halkyone, kocasının yokluğuna dayanamadı. O da kendisini kaldırdı, denize attı. Tethys, birbirine bağlı olan bu eşlere acıdı, onları Halkiyon adı verilen bir çift deniz kuşuna çevirdi. Kış ortasındaki 2 güneşli haftaya Halkiyon günleri adını verdiler. Söylentilere göre bu günlerde Halkyone'nin dalgaların üzerindeki yuvasında yumurtalarını bırakabilmesi için Eole rüzgarları dindirir. Amaltheia - Zeus'u sütüyle beslemiş olan keçi. Rheia Zeus'u Girit adasında bir mağarada Kronos'tan sakladı. Zeus burada sihirli keçi Amaltheia'nın sütü ile beslendi. Amazonlar - Amazonlar, mitoloji kahramanlarına denk savaşçı kadınlardır. Eski Anadolu'nun kuzeydoğusunda Karadeniz kıyısına yakın bir yerde yaşadıkları düşünülür. Aralarında hiç erkek bulunmayan bu kadınlar, müstakil bir devlet kurmuş, Thermodon (Terme Çayı) kıyısında Themiskyra şehrinde bir kraliçenin idaresi altında yaşarlarmış. Herakles ve Theseus Amazonlarla savaşmışlardı. Truva savaşı sırasında amazon kadınları Truvalılar'ın tarafında savaşmış ve bu savaşta kraliçeleri Penthesileia ise Akhilleus tarafından öldürülmüştü. Ambrosia - Eski Yunanlara göre Olympos Tanrılarının yiyeceği. Mitolojiye göre, baldan tatlı ve güzel kokulu olan bu gıdadan yiyenler ölümsüzlük kazanıyorlardı. Amphitrite - Denizler Tanrısı Poseidon'un karısı. Okeanos'la deniz Tanrılarından olan Nereus'un kızı. Poseidon - Amphitrite evliliğinden bir çok deniz perisi, yarı at yarı insan Triton doğdu. Ananke - Eski mitolojide Zaruret, Zorunluluk ve Kader Tanrıçası. Oprhic kültünün başlangıcına dek nadiren tapılan bir Tanrıçaydı. İnsan şeklinde olduğu düşünülmüştür. Romalılar ona Necessitas demişler. Andromakhe - Thebae Campus bölgesinin prensi Eetion'un kızı, Hector'un karısı. Truva savaşı sırasında babası, kardeşleri ve kocası Akhilleus tarafından öldürülmüştü. Troya prensi Hector'dan olan oğlu da Yunanlılar tarafından öldürülmüş, bahtsızlığını büsbütün artırmıştı. Troya'ya giren Yunanlılar, sağ kalanları da esir olarak götürdükleri zaman, bahtsız Andromakhe, Akhilleus'un oğlu, Neoptolemos'un hissesine düşmüştü. Neoptolemos'un ölümünden sonra Andromakhe Hector'un kardeşi Helen'le evlenmiştir. Antaios - (Anteos) - Yunan mitolojisinde Libyalı dev, Poseidon ile Toprak Ana Gaia'nın oğlu. Herakles onunla savaştığında zorlanmış, sonradan Antaios'un gücünü üzerine düştüğü Toprak Anadan aldığını anlamış ve onu topraktan ayırarak boğmuştur. Antenor - Troya Kralı Priam'ın arkadaşı. Yunanlarla gizlice anlaşmış olup Troya'ya ihanet ettiği söylenir. Aphrodite - (Afrodit, Venüs), aşk ve güzellik Tanrıçası. En güzel Tanrıça şüphesiz kızıl saçlı Afrodit'ti. Afrodit aşk Tanrıçası olup, insanların birbirlerine sevgi ile yaklaşması için üzerlerine aşk iksirini damlatan, çiçekleri ve ağaçları baharda rengarenk donatarak,doğayı canlandıran üretken bir Tanrıçadır. O ateş Tanrısı olan ve çok sanatkar, ancak topal ve çok fazla yakışıklı sayılmayacak bir görünüme sahip olan Hephaistos ile evlenmiş. Afrodit ve Hephaistos'la ilgili mit her ikisinin de temsil ettikleri sanat ve aşk kol kola olması gerektiğini vurgulamaktadır. Güzellik, Aphrodite'yle gelirdi. Rüzgarları fırtına bulutları onu görünce kaçar, çiçekler toprağı süsler, denizin dalgaları kahkahalar atardı. Onsuz sevinç de, mutluluk da olmazdı. Güzel Tanrıça Afrodit'in adı Homeros'un İlyada'da anlattığına göre Truva (Troya) savaşının başlama nedeni olarak anılmaktadır. Ağaçlardan mersin ağacını, hayvanlardan kumruyu, bazen de serçe ile kuğuyu korurdu. Apollon - (Phebus) Zeus ile Leto'nun (Latona) oğlu, Artemis'in kardeşi. Olimpos Tanrıları içinde güzel sanatlar ve gün ışığının Tanrısı olarak saygınlığını kazanır. Olymposluları altın liriyle eğlendiren, çok uzaklara ok atabilen, hastaları iyileştiren, iğleştirme sanatını hastalara ilk öğreten gümüş yayın efendisi okçu Tanrı olarak Yunan şiirlerine geçmiştir. Apollon'un ağacı defneydi.Yaratıların çoğu onun için kutsaldı; ama yunus ile kargaya ayrı bir sevgi beslerdi. Karanlık nedir bilmeyen ışık Tanrısı, yalan nedir bilmeyen doğruluk Tanrısı olarak da tanımlanmıştır. Arakne - (Arachne) Lydya'lı güzel bir kız. Kendini, Tanrıça Athena'dan üstün gördüğü için örümceğe çevrildi. Ares - (Mars) - Savaş Tanrısı. Zeus ile Hera'nın oğlu. Homeros'a göre, son derece katı yürekli, kinci bir Tanrıdır. Arkadaşları olan Deimos 'korku', Enyo 'Felaket'; Phobos 'Dehşet'; Eris 'Kavga' ve ölüm Tanrıları Kerler ile Ares'in yanından hiç ayrılmazdı. Yunanlılar Ares'i pek sevmezlerdi ve bu nedenle onun tapınağına rastlamak imkansızdır. Romalılara göre ise Mars üstün, soylu bir görünüşü olan hiç yenilmeyen bir Tanrıydı. Kuşlardan akbaba, hayvanlardan köpek Ares'e aitti. Argos - (Arg, Argus) Yunan mitolojisinde bir çok karakterin adı. 1. Argos - Her şeyi gören yüz gözlü dev. Hera için çalışırdı. Argos Rüzgar Tanrısı Hermes tarafından öldürülmüş, gözleri ise Hera'nın şerefine tavus kuşunun tüylerini süslemişti. 2. Argos - Friks kralının oğlu, Argo isimli gemiyi yapmış. 3. Argos - Odysseus'un köpeği, Odysseus yıllar sonra vatanı Ithake'ye döndüğünde onu tanımış ve sevincinden ölmüştü. 4. Argos - Zeus ile Niobe'nin oğlu. 5. Argos - Argolis bölgesinin baş şehri Arethusa - Yunanistan'da akan Alpleis nehrinin perisi. Nehir Tanrısı Alpherios onun güzelliğine hayran olur ve onu yakalamak ister. Arethusa Sicilya yakınlarındaki Ortygia adasına kadar koşar ve orada Tanrıça Artemis'in yardımını ister. Artemis, peri kızını, bu vurgun avcının takibinden kurtarmak için onu Ortygia adasında bir çeşmeye çevirir. Alpherios'a da acır onu Yunan denizine döken bir nehre çevirir. Ariadne - (Ariane) Yunan mitolojisinde Girit Kralı Minos ile Pasiphane'nin kızı. Ariadne Minotauros'u öldürmek amacıyla Girit adasına gelen Theseus'a aşık olmuş ve ona labirentte kaybolmamasını sağlayan ip vermiş. Minotauros'u öldüren Theseus Ariadne'yi kendisi ile götürmüş, sonra da Naksos adasında terk etmiş. Adada kalan Ariadne Dionysos'le evlenmiş. Bir başka rivayete göre Ariadne adada Artemis tarafından öldürülmüş. Artemis - (Diane) - Zeus ile Leto'nun (Latona) kızı, Apollon'un kız kardeşi. Av Tanrıçasıdır. Selvi onun için kutsaldır. Yabani hayvanların hepsini, özelliklede geyiği, sever. Asia - (Asie) - Irmak Tanrısı. İapetos ve Asie'den gök kubbesini sırtında taşıyan Atlas, Menoetios, Epimetheus, Prometheus doğmuşlar. Asklepios - (Esculope) - Sağlık ve Hekimlik Tanrısı. Apollon'un oğludur. Asklepios'un tapınaklarına Asklepion denir. Bunlar aynı zamanda İlkçağın hastaneleridir. Asklepios'un yılanlarla sarılmış asası bugün de hekimliğin simgesidir. Athena - (Minerva) - Eski Yunanlara göre, Athena üretici zekanın ve adaletli savaşların Tanrıçasıdır. Ülkeyi saldırılardan koruyan bir Tanrıçaydı Athena. Bir başka özelliği, Şehir Tanrıçası olmasıydı; uygarlığın, el sanatlarının, tarımın koruyucusu, dizginin yaratıcısıydı; atları ilk ehlileştiren oydu. Onun şerefine şehirlerine Athena adını vermişler. Yılan ve baykuş Tanrıçanın sembolleridir. Bir adı da Pallas'tır. Atlantis - (Atlantide) - Batmış bir ülke. Eflatun'un (Platon'un) Kritias ve Tiamos adındaki eserlerinde anlattığına göre, denize gömülüp yok olmuş büyük bir ada. Atlas - İapetos ve Asie'nin (Klymene'nin) oğulları, Menoetios, Epimetheus ve Prometheus'un kardeşi. Pleione Hyas ile Hesperos'un babası. Homeros'a göre peri Calpso'nun da babasıdır. Titanların, Tanrılara karşı giriştikleri savaşa yenilince Atlas dünyayı, gök kubbeyi omuzlarında taşımak cezasına çarptırıldı. Aurora - (Eos) Şafak Tanrıçası. Gül renkli parmaklara sahip, güzel ve gönül alıcı bir bakireydi. Her sabah doğu tarafından göğün kapılarını açarak güneşe yol verirdi. Bakkhus - (Bacchus) - Dionysos'un Latince adı. Baukis - (Baucis) - Philemon'un karısı. Fakirliklerine rağmen Baukis ve Philemon tanımadıkları iki misafiri ağırlar, onlara ellerinden geldiğince konuksever davranırlar. Bu misafirler Zeus ve Hermes'ti. Misafirperverliklerine armağan olarak Zeus ve Hermes onları komşularını öldüren tufandan korudular. Baukis ve Philemon'un yaşadığı ev bir mabede dönüştü, onlar bu mabette yaşadılar ve kendi diledikleri bir gün öldüler. Ölümlerinden sonra onlar ağaca dönüştüler: meşe ve ıhlamur oldular. Bellona - Romalıların Zafer ve Savaş Tanrıçası. Kapadokya Tanrıçası Ma ve Yunan Tanrıçası Nike ile aynı özellikleri taşımaktadır. Broes - Şafak Tanrısı Eos'un oğlu. Kuzey rüzgar Tanrısı, poyraz. Bu Tanrı, Yunanistan'a nazaran, soğuk bir iklime sahip olan Thrakia'da otururdu. Brontes - Toprak Ana Gaia ve Gökyüzü Uranos'un çocuğu. Bir Kyklop'tur. Gök gürültüsü temsilcisidir. Daidalos - (Dedalos, Daidalos) Yunan mitolojisinde ünlü heykeltıraş, mimar ve ressam. Adı 'ustaca çalışmak' anlamına gelir. Bazı kaynaklarda adı Athena'nın verimlilik ve bereket sembolü olarak geçer. Oğlu İkaros ile beraber Girit'te suni kanatlar takarak uçtuğu için, uçan ilk insan sayılmaktadır. Bu uçuş sırasında İkaros güneşe çok yaklaşır, kanatları erir ve denize düşüp boğulur. Daidalos oğlunun ölümüne çok üzülür, kendisi Sicilya'ya gider ve yaşamının geri kalan kısmını burada geçirir. Daimon - (Daemon) - Bu ad mitolojide dahi insanlara verilmiştir. Bu insanlar bulundurdukları ilahi kudretle insanların gözünde tanrılaşmışlardı. Danae - Argos Kralı Akrisios'un kızı. Akrisios kaderinde kendi torunu tarafından öldürülmenin olduğunu öğrenince kızı Danae'yi bakır kaleye hapseder. Zeus altın yağmuru olarak kaleye girmeyi başarır. Danae Perseus'u doğurur. Akrisios anne ile oğlunu bir sandığa koyarak denize atar, sandık Seriph adasına ulaşır ve anne oğul beladan kurtulurlar. Daha sonra Perseus dedesi olduğunu bilmeden Akrisios'u öldürür. Danaos - Mısır kralı Belos'un iki oğlundan biri. Mısır'dan kovulmuş, elli kızını (Danaid'leri) da alıp oradan uzaklaşmıştı. Daphne - Yunan mitolojisinde bir peri kızı. Nehir Tanrısının kızıdır. Apollon Daphne'ye aşık olur, Daphne ondan kaçarak Tanrılardan yardım ister ve defne ağacına çevrilir. Defne ağacı o zamandan Apollon'un adı ile birlikte anılır. Daphnis - Sicilya'lı bir çoban, çobanların şairi olarak kabul edilir. Söylenenlere göre Hermes ve Sicilya perisinin oğludur. Dardanos - Zeus'un oğlu. Troya kalesini o inşa etmiştir. Orta Asya'da Dardania şehrinin esasını koymuştur. Roma mitolojisine göre Dardanos İtalya kökenlidir. Çanakkale boğazı, eski adını Dardanos'dan aldı. Deimos - Savaş Tanrısı Ares'in yardımcısıdır. Deimos 'korku' anlamına gelir. O diğer arkadaşları Enyo 'Felaket'; Phobos 'Dehşet'; Eris 'Kavga' ve ölüm Tanrıları Kerler ile Ares'in yanından hiç ayrılmazdı. Delos - Apollon ve Artemis'in annesi Leto (Latona) onları Hera'dan koruyarak doğurabilmek için Delos adasına sığınır. Apollon ve Artemis Delos adasında doğar. Apollon Olimpos Tanrıları içinde güzel sanatlar ve Gün Işığının Tanrısı olarak saygınlığını kazanır. Artemis ise Av Tanrıçası olur. Demeter - Yunan mitolojisinde Toprağın ve Ürün Verimliliğinin Tanrıçasıdır. Kronos ve Reiha'nın kızı, Zeus'un kız kardeşidir. Demeter insanlar tarafından saygınlık gören bir Tanrıçadır ve şerefine şenlikler düzenlenir. Deukalion - Prometheus ile Klymene ya da Kelaeno'nin oğlu, Pyrrha'nın kocası. İnsanlara sinirlenen Zeus bir gün onlara tufanı göndererek cezalandırdı. Deukalion ve Pyrrha onurlu oldukları için affedildiler. Deukalion bir sal yaptı ve onlar bu salın üzerinde dokuz gün yüzdüler, sular çekildikten sonra Parnas dağlarına çıktılar. Diana - (Diane) Artemis'in Latince adı. Zeus ile Leto'nun (Latona) kızı, Apollon'un kız kardeşi. Av Tanrıçasıdır. Dike - Doğanın ve Zamanların Tanrıçaları olan Hora'lardan biridir ve Adalet Sembolüdür. Homeros, Hora'ları "göğün kapıcıları" diye tanımlıyor. Eunomia (disiplin); Eirene (barış) diğer iki Hora'dır. Horalar Zeus ile Themis'in kızlarıdır. Dione - (Dibia) Yunan mitolojisinde Tanrıça. Uranos ve Gaia'nın kızıdır. Homeros'a göre Dione Zeus'un karısı olup Afrodit'i doğurmuştur. Daha sonra mitolojide Hera ile karıştırılmıştır. Dionysos - ( Bakkhus) Şarabın ve Esrikliğin Tanrısı olarak kabul edilir. Zeus ile Thebia kralı Kadmos'un kızı ölümlü Semele birleşmesinden oğulları Dionysos doğar. Hera, Zeus'u Semele'den kıskanır ve yaşlı bir kadın kılığına girerek Dionysos'un annesini kandırır. Semele ona kanarak Zeus'tan tüm ihtişamı ile ona görünmesini ister. Zeus onu kıramaz ve yıldırımlardan korkan Semela yedi aylık Dionysos'u düşürür. Zeus Semele'nin düşürdüğü ve sık yapraklı bir sarmaşığın yanmaktan koruduğu Dionysos'u baldırına kancalarla yerleştirir ve zamanı geldiğinde onu ikinci bir doğumla meydana getirir. Böylece Dionysos iki kez doğmuş olur. Nyssa dağındaki nymphaler Dionysos'u büyütüp eğitirler. Dionysos'a bazı mucizeler yaratmak gücü de verilmiştir. Örneğin topraktan süt veya şarap çıkarabilir. O çok güçlüdür. Çıplak elleri ile keçi yada boğayı parçalara ayırabilir. Dionysos tiyatro sanatının da kurucusu olarak kabul edilmektedir. Dryad'lar - (Hamadryad'lar) Yunan mitolojisinde ağaç perileri. Onların kaderleri ağaçların yaşamlarına bağlıydı ve bir ağaç öldüğünde bir Dryad ölmeliydi. Meşhur kahraman ve lirik şiirin babası sayılan Orpheus'un karısı Eurydike, bir Dryad'dı. Eakos - Yunan mitolojisinde Zeus ile peri kızı Egine'nin oğlu. Dindarlığı ile ün salmıştı. Telamon'un babası. Troya savaşının kahramanı Akhilleus onun torunudur. Eakos adaletli birisi olarak tanınmaktadır. Ölümünden sonra yer altı dünyasının yargıcı olmuştur. Egeria - Romalıların Doğum Tanrıçası. Eirene - (İrene) Doğanın ve Zamanların Tanrıçaları olan Hora'lardan biridir ve Barış Sembolüdür. Homeros, Hora'ları "göğün kapıcıları" diye tanımlıyor. Eunomia (disiplin); Dike (adalet) diğer iki Hora'dır. Horalar Zeus ile Themis'in kızlarıdır. Elis - Endymion'un kızı ile Poseidon'un oğlu. Ellis şehrine adını verdi. Endymion - Yunan mitolojisinde Latmos dağında yatan güzel bir delikanlı. Eolos - (Aiolos - Eole) Rüzgarların bekçisi. Eolia'da oturur. Eos - (Aurora) Şafak. Hyperion ile Theia'nın kızı. Güneşle ayın kardeşi. Erato - Dokuz ilham perisinden biri. Zeus ile Minemosyne'nin kızı. Aşk ve lirik şiir perisi. Erebos - Karanlık yeraltı dünyasının sembolü. Khaos ve Nyks (gece)'nin oğlu. Eriny'ler - Uranos'un kanından yaratılmış Kin ve Nefret Tanrıları. Adları Alekto (Barışmaz Öfke), Tirisphone (Kan Gütme), Nazar değdiren Megaira (Haset). Eunomia - Doğa ve Zamanların Tanrıçaları olan Hora'lardan biridir ve disiplin sembolüdür. Homeros, Hora'ları "göğün kapıcıları" diye tanımlıyor. Dike (adalet); Eirene (barış) diğer iki Hora'dır. Horalar Zeus ile Themis'in kızlarıdır. Euros - Klasik mitolojide ve edebiyatta Güneybatı Rüzgarı. Eos (Şafak) ile Astraeos'un oğlu. Zephyros ile Boreas onun kardeşleridir. Hesiodes, onu Argestes diye tanımlar. Galateia - Güzel bir peri kızı. Tek gözlü dev Kyklop Polyphemos, ona aşık olmuştu. Ganymedes - Troya kralı Toros'un çok güzel oğlu. Zeus, onu kaçırdı. Olympos'da Hebe'nin yerini alarak saki oldu. Gorgon'lar - Yunan mitolojisinde saçları yılandan, korkunç bakışlı üç ifrite verilen ad. Gorgon'lar (Sthèno, Euryale ve Medusa) Phorkus ile Keto'nun kızlarıdır. Medusa ölümlü idi ve Perseus tarafından öldürüldü. Grazia'lar - (Graces) - Letafet perilerinin Roma mitolojisindeki isimleri. Yunan mitolojisinde Kharit'ler olarak geçerler. Doğadaki güzellik ve neşe insanların da, Tanrıların da kalplerinde duydukları, güzellik hayranlığı onların eseridir. Gree'ler - (Graiai) - Yunan mitolojisinde üç ihtiyar kadın. Enyo, Peyhredo ve Dino. Phorkus ile Keto'nun kızları. Onların sadece bir gözleri vardı ve onu sırayla kullanırlardı. Perseus bu gözü ele geçirdi ve Medusa ile savaşta kullanacağı görünmez adam şapkasını onlardan almayı başardı. Kadmos - Yunan mitolojisinde bir kahraman. Thebai Krallarından biri. Agenor ile Telephassa ya da Agriope'nin oğlu. Zeus boğa şekline girerek kız kardeşini kaçırır. Babası Kadmos'u kız kardeşini kurtarmak için gönderir ve onsuz dönmemesini söyler. Başından bir takım maceralar geçen Kadmos kardeşini kurtaramaz. Kalipso - (Calypso) Homeros'a göre, deniz perisi. Atlas'ın kızı. Odysseus peri Calypso'nun adasına çıkar ve orada yedi yıl esir olarak yaşar. Malta olduğu sanılan bu adadaki esareti, Athena'nın Zeus'a yalvarması üzerine sona erer. Zeus tarafından tekrar görevlendirilen Hermes, Calypso'ya Zeus'un emrini iletir. Calypso Odysseus'u serbest bırakır. Kallisto - Lykaon'un kızı. Artemis'in arkadaşı. Kassandra - Troya kralı Priamos ile Hekube'nin kızı. Apollon, bu kıza aşık olmuş, ona kahinlik öğretmişti. Truva savaşında kazanılan zaferden sonra Agamemnon güzel Kassandra'yı da yanına alıp evine döndü. Agememnon'un karısı Klytaimnestra her ikisini de öldürdü. Kastor ile Polydeukes - Yunan mitolojisinde kahramanlar, Dioskur'lar adını da almışlar. Bir rivayete göre Kastor Tindaresus ile Leda'nın, Polydeukes ise Zeus'la Leda'nın oğludur. Başka bir rivayete göre onlar ikizler ve Zeus ile Leda'nın oğullarıdır. Kastor at ehlileştiricisi, Polydeukes ise bilek güreşçisi olarak ün kazanmıştır. Bu iki kardeş İkizler burcunu temsil ederler. Kentaur - (Kentavros) Yunan mitolojisinden vücutlarının yarısı insan, yarısı at olan iri cüsseli yaratıklardır. İksion evlatları olarak bilinmişler. Herakles Kentaur Nassos karısına yaklaşmak isteyince onu oklarıyla yaralamış ve Kentaurosun kanıyla kaplanmış gömleği Herakles'in vücuduna yapışıp onu tutuşturmuştu. Bu dayanılmaz acıya son vermek için Herakles bir odun yığını hazırlatarak kendisini alevlerin içine atmış ve ölerek Olimpos'a gitmişti. Kerberos - (Tserber) Yunan mitolojisine göre, yeraltı ölüler diyarının kapısını bekleyen korkunç köpek. Üç başlı cehennem köpeği Kerberos, yeraltına gelenleri kuyruğunu sallayarak, okşayarak içeri alır, ama çıkmak isteyenler için de üç ağzını birden açarak, sipsivri ve kara dişlerini göstererek tehdit edip, yukarı çıkmasını önler. Hesiodos'a göre, Kerberos'un üç değil tam elli tane başı varmış. Kerberos'u yeryüzüne çıkarmak Herakles'in on ikinci görevi olmuştur. Daha sonra Tanrıların isteği ile onu yerine götürmüştür. Keto - (Kete) - Denizin kızı. Öz kardeşi olan Phorkys ile evlenmiş ve bu evlilikten Gree'ler, Gorgon'lar ve Hesperid'ler doğmuştur. Keyks - Halkyone'nin kocası. Eosphoros'un oğlu. Keyk, bir deniz kazasında öldüğünde karısı Halkyone, kocasının yokluğuna dayanamadı. O da kendisini kaldırdı, denize attı. Tethys, birbirine bağlı olan bu eşlere acıdı, onları Halkiyon adı verilen bir çift deniz kuşuna çevirdi. Kış ortasındaki 2 güneşli haftaya Halkiyon günleri adını verdiler. Söylentilere göre bu günlerde Halkyone'nin dalgaların üzerindeki yuvasında yumurtalarını bırakabilmesi için Eole rüzgarları dindirir. Khaos - Antik evrim bilimine göre her şeyden, Tanrılardan ve canlılardan önce var olan sonsuz boşluk. Yunan mitolojisinde Khaos aslında tamamen bir boşluk sayılmaz. O içinde Tanrıları ve canlıları yaratacak kaynağı bulundurur. Böylece ilk olarak Gaia (Toprak Tanrıçası) yaratılır. Khaos - Canlılar yaratılmadan önce mevcut olan sonsuzluk. Khaos bir boşluk değildi, çünkü içine Tanrıları yaratmak için kaynaklar bulundururdu. Khaos'dan Nyks (Gece); Hemera (Gündüz) ve Aither doğdular. Khimaira - Yunan mitolojisinde bir canavar. Haykırdığında ağzından alevler çıkarır. Kirke - Yunan mitolojisinde büyücü kadın. Helios (Güneş) ile Okeanos'un kızı olan deniz perisi Perseis'in kızı. Aeetes, Pasiphae'in kardeşi. Homeros'un Odysseus destanında, güzel Kirke, Odysseus'un arkadaşlarına şarap içirerek domuza çevirir. Tanrı Hermes, Odysseus'un yardımına koşar ve ona bir ot vererek domuz olmasını engeller. Klydon - Aitolia'da bir şehir. Kronos - Titanların en küçüğü, Uranos (gökyüzü) ile Gaia (toprak ana) nın oğlu. Kronos zamanın sembolüdür. Gelecek Titanların altıncı çiftinin evlatlarınındı - Kronos ve Rheia'nın. Hestia, Demeter, Hera, Hades, Poseidon ve Zeus onların evlatlarıdır. Babası Uranos'ü devirip yönetimi eline geçiren bu yeni kralın kaderinde de oğlu tarafından devrilmek vardı. Bunun önlemini alabilmek için Kronos korkunç bir karar aldı - yeni doğan oğullarını ve kızlarını yutmaya başladı. Rheia yalnız Zeus'u onun elinden kurtarabildi. Bir kocaman taşı kundak bezlerine sarıp Kronos'a verdi. Kronos taşı Zeus zannedip yuttu. Olgunluk çağına gelince Zeus saklandığı mağaradan çıktı. Kronos'a savaş açtı. Bu savaş on yıl sürdü, hiç birisi yenemeyince, Zeus Rheia'nın tavsiyeleri ile Tartaros'taki Kyklop ve Hekatonkheirleri serbest bıraktı. Kykloplar Zeus'a meşhur şimşekleri verdiler. Yüz elli kollu Hekatonkheirler Titanların üzerine taşları ve kayaları fırlattılar. Yerler parçalandı, dağlar eridi ve Titanlar yenildiler. Zeus Kronos'u yuttuğu Tanrıları ve taşı çıkarmaya zorladı. Titan'lar yenilerek Tartaros'a atıldılar. Yüz kollu Hekatonkheirler ise Titanların bekçiliğini yapmaya başladılar. Tanrılar (Zeus ve kardeşleri) dünyayı yönetmeye başladılar. Romalıların mitolojisinde Kronos - Satürn'dür. Kybele - Roma ve eski Anadolu mitolojisinde Tanrıların anası. Onun karakteri Phyrgia'da ortaya çıkmış, daha sonra Yunanistan'a kadar yayılmıştır. Yunanlarda Rheia onun yerini almıştır. Kyklop'lar - Yunan mitolojisinde alınlarının ortasında tek gözleri bulunan devler. Poseidon ile Amphitrite'nin oğulları. Onlar Tanrılardan korkmayan, zalim, insan etiyle beslenen yaratıklardır. Homeros'a göre Kyklop'lar, mağaralarda yaşayan korsan çobanlardır. Odysseus adamları ile birlikte Troya savaşından vatanına dönerken dev Kyklop Polyphemos'a esir düşmüş ve onu öldürmek zorunda kalmıştı. Oğlunun öldürülmesine sinirlenen Poseidon Odysseus'u bin bir türlü felaketle cezalandırmıştı. Hesiodos'a göre Kyklop'lar, üç taneydi, Gaia ve Uranos'ün çocukları idi. Brontes, Steropes ve Arges ('gök gürültüsü', 'parıltı' ve 'şimşek'). Babaları tarafından Tartaros'a hapsedilmiş, daha sonra Zeus tarafından kurtarılmış ve ona Titanlara karşı savaşta yardım etmişlerdi. Bir rivayete göre, Kykloplar, Apollon'un oğlu, sağlık ve hekimlik Tanrısı olan Asklepios'u öldürmüşlerdi. Buna sinirlenen Apollon oğlunun öcünü almış ve Kyklop'ları öldürmüştü. Daha sonra çıkan efsanelerde Kykloplar ateş Tanrısı Hephaistos'un yardımcıları idi ve onun yanında demircilik yaparlardı. İanus - (Janus) - Romalıların inancına göre İanus, evlerin kapılarını bekleyen bir Tanrıydı. İapetos - Erkek Titan, Toprak ananın gökyüzü birleşmesinden doğmuştur. İapetos ve Asie'den gök kubbesini sırtında taşıyan Atlas, Menoetios, Epimetheus, Prometheus doğmuşlar. İlion - (İlios - Troya - Truva - Troya Şehri) - Çanakkale Boğazı'nda, Anadolu yakınında sahilden yirmi beş kilometre içeride, bugün Hisarcık Höyüğü denilen yerde bulunan meşhur Troya kalesine verilen eski ad. Troya savaşları burada geçmiştir. Troya Krallarından Tros'un oğlunun adı, bir rivayete göre de Dardanos'un dört oğlundan birinin adı İlios idi. İlion şehri adını İlos'dan aldı. İlios - (Helios) Titanlar Hyperion ile Theia'nın oğlu. Eos (Şafak) ile Selene (Ay)ın kardeşi. Güneş Tanrısı. Okeanos 'un kızı Perseis deniz perilerinden Perseis ile evlendi ve Kirke, Aeetes, Pasiphae adlı çocukları oldu. Helios bazen Apollon'la karıştırılır. İlithya - Zeus ile Hera'nın kızı. Doğum Tanrıçası. Bazı kadınların doğumlarına engel olur, onlara müthiş ıstıraplar verirdi. İnakhos - Yunan mitolojisinde Argolis Kralı ve İo'nun babası. Poseidon, Argolis bölgesini kurutarak onu cezalandırmıştır. İo - Yunan mitolojisinde Argolis Kralı ve nehir Tanrısı olan İnakhos'un kızı. İo'nun önceleri güzel bir kız olduğu bilinmektedir. Hera mabedinde rahibelik yaparmış. Zeus onu fark eder ve aşık olur. Sonra da Hera'nın öfkesinden korumak için onu bir buzağıya çevirir. Hera bunu öğrenince çok kızar buzağıyı hapseder ve dev Argos'u onu korumakla görevlendirir. Argos her şeyi gören yüz gözlü devdir. Hera için çalışır. Rüzgar Tanrısı Hermes devi öldürülür. Devin gözleri ise Hera'nın şerefine tavus kuşunun tüylerini süsler. İo Hera'nın elinden Mısır'a kaçmayı başarır. İobakkhos - Dionysos'un çeşitli adlarından biri. Şarabın ve esrikliğin Tanrısı olarak kabul edilir. İphigeneia - Miken kralı Agamemnon'un kızı. Yunan orduları Avlid'de Truva'ya yola çıkmak için toplandıklarında hiç rüzgar olmadığına göre Agamemnon Av Tanrısı Artemis rüzgarları serbest bıraksın diye kızı Iphigenia'yı kurban verdi. İphigenia, kurban olarak kesileceği sırada Artemis, bir dişi geyik göndererek kızın yerine onu kurban ettirtti ve kızı Artemis tapınağına rahibe yaptı. Böylece Artemis rüzgarları serbest bıraktı. İra - Hera'nın adlarından biri. Zeus'un karısı ve kız kardeşi, Kronos ve Rheia'nın kızları. O aile ve evliliğin Tanrıçası kabul edilmiştir. Mitolojide Hera çok kıskanç ve zalim bir kadın olarak tanımlanır. Hera, Zeus'un ikincil ilahelere ve ölümlü kadınlara ilgi duymasını bir türlü içine sindiremez ve onları sürekli tehdit altında tutar. Paris tarafından hakarete uğradığı için Troya'nın düşmanı olmuştur. Zeus ve Hera'nın İlithya ve Hebe adında kızları, sanayi Tanrısı Hephaistos ve savaş Tanrısı Ares oğulları olmuştur. Hera savaş Tanrıçası olmamasına rağmen bazen savaşçı kişiliğini ortaya koyar. İraklis - Herakles'in diğer adı. İrene - (Eirene, İren) - İrene, doğanın ve zamanların Tanrıçaları olan Hora'lardan biridir ve barış sembolüdür. Homeros, Hora'ları "göğün kapıcıları" diye tanımlıyor. Eunomia (disiplin); Dike (adalet) diğer iki Hora'dır. Horalar Zeus ile Themis'in kızlarıdır. İris - Thaumas ile Elektra'nın kızı. Müjdeli haber, ilahların ulağı. O, gökle yeri birbirine bağlayan gökkuşağı'nın sembolüdür. Tanrılara haber ulaştırmakla görevlidir. Güneşli havalarda, hafif incecik yağmur yağınca, güzel kız İris, renkli ve süslü elbiselerini giyer, Tanrılardan fani insanlara müjdeli haberler iletirmiş. İsmene - Antigone'nin karısı, Oidipus, ile Jokoste'nin kızı. İuno - (Yuno) - Hera'nın adlarından biri. Zeus'un karısı ve kız kardeşi, Kronos ve Rheia'nın kızları. O aile ve evliliğin Tanrıçası kabul edilmiştir. Mitolojide Hera çok kıskanç ve zalim bir kadın olarak tanımlanır. Hera, Zeus'un ikincil ilahelere ve ölümlü kadınlara ilgi duymasını bir türlü içine sindiremez ve onları sürekli tehdit altında tutar. Paris tarafından hakarete uğradığı için Troya'nın düşmanı olmuştur. Zeus ve Hera'nın İlithya ve Hebe adında kızları, sanayi Tanrısı Hephaistos ve savaş Tanrısı Ares oğulları olmuştur. Hera savaş Tanrıçası olmamasına rağmen bazen savaşçı kişiliğini ortaya koyar. Hades - Yeraltındaki ölüler ülkesinin Tanrısı. Zeus'un kardeşi, Kronos'la Rheia'nın oğullarındandır. İnsanların ve Tanrıların hiç sevmedikleri sert, korkunç Tanrı Hades, karısı Persephone (Proserpina - Zeus'un kızı) ile birlikte, gölgeler halinde dolaşan ölülere hükmeden yer altı ülkesindeki saraylarında yaşarlar. Hades' in bekçiliğini üç başlı cehennem köpeği Kerberos yapar, yeraltına gelenleri kuyruğunu sallayarak, okşayarak içeri alır, ama çıkmak isteyenler için de üç ağzını birden açarak, sipsivri ve kara dişlerini göstererek tehdit edip, yukarı çıkmasını önler. Ölüler dünyası yani yer altı, günah işleyenlerin bulunduğu bir yerdir. Burada günahkarların en günahkarları bulunur ve bunlar sonsuz bir azaba çarptırılırlar. Tanrılar içinde adına ne bir tapınak, ne bir sunak yada herhangi bir ilahi bestelenmeyen bir tek Hades vardır, bu da kendisinden korkulmasından kaynaklanmaktadır. Hades acımayan bir Tanrıydı, ama doğruluğu, adaleti severdi. Korkunçtu, ama kötü bir Tanrı değildi. Harpyi'ler - Yunan mitolojisinde Harpyi'ler, Thaumas ile Elektra'nın kızlarıydı. Siren'lere benzeyen bu kanatlı ifritler, fırtınaların ve ölümün sembolü sayılırlardı. Adları Aello, Akypete olan bu iki korkunç kız kardeşlerin Typhaon ile Poseidon'un kızları olduğunu söyleyenler de vardır. Hebe - Gençlik Tanrıçası. Zeus ve Hera'nın kızı. Gençliğin ve güzelliğin sembolü olan Hebe Tanrılara onların ölümsüzlüğünü sağlayan ambrosia ve nektar getirir. Herakles Olimpos'a gelip Hera ile barıştıktan sonra Hebe ile evlenir. Hekabe - (Hebuba, Hecuba) - Troya kralı Priamos'un karısı ve Hector, Paris, Polyksena'nın annesi. Troya savaşının kazanılmasından sonra Odysseus tarafından esir alınır. Hekabe'nin ölümü ile ilgili birkaç rivayet vardır: esir alanlar tarafından onlara hakaret ettiği için öldürülmüştür; denize atlayarak intihar etmiştir; sonradan köpeğe çevrildiğini söyleyenler de vardır. Çanakkale civarında Kynossema (Köpek mezarı) dağında Hekabe'nin mezarı olduğunu söylerler. Hekate - Bir Titan olan Perses ile Astreria'nın kızı. Artemis'in yardımcısı, iyiliksever bir Tanrıça. Darda kalanlara yol gösterirdi. Görevlerinden dolayı sık sık Artemis'le karıştırılır. Hekatonkheir'ler - Gaia ve Uranos'un elli başlı, yüz kollu oğulları. Kottos, Briareus ve Gyes ('öfke', 'güç', 'dehşet'). Çocukları Kyklop ve Hekatonkheirlerden hem iğrenen hem de kendi iktidarını almalarından korkan Uranos, çocukları doğdukça onları yerin derinliklerine - Tartaros'a (cehenneme) atıyordu. Bu duruma üzülen Gaia eşinden nefret etmeye başladı, Titanları Uranos'a karşı kışkırttı. Titanlar babalarına karşı geldiler ve onu hakimiyetinden mahrum bıraktılar. Titanların en kurnazı olan Kronos tahta oturmasına rağmen, kardeşlerinin güçlerinden korkarak onları Tartaros'tan kurtarmadı. Zeus büyüyüp babası Kronos'la savaşacak yaşa geldiğinde Hekatonkheirleri serbest bıraktı. Hekatonkheirler ona Titanlar üzerinde zafer kazanmasına yardım ettiler. Titan'lar yenilerek Tartaros'a atıldılar. Yüz kollu Hekatonkheirler ise Titanların bekçiliğini yapmaya başladılar. Hektor - (Hector) Homeros'a göre, Troya kralı Priamos ve Hekabe'nin büyük oğludur. Troya'lıların büyük kahramanı sayılmaktadır. Akhilleus tarafından öldürülmüştür. Helen - Yeryüzündeki en güzel kadın, Zeus ve Leda'nın kızı, Sparta Kralı Menelaos'un karısı. Troya savaşı Helen yüzünden çıkmıştır. Troya kralı Priamos'un oğlu Paris, Afrodit'in yardımıyla Sparta'ya gider, Helen'i kaçırır, prensi olduğu Troya şehrine geri döner. Bunun üzerine hakarete uğramış Menelaos, Akha ordularını toplayarak Troya'ya savaş açar. Savaşı kazana Menelaos güzel Helen'i affeder ve birlikte Sparta'ya döner, mutlu bir yaşam sürerler. Sparta'lılara göre Helen bir Tanrıçaydı. Helios - Titanlar Hyperion ile Theia'nın oğlu. Eos (Şafak) ile Selene (Ay)ın kardeşi. Güneş Tanrısı. Okeanos'un kızı deniz perilerinden Perseis ile evlendi ve Kirke, Aeetes, Pasiphae adlı çocukları oldu. Helios bazen Apollon'la karıştırılır. Hephaistos - Ateş ve Sanatkarlık Tanrısı. Bütün güzel kusursuz Tanrılar içinde en çirkini oydu. Homeros'un destanlarında, doğurduğu yaratığın çirkin olduğunu görerek kızan Hera'nın onu gökten fırlattığı ve Hephaistos'un yere düşüp bu nedenle topal kaldığı anlatılmaktadır. Yerde de, gökte de sevilen iyi yürekli bir Tanrıydı Hephaistos. Athena ile birlikte şehir hayatında büyük bir yeri vardı. İkisi de tarımı, uygarlığı, el sanatlarını korurlar, dokumacıları, demircileri severlerdi.Güzeller güzeli Afrodit topal ve çok fazla yakışıklı sayılmayacak bir görünüme sahip olan Hephaistos ile evlenmiş. Afrodit ve Hephaistos'la ilgili mit her ikisinin de temsil ettikleri sanat ve aşk kol kola olması gerektiğini vurgulamaktadır. Hera - (Junon) Zeus'un karısı ve kız kardeşi, Kronos ve Rheia'nın kızları. O aile ve evliliğin Tanrıçası kabul edilmiştir. Mitolojide Hera çok kıskanç ve zalim bir kadın olarak tanımlanır. Hera, Zeus'un ikincil ilahelere ve ölümlü kadınlara ilgi duymasını bir türlü içine sindiremez ve onları sürekli tehdit altında tutar. Paris evrende Hera'dan daha güzel bir kadın bulunduğunu söylediği için ona hakaret etmiş ve Hera Troya'nın düşmanı olmuştur. Zeus ve Hera'nın İlithya ve Hebe adında kızları, sanayi Tanrısı Hephaistos ve savaş Tanrısı Ares oğulları olmuştur. Hera savaş Tanrıçası olmamasına rağmen bazen savaşçı kişiliğini ortaya koyar. Kutsal hayvanları, inek ile tavus kuşunu sever (korur), şehri de Argos'dur. Herakles - (Hercules) Zeus'un ve Miken kralının kızı Alkmene'nin oğlu, kuvvet Tanrısı. Klasik mitolojinin en ünlü kahramanıdır. Herakles'in Zeus'un çocuğu olduğunu anlayan Hera onunla sürekli uğraşır. Herakles doğduğu günden itibaren tanrısal bir kuvvete sahiptir.Hera'nın gönderdiği iki büyük yılanı öldürdüğünde henüz birkaç günlük bebektir. 18 yaşına geldiği zaman Kitharion ormanlarında yaşayan ünlü canavarı, öldürmüştür. Kendisine ödül olarak Thebai kralının kızı Megara verilmiştir. Bu kızdan üç oğlu olmuştur.Hera işe karışarak Herakles'i çıldırtmış, Herakles de karısını ve çocuklarını öldürmüştür. Suçlarından arınması için Miken kralının hizmetine girip, onun her istediğini yapması gerekmiştir. Kralın Herakles'e yaptırdığı 12 işe mitolojide Herakles'in görevleri denir. Bu görevler den birincisi hiçbir silahın işlemediği Nemea aslanını boğarak, öldürmekti. Herakles aslanı öldürür ve onun derisini her zaman üzerinde giysi olarak taşır. İkinci görev Lerna bataklığındaki ejderi yok etmekti. Bu ejder dokuz başlıdır, ortadaki başı ise ölümsüzdür. Herakles ejderi öldürmeyi başarır. Sonraki görevleri Artemis'in kutsal hayvanlarından Kyreneia geyiğini yakalamak; Erymanthos dağında yaşayan büyük yaman domuzunu ağla tutmak; Augias'ın ahırlarını iki büyük ırmağın yataklarını değiştirip ahırlardan geçirerek bir günde temizlemek; Stymphalos'da yaşayan ve o bölgedeki insanların rahatını kaçıran kuşları Athena'nın yardımıyla kovmak; Girit'e gidip Poseidon'un Minos'a verdiği azgın boğayı getirmek; Troya kralı Diomedes'in insan eti yiyen kısraklarını yakalamak, bunun için önce Diomedes'i öldürmüştür; Amazonlar kraliçesi Hippolyte'den kemerini almak. Kemeri almak için kraliçe ile anlaşmış, ancak Hera'nın kışkırtmasıyla Amazonlar, Herakles'e saldırmış, Herakles de kraliçeyi öldürmek zorunda kalmıştır.; Okeanos'un bir adasında bulunan 3 gövdeli dev Geryoneus'un sığırlarını çalmak; Hesperidler'in altın elmalarını getirmek; Hades'in ölüler ülkesini koruyan Kerberos adlı köpeği yeryüzüne çıkarmak. Bu görevlerin yanı sıra Herakles yüzlerce kahramanlıklar yapar. Prometheus'u kurtardı, Lydia kraliçesi Omphale'nin hizmetinde bir yıl kadın kılığında çalıştı, yün eğirdi, ve başka işler yaptı. Daha sonra o Deianeira ile evlendi. Kentavros Nassos karısına yaklaşmak isteyince onu oklarıyla yaraladı. At adamın kanıyla kaplanmış olan gömleği Herakles'in vücuduna yapışarak onu tutuşturmaya başladı.Bu dayanılmaz acıya son vermek için Herakles bir odun yığını hazırlatarak kendisini alevlerin içine attı. Gökyüzüne yükselen Herakles Olimpos'a gider. Burada Hera ile barışır ve kızı Hebe ile evlenir. Fizik ve moral gücün simgesi olan Herakles Yunanistan'da hem Tanrı hem de kahraman olarak saygı ve tapınım görmüştür. Hermes - (Mercurius) Hermes Rüzgar Tanrısıdır, babası Zeus annesi ise yağmur perilerinden biri olan Maia'dır. Kanatlı sandalları, başında kanatlı bir başlık, elinde de kanatlı bir asa olan Hermes aynı zamanda Tanrıların habercisidir. Hermes'in görevleri arasına ölenlerin ruhlarına Hades'in saltanatına kadar eşlik etmek de var. Apollon'un ölümsüzler arasında en sevdiği Tanrı Hermes'tir. Hesperid'ler - (Hesperides) - Yunan mitolojisine göre Zeus ile Themsi'nin ya da Atlas'ın, bazılarına göre ise Nyks'ın (gecenin) kızlarıdırlar. Güneşin battığı yerde yaşayan bu periler, Tanrı bahçelerinde altın elmayı bekliyorlardı. Hesperos - Yunan mitolojisinde akşam yıldızı ve doğu ülkelerinin kralıdır. Atlas'ın oğludur. İnsanlara yol göstermekte, iyilik etmektedir. Hestia - (Vesta) Zeus'un kız kardeşi. Evin, yuvanın koruyucusuydu; bu yüzden Ocak Tanrıçası diye bilinirdi. Hora'lar - Yunan mitolojisine göre Doğanın ve Zamanların Tanrıçaları. Homeros, Hora'ları "göğün kapıcıları" diye tanımlıyor. Eunomia (disiplin); Dike (adalet); Eirene (barış). Zeus ile Themis'in üç kızı. Hydra - Yunan mitolojisinde dokuz başlı ejder. Lerna bataklığındaki yaşamıştır. Başları ölümsüzdür. Herakles tarafından öldürülmüştür. Hymenaios - (Hymen - Ymene) Yunan mitolojisinde evlendirme Tanrısı. Apollon ve ilham perilerinden birinin oğludur. Onu elinde düğün meşalesi tutan genç bir delikanlı olarak tanımlarlar. Hypnos - Yunan mitolojisinde Uyku Tanrısı. Nyks (gece) ile Erebos'un (karanlık) oğludur. Thanatos (ölüm) onun ikiz kardeşidir. Efsaneye göre Hypnos, Endymion'a aşık olmuştu. Onu daima gözleri açık olarak uyutuyordu. Böylece sevgilisinin gözlerini ara vermeden seyrediyordu. Laokoon - Apollon mabedi rahibi. Troya'da rahiplik yaparmış. Antenor'un oğludur. Rivayet'e göre Laokoon Troya'lılara tahta atı içeriye almamalarını söylemiş. Ama Troya'lılar onu dinlememişler. Lakoon'un bu davranışı Tanrıları kızdırmış. Bir gün Lakoon oğulları Antiphas ve Thymraos ile birlikte deniz kıyısındayken suları yararak Athena tarafından gönderilmiş kocaman bir yılan gelmiş ve üçünü de feci şekilde öldürmüş. Bu dramatik olay herkesi çok etkilemiş ve heykel, resim, şiirlerde yerini almıştır. Lapith'ler - Thessalia'da yaşayan dev cüsseli insanlar. Lara - Lauium ırmağının perisi. Zeus'un çapkınlıklarını Hera'ya ilettiği için Zeus onun dilini kesti ve yer altı dünyasına gönderdi. Yer altı dünyasına periyi götürecek olan Hermes'ti. Hermes yolda dilsiz periye aşık oldu ve onu cehenneme değil dünyaya götürdü ve onunla evlendi. Larv'lar - Roma inançlarına göre tehlikeli ve insanlara bela olan ruhlar. Anlatılanlara göre, Larv'lar ellerinde uğursuzluğun sembolü olan birer baykuş taşırlardı. Leda - Etolia kralı Thestios'un kızı. Sparta kralı Tyndaros'un karısı. Zeus ona aşık olur ve kuğu şeklinde ona görünür. Kastor, Polydeukes, Helen Leda'nın çocuklarıdır. Lerna - (Lerne) - Argolis ile Lakonia arasında bataklık kalan bir göl. Herakles'in ikinci görevi Lerna bataklığındaki ejderi yok etmekti. Bu ejder dokuz başlıdır, ortadaki başı ise ölümsüzdür. Herakles ejderi öldürmeyi başarır. Lethaeus - Eros'un başka bir adı. Leto - Apollon ile Artemis'in anneleri. Hera, Zeus'un ikincil ilahelere ve ölümlü kadınlara ilgi duymasını bir türlü içine sindiremez ve onları sürekli tehdit altında tutar. Leto çocuklarını doğurabilmek için Delos adasına sığınır. Hera onlara yılan Pifon'u gönderir ve bin bir türlü işkenceye maruz bırakır. Ama Leto'nun oğlu Apollon büyüdüğünde sihirli oku ile ejderhayı öldürür ve Olimpos Tanrıları içinde güzel sanatlar ve gün ışığının Tanrısı olarak saygınlığını kazanır. Olymposluları altın liriyle eğlendiren, çok uzaklara ok atabilen, hastaları iyileştiren, iğleştirme sanatını hastalara ilk öğreten gümüş yayın efendisi okçu Tanrı olarak Yunan şiirlerine geçmiştir. Kardeşi Artemis ise Av Tanrıçası oldu. Liber - Dionysos'un adlarından biri. Şarabın ve esrikliğin Tanrısı olarak kabul edilir. Zeus ile Thebia kralı Kadmos'un kızı ölümlü Semele birleşmesinden oğulları Dionysos doğar. Hera, Zeus'u Semele'den kıskanır ve yaşlı bir kadın kılığına girerek Dionysos'un annesini kandırır. Semele ona kanarak Zeus'tan tüm ihtişamı ile ona görünmesini ister. Zeus onu kıramaz ve yıldırımlardan korkan Semela yedi aylık Dionysos'u düşürür. Zeus Semele'nin düşürdüğü ve sık yapraklı bir sarmaşığın yanmaktan koruduğu Dionysos'u baldırına kancalarla yerleştirir ve zamanı geldiğinde onu ikinci bir doğumla meydana getirir. Böylece Dionysos iki kez doğmuş olur. Nyssa dağındaki nymphaler Dionysos'u büyütüp eğitirler. Dionysos'a bazı mucizeler yaratmak gücü de verilmiştir. Örneğin topraktan süt veya şarap çıkarabilir. O çok güçlüdür. Çıplak elleri ile keçi yada boğayı parçalara ayırabilir. Dionysos tiyatro sanatının da kurucusu olarak kabul edilmektedir. Lita'lar - (Lites) - Yalvarma, yakarma, dua Tanrıçaları. Lita'lar Zeus'un kızlarıdır. Lotophag'lar - Mitolojik bir halk. Troya dönüşünde Odysseus'un uğradığı efsanevi bir ülkenin insanları. Lukifer - (Lucifer) - Sabah yıldızı olan Phosphoros'un diğer adı. Luna - Romalıların Ay Tanrıçasına verdikleri ad. Yunanlar ona Selene derler. Lyssa - Gecenin kızı. Hiddet ve kızgınlığı temsil eder. Mars - Savaş Tanrısı Ares'e Romalıların verdikleri ad. Zeus ile Hera'nın oğlu. Homeros'a göre, son derece katı yürekli, kinci bir Tanrıdır. Arkadaşları olan Deimos 'korku', Enyo 'Felaket'; Phobos 'Dehşet'; Eris 'Kavga' ve ölüm Tanrıları Kerler ile Ares'in yanından hiç ayrılmazdı. Yunanlılar Ares'i pek sevmezlerdi ve bu nedenle onun tapınağına rastlamak imkansızdır. Romalılara göre ise Mars üstün, soylu bir görünüşü olan hiç yenilmeyen bir Tanrıydı. Kuşlardan akbaba, hayvanlardan köpek Ares'e aitti. Marsyas - Yunan mitolojisine göre Phyrgia'lı bir Satiros. Athena flütü icat eder ve sonra onu atar. Marsyas flütü bulur, bu müzik aletinde çalmayı öğrendikten sonra Apollon'u müzik yarışına çağırır ve yarışı kazanır. Medusa - Phorkos'un kızı olup üç Gorgon'dan biri. Medusa ölümlü idi ve Perseus tarafından öldürüldü. Megaira - (Megaera) Uranos'un kanından yaratılmış olan Eriny'lerden biri. Nazar değdiren kin ve nefret Tanrıçasıdır. Menelaos - Yunan mitolojisinde Sparta kralı. Agamemnon'un kardeşi; Helena'nın kocası. Menelaos Paris Helen'i kaçırınca Troya savaşını başlattı. O uzak görüşlü fikirleri ve savaşta kahramanlıkları ile ün kazanmıştır. Savaşı kazanıp Helen'i geri almayı başarır. Mentor - Alkimos'un oğlu. Odysseus'un dostu. Troya savaşına giderken Odysseus oğlu Telemakhos'u arkadaşı Mentor'a bıraktı. Athena, Mentor kılığına girerek Telemakhos'a öğüt verirdi. Mentor ismi bilge emanetçi ve filozof olarak anılmaya başladı. Merkur - (Mercurius) - Hermes'in Latince ismi. Hermes rüzgar Tanrısıdır, babası Zeus annesi ise yağmur perilerinden biri olan Maia'dır. Kanatlı sandalları, başında kanatlı bir başlık, elinde de kanatlı bir asa olan Hermes aynı zamanda Tanrıların habercisidir. Hermes'in görevleri arasına ölenlerin ruhlarına Hades'in saltanatına kadar eşlik etmek de var. Apollon'un ölümsüzler arasında en sevdiği Tanrı rüzgar Tanrısı olan Hermes'tir. Midas - Phrigia'nın meşhur efsanevi kralı. Zenginliği ile meşhurdur. Dionysos yaptığı bir iyiliğin karşılığı olarak Midas'a hediyesini kendisi seçmesini söylemiş. Kral Dionysos'tan bir dokunuşla her şeyi altına dönüştürme gücünü vermesini rica etmiş. İsteği yerine gelmiş. Ancak dokunduğu yiyecekler ve canlılar da altına dönüşmeye başlamış. O zaman Midas Dionysos'a bu gücünü geri alması için yalvarmış. Dionysos bu isteği yerine getirmiş. Patokles nehrinde yıkanan kral eski haline dönmüş. O zamandan beri nehrin zeminindeki kumlar altın rengini almışlar. Başka bir rivayete göre, Midas müzik yarışmasında Apollon'a oy vermediği için Apollon onu cezalandırmış, kulaklarını eşek kulağına çevirmiş. Minerva - (Minerve) -Romalıların Athena'ya verdikleri isim. Eski Yunanlara göre, Athena üretici zekanın ve adaletli savaşların Tanrıçasıdır. Ülkeyi saldırılardan koruyan bir Tanrıçaydı Athena. Bir başka özelliği, Şehir Tanrıçası olmasıydı; uygarlığın, el sanatlarının, tarımın koruyucusu, dizginin yaratıcısıydı; atları ilk ehlileştiren oydu. Onun şerefine şehirlerine Athena adını vermişler. Yılan ve baykuş Tanrıçanın sembolleridir. Bir adı da Pallas'tır. Minos - Girit Kralı. Zeus'un oğludur. Minotauros - Minos'un çocuğu, insan vücutlu ve boğa başlı bir canavara verilen isim. Mnemosyne - Yunan mitolojisinde Hafıza Tanrıçasıdır. Uranos ile Gaia'nın kızı. Rivayete göre, güzel bir kız olan Mnemosyne'yi seven Zeus, onu elde etmek için yakışıklı bir çoban kılığına girmiş, onunla evlenmiş ve ondan dokuz Musa "İlham perileri" doğmuştur. Moir'ler - Kader Tanrıçaları. Kaderi üç Moir yönetmektedir: Lakhesis insanların doğumundan önce kaderini belirler. Klotho insanların kader ağlarını örer. Atropos bu ağları yönlendirir. Morpheus - Yunan mitolojisinde rüya Tanrısı. Uyku Tanrısı olan Hypnos'un ve gecenin oğludur. Musa'lar - Yunan mitolojisinde müzik ve ilham perileri. İlk Musaların su perileri oldukları düşünülmektedir. Zeus ve Mnemosyne'nin kızlarıdır. Naiad'lar - Çeşmelerin, kaynakların, derelerin Nymphe (peri)lerine verilen ad. Çok güzel birer kız olan Naiad'lar da, insanlar gibi ölümlüler. Çeşmelerin, göllerin, bazen bir, bazen de birkaç tane perisi olurdu. Bunları Zeus'un kızları sayanlar olduğu gibi, Okeanos'un kızları olduğunu söyleyenler de vardır. Narkissos - (Narciss - Narcissus) Yunan mitolojisinde güzel bir delikanlı. Nergis dediğimiz çiçeğe çevrildi. Nektar - Tanrıların içkisi. Onlara ölümsüzlük kazandırır. Homeros'a göre nektar kırmızı şarabı andırır. Tatlı bir tadı ve hoş kokusu vardır. Gençliğin ve güzelliğin sembolü olan Hebe Tanrılara onların ölümsüzlüğünü sağlayan ambrosia ve nektar dağıtır. Bazı yazarlara göre nektar yiyecek, ambrosia içecektir. Nemesis - Gecenin kızı İntikam Tanrıçası. Aynı zamanda o, dünyada adaleti koruyan, haklıyı haksızdan ayırt eden bir ahlak Tanrıçası telakki ediliyordu. Nereidler - Neresus ile Doris'in kızları olan deniz perilerine verilen ad. Birbirinden güzel dalgaların sembolü olan bu ad dalgaların bir vasfını karşılardı. (Glauke - Mavi), (Thalia - Dalgalı), (Kyomodeke - Oynak) anlamlarına gelir. Bunların en meşhurları: Galateia ile Thets'dir. Nestor - Neleos ile Khloris'in en genç oğlu. Herakles, onun on bir kardeşini öldürdüğü zaman yalnız Nestor kurtuldu ve babasının yerine Pylos kral oldu. Niobe - Lydia kralı Tantalos'un kızı. Kendisinin yedi kızı ve yedi oğlu olduğu için Apollon ve Artemis'in Leta'ya inat yaptı, onu hor gördü. Apollon ve Artemis'in annelerinin yerine öç aldılar ve Niobe'nin bütün çocuklarını okla öldürdüler. Bazı kaynaklarda yalnız bir kızı kurtulmuştu. Çocuklarının felaketine dayanamayan Niobe ağlamaya devam eden kayaya dönüşmüştür. Nymphe - Dağlarda, kırlarda, ormanlarda, derelerde yaşadıkları sanılan peri kızları. Kahramanların çoğunun anneleri birer Nymphe'ydi. Palaimon - İo'nun oğlu. Bir deniz Tanrısı. Gemicilerin hamisi ve koruyucusu olduğu söylenilirdi. Pallas - Zeka Tanrıçası Athena'nın bir diğer adı. Pan - Yunan mitolojisinde ormanların ve ovaların, çoban ve sürülerinin Tanrısı. Hermes'le Penolope'nin oğlu olduğu inancı yaygındır. Sözcük olarak Yunanca da "bütün" anlamına gelir. Pitys adlı bir peri kızı Pan'a aşık olmuş, kendisine zorla sahip olmak isteyen rüzgar Tanrı Boreas' ın (Poyraz) elinden kurtulmak için çam ağacına dönüşmüş, Pan bu yüzden hep çam ağaçlarının altında dinlenirmiş, çam ağaçları da bu yüzden poyraz estiği zamanlar hazin hazin inler ve uyuyan Pan'ı gölgeleriyle güneşin kavuruculuğundan korurlarmış. Panagea - Av Tanrıçası Artemis'in adlarından biri. (Diane) - Zeus ile Leto'nun (Latona) kızı, Apollon'un kız kardeşi. Av Tanrıçasıdır. Selvi onun için kutsaldır. Yabani hayvanların hepsini, özelliklede geyiği, sever. Panakeia - Sağlık Tanrıçası. Apollon'un oğlu Asklepios gibi hekimlikle uğraşır. Pandaman - Ateş ve Sanatkarlık Tanrısı Hephaistos'un bir diğer adı. Bütün güzel kusursuz Tanrılar içinde en çirkini oydu. Homeros'un destanlarında, doğurduğu yaratığın çirkin olduğunu görerek kızan Hera'nın onu gökten fırlattığı ve Hephaistos'un yere düşüp bu nedenle topal kaldığı anlatılmaktadır. Yerde de, gökte de sevilen iyi yürekli bir Tanrıydı Hephaistos. Athena ile birlikte şehir hayatında büyük bir yeri vardı. İkisi de tarımı, uygarlığı, el sanatlarını korurlar, dokumacıları, demircileri severlerdi.Güzeller güzeli Afrodit topal ve çok fazla yakışıklı sayılmayacak bir görünüme sahip olan Hephaistos ile evlenmiş. Afrodit ve Hephaistos'la ilgili mit her ikisinin de temsil ettikleri sanat ve aşk kol kola olması gerektiğini vurgulamaktadır. Pandora - Yeryüzünde yaratılan ilk kadın. Zeus'un emriyle Hephaistos tarafından hazırlanmıştır. Tanrılardan her biri ona kendi armağanını vermiş: Afrodit - güzellik, Hermes - kurnazlık vermiş. Zeus ise ateşi insanlara veren Prometheus'tan intikam almak için, Pandora'ya içinde bütün hastalık ve belaların bulunduğu bir kap vererek yeryüzüne göndermiştir. Epimetheus ona aşık oldu ve kardeşi Prometheus'un uyarılarını dikkate almadan onunla evlendi. Pandora kabın kapağını açtığında oradan bütün dertler ve belalar çıktı ve insanları sonsuza kadar takip etmeye başladı. Kabın içinde bir de umut vardı. İnsanlar onun sayesinde yaşamaya devam ettiler. Paphia - Aphrodite'n isimlerinden biri. Paris - (Aleksandros) Yunan mitolojisinde Troya kralı Priamos ile Hekabe'nin oğlu. Paris'in doğumundan önce annesi Hekabe bir rüya gördü; rüyasında bir alev topu doğurmuştu ve bu alev topu bütün şehri sarmıştı. Rüya'yı iyiye yormayan anne babası, Paris doğduktan sonra onu İda şehrine bıraktılar. Paris'i bir çoban yanına aldı, büyüttü ve eğitti. Eris oyun düzenlemiş ve Hera, Afrodit ve Athena'nın oturduğu ziyafet sofrasına, üzerinde 'en güzele' yazılı bir elma atmış. Elmanın kimin olduğu üzerine 3 güzel tartışmaya başlarlar ve Zeus'tan bu sorunu çözmesini isterler. Zeus işin içinden çıkamayınca, çareyi Troya Kralı Priamos'un oğlu Paris'i rehber ilan etmekte bulur. Güzellerden her biri kendisini seçmesi için Paris'e bir şey vaat ederler. Athena ona savaşta yenilmezlik gücü vereceğini vaat eder. Hera Paris'i Asya'nın hakimi yapacağını söyler. Paris Afrodit'e kanar ve dünyanın en güzel kadınını elde etmek için Afrodit'i yarışmanın birincisi seçer. Bu güzel kadın Sparta Kralı Menelaos'un karısı Helen'di. Paris, Afrodit'in yardımıyla Sparta'ya gider, Helen'i kaçırır, prensi olduğu Troya şehrine geri döner. Bunun üzerine hakarete uğramış Menelaos, Akha ordularını toplayarak Troya'ya savaş açar. Böylece 10 yıl sürecek Troya savaşı başlamış olur. Paris bu savaşta öldürülür. Parnassos - Poseidon ile Kleodora adlı bir peri kızının oğlu. Apollon'a tahsis edilen Parnassos dağına adını veren kahraman. Yunan mitolojisinde Parnassos dağı Musa ve Apollon'un bulunduğu dağ olarak bilinir. Pataros - Apollon ile Ksanthos'un kızı olan Lykia'nın oğlu. Patara şehrine adını vermiştir. Pegasos - Efsanevi kanatlı at. Perseus Okean'ın kaynağında Medusa'nın kafasını kestiği zaman onun kanından doğdu. Pegasos Musa'ların atı ve sanatın sembolü olarak görülmüştür. Peleus - Meşhur kahraman Akhilleus'un babası. Phintie kralı. Penelope - Odysseus'un karısı. Telemakhos'un annesi. Odysseus Troya savaşından sonra yıllarca evine dönemedi. Buna rağmen Penelope kocasına hep sadık kaldı. Penelope sadakatin sembolüdür. Penthesileia - Savaşçı kadın Amazonların kraliçesi. Ares ile Otreranın kızı. Troya savaşı sırasında Amazonlar Troyalılardan yana savaştılar. Penthesileia bu savaşta Akhilleus tarafından öldürüldü. Penthos - Keder ve Istırap Tanrısı. Persa - (Perseis) Thetys ile Okeanos'un kızı. Deniz perisi. Helios (Güneş) ile evliliğinden üç çocuğu oldu: Kirke, Aeetes, Pasiphae. Perseus - Argos kralı Akrisios'un kızı Danae'nin Zeus'tan olan oğlu. Efsaneye göre, Akrisios kaderinde kendi torunu tarafından öldürülmenin olduğunu öğrenince kızı Danae'yi bakır kaleye hapseder. Zeus altın yağmuru olarak kaleye girmeyi başarır. Danae Perseus'u doğurur. Akrisios anne ile oğlunu bir sandığa koyarak denize atar, sandık Seriph adasına ulaşır ve anne oğul beladan kurtulurlar. Daha sonra Perseus dedesi olduğunu bilmeden Akrisios'u öldürür. Gorgon'lardan ölümlü olanı Medusa da Perseus tarafından öldürüldü. Persophene - (Persephone) Zeus'un kızı ve yer altı dünyasının Tanrısı Hades'in karısı. Phantosos - Uyku'nun oğlu. Kayaya, toprağa ırmağa ve cansız varlıklara dönüşebilen bir Tanrı. Çevresi bir sürü yılanlarla çevrilmiştir. Phobos - Ares'in yanından ayrılmayan arkadaşı. İnsana gelen korkunun simgesidir. Phobos 'dehşet' anlamına da gelmektedir. Pleiadlar - Atlas ile Pleione'nin yedi kızına verilen ad. Bu kızlar Tanrılar tarafından yıldızlara dönüştürüldüler. Ploutos - Demeter ile İason'un oğlu. Zenginlik ve servet Tanrısı. Pluton - Yer altı dünyasının ve cehennemin Tanrısı Hades'in Latince adı. Podarkes - Troya kralı Priamos'un diğer adı. Poibos - Apollon'un adlarından biri. Polydeukes - Yunan mitolojisinde kahraman. Kastor'un ikiz kardeşi. Ayrılmaz ikizler olarak Dioskur'lar adını da almışlar. Bir rivayete göre Kastor Tindaresus ile Leda'nın, Polydeukes ise Zeus'la Leda'nın oğludur. Başka bir rivayete göre onlar ikizler ve Zeus ile Leda'nın oğullarıdır. Kastor at ehlileştiricisi, Polydeukes ise bilek güreşçisi olarak ün kazanmıştır. Bu iki kardeş İkizler burcunu temsil ederler. Pontos - Poseidon'un oğlu, Karadeniz'e adını vermişti. Poseidon - (Neptün) denizlerin, deniz canlılarının ve tüm akarsuların Tanrısı. Zeus'un kardeşi. Deniz Tanrılarından olan Nereus kızlarından güzel Amphitrite ile evlendi. Bu evlilikten bir çok deniz perisi, yarı at yarı insan Triton doğdu. Triton deniz kabuğunu öttürerek tufanı yatıştırır ve suları geldikleri yere döndürürmüş. Nereus'un kızları olan Nereidler her zaman Poseidon'un çevresini sararlar. Nereidler belden aşağı balık, belden yukarı insan şeklindeler.Poseidon'un elinde taşıdığı üç çatallı yabayı fırlattığı zaman, denizde fırtınalar ve korkunç dalgalar yaratabilir. Pothos - Aphrodite'n oğlu. Aşk arzusunun sembolüdür. Eros'un yanından ayrılmayan arkadaşıdır. Priamos - Troya savaşları sırasında Troya şehrinin kralı idi. Elli oğlu ve çok sayıda kızı vardı. Paris ile Hector elli oğlu arasından en tanınmışlarıdır. Kızları arasında ise Kassandra ve Polksena ün kazanmışlar. Prometheus - İlk insanı yaratmıştır. Titan İapetos ve deniz perisi Asie'nin oğludur. İnsanlara ateşi verdiği için Zeus tarafından cezalandırılmış ve Kafkas dağlarında bir kayada zincire vurulmuştur. Her gün kartal tarafından karaciğerleri delinerek işkence edilirmiş. Gece karaciğerleri yeniden iyileşir ve güneşin doğuşuyla işkence devam edermiş. Bir rivayete göre Prometheus Herakles tarafından kurtarılmıştır. Başka bir rivayette ise onu kurtaranın Zeus olduğu söylenmektedir. Proteus - Deniz Tanrısı Poseidon ile Phenike'nin oğlu. Mitolojiye göre o geçmişi, şimdiyi ve geleceği görürmüş, ama kimseyle bilgilerini paylaşmak istemezmiş. Sparta kralı Meneleus Troya savaşından önce Mısır'a onun yanına gitmiş ve savaşın nasıl sonuçlanacağını öğrenmiş. Psykhe - Ruh. Eros'un karısı. Ölümsüzlüğü kazanmış ve Olimpos'ta Tanrıların yanında yaşamaya başlamıştır. Odysseus - İthake kralı. Troya savaşında kumandan. Troya'lıları yenilgiye uğratan tahta atı icat etmiştir. Troya savaşı bittikten sonra Odysseus uzun yıllar vatanına dönmek için mücadele verir. Dev Polyphemos'u, büyücü Kirke'yi, peri Calypso'yu atlatarak ve bir çok zorluklardan geçerek sonunda İthake'ye ulaşmayı başarır. Oidipus - Thebai kralı Laios ile İokaste'nin oğlu. Efsaneye göre, bir gün, Laios, Apollon için adak adarken, kahinlerden biri ona kanının öz be öz oğlu tarafından akıtılacağını söyledi. Laios oğlu Oidipus doğunca ayaklarını sıkı sıkıya bağlayıp, ölmesi için onu ıssız bir tepeye bıraktı. Kral Polybos Oidipus'u bulup büyüttü. Appolon'un kahinlerinden biri bir gün ona öz babasını öldüreceğini söylemişti. Bunun üzerine Oidipus evden ayrılmış ve kim olduğunu bilmeden Laios'u öldürmüş ve öz annesi İokaste ile evlenmişti. Okeanid'ler - Okeanos'un kızları. Kaynak, dere ve akarsu Tanrıçaları. Okeanos - Bir Titan. Uranos (Gök) ile Gaia (Toprak) nın oğludur. Denizlerin sembolü olarak bilinmektedir. Olympos - Yunan mitolojisinde Tanrıların yaşadığı dağdır. Thessalai'da olduğu yazılmaktadır. Orada Tanrıların Hephaistos tarafından yapılmış sarayları var. Olimpos Tanrıları - Zeus, onun karısı ve kız kardeşi Hera, kızı Athena; Zeus ve Hera'nın oğulları Ares ve Hephaistos; Zeus ve Leto'nun evlatları Apollon ve Artemis; Zeus ve Dione'nin kızları Afrodit; Zeus ile Maia'nın oğulları Hermes; Zeus'un kız kardeşi Hestia'dır. Son olarak Demeter ve Hebe. Oread'lar - Yunan mitolojisinde dağ perilerine verilen addır. Orestes - Agamemnon ile Klytemenestra'nın oğlu. İphigenia ve Elektranın kardeşi. Klytaimnestra sevgilisi Aigisthos ile birlikte Orestes'in babası Agememnon'u öldürdüler. Orestes'i ölümden Elektra kurtardı. Orestes daha sonra babasını öldüren annesi ile sevgilisini öldürerek intikam aldı. Orion - Yunan mitolojisinde Bolotia'nın ünlü kahramanı. Poseidon ile Euriale'nin oğlu. Dev gibi bir vücudu güzel bir yüzü vardı. Orkos - Hades'in Latince adıdır. Yeraltındaki ölüler ülkesinin Tanrısı. Zeus'un kardeşi, Kronos'la Rheia'nın oğullarındandır. İnsanların ve Tanrıların hiç sevmedikleri sert, korkunç Tanrı Hades, karısı Persephone (Proserpina - Zeus'un kızı) ile birlikte, gölgeler halinde dolaşan ölülere hükmeden yer altı ülkesindeki saraylarında yaşarlar. Hades' in bekçiliğini üç başlı cehennem köpeği Kerberos yapar, yeraltına gelenleri kuyruğunu sallayarak, okşayarak içeri alır, ama çıkmak isteyenler için de üç ağzını birden açarak, sipsivri ve kara dişlerini göstererek tehdit edip, yukarı çıkmasını önler. Ölüler dünyası yani yer altı, günah işleyenlerin bulunduğu bir yerdir. Burada günahkarların en günahkarları bulunur ve bunlar sonsuz bir azaba çarptırılırlar. Tanrılar içinde adına ne bir tapınak, ne bir sunak yada herhangi bir ilahi bestelenmeyen bir tek Hades vardır, bu da kendisinden korkulmasından kaynaklanmaktadır. Hades acımayan bir Tanrıydı, ama doğruluğu, adaleti severdi. Korkunçtu, ama kötü bir Tanrı değildi. Orpheus - Thrakia kralı Oiagros'un oğlu. Yunanlar onu şarkıcı olarak tanırlar. Apollon ona lirini hediye etmiş, Musa'lar müziği öğretmişler. Müziğinden sadece vahşi hayvanlar değil, taşlar ve ağaçlar bile etkilenirmiş. Karısı Euridike'nin ölümüne dayanamamış, ölüler ülkesi (Hades)'ne gidip onu geri vermelerini istemiş. Acıyıp vermişler ama onunla birlikte yeryüzüne çıkana kadar arkasına dönüp Euridike'ye bakmama koşulunu yerine getirememiş. Dayanamamış bakmış, böylelikle de sevgilisini kesin olarak yitirmiş. Orthia - Av Tanrıçası Artemis'in lakabı. Satyr'ler - Yunan mitolojisinde ikinci derecede gelen Kır Tanrıları. İnsansız yerlerde yaşarlar. Sivri uzun kulaklı, boynuzlu, yassı burunlu, keçi ayaklı, kısa kuyruklu ve gövdeleri baştan aşağı kıllarla kaplı yaratıklardır. Silenler adı ile de tanınırlar. Bazı kaynaklara göre, Dionysos'un uşaklığını yaparlar. Onları bazen ormanların ve çobanların Tanrıları olan Pan'larla karıştırırlar. Romalılar Satyr'lere Orman Tanrıları da demişler. Selen - Yunan mitolojisinde ay Tanrıçası. Titanlar Hyperion ile Theia'nın kızı. Helios (Güneş) ve Eos (Şafak) un kardeşi. Silenos - Kır Tanrıları Satyr'lar yaşlanınca Silenos adını alırlar. Dionysos'un uşaklığını yaparlar. Siren'ler - Yunan mitolojisinde ölümsüz doğaüstü yaratıklar. İsimleri ve sayıları ile farklı görüşler ortaya atıldığından onların kaynağının halk inancı olduğu düşünülebilir. Siren'ler güzel sesleri ile denizcileri çeker ve gemilerini tehlikeli adaya çekerek kazaya uğratırlardı. Homeros Odysseus destanında onlardan bahsetmiştir. Troya savaşından evine dönen Odysseus denizde Siren'lerle karşılaşmış, arkadaşlarına kulaklarını kapamalarını ve kendisini ise iplerle bağlamalarını emretmiş. Sphinks - Yunan mitolojisinde kanatlı yaratık. Göğsü ve yüzü kadına, gövdesi aslana, kanatları kartala benzeyen bir varlık. Efsaneye göre Sphinks Thebai şehrine giden bütün yolları tutmuştu. Gelene geçene bir bilmece soruyor, bilemeyenleri midesine indiriyordu. Şehre kimse girip şehirden kimse çıkmayınca kıtlık baş gösterdi. Şehir kıtlıkla boğuşurken yiğit bir delikanlı geldi şehre. Adı Oidipustu. Sphinks'in sırrını çözebilmek için canavarın bulunduğu tepeye gitti. Yaratık hemen yöneltti sorusunu. "Sabahleyin dört, öğleyin iki, akşamleyin de üç ayaklı olan yaratık kimdir"? diye sordu Oidipus'a. Oidipus "insan" diye karşılık verdi. "Çocukken elleriyle emekler, büyüdüğü zaman dimdik yürür, ihtiyarladığı zaman da bir değneğe dayanır" dedi. Sphinks cevabın doğruluğu karşısında şaşırdı ve buna dayanamayarak kayadan atlayarak kendini öldürdü. Thebai'liler kurtarıcılarını saraya götürdüler, onu kral yaptılar. Styks - (Styx) yer altı dünyası ölüler diyarının nehri. Rheia - Bir Titanides. Gaia ve Uranos'un kızı. Gelecek Titanların altıncı çiftinin evlatlarınındı - Kronos ve Rheia'nın. Hestia, Demeter, Hera, Hades, Poseidon ve Zeus onların evlatlarıdır. Romulus ile Remus - Roma mitojisinde ikiz kardeşler. Mars ile Rea Silvanın oğulları. Küçük yaşta Tiber nehrine bırakılan ikizler, dişi bir kurt tarafından bulunmuş, onun sütüyle beslenmişlerdi. Sonra onları Picus adında bir çoban keşfetmiş, evine götürüp besleyip büyütmüştü. Kardeşlerin kaderinde Roma şehrinin temelini koymak vardı. Büyüdükten sonra iki kardeş arasında şehri hangisinin kuracağı konusunda tartışma çıkmış ve bu tartışma Remus'un ölümüyle sonuçlanmıştı. Romulus Roma şehrinin kurucusu ve ilk kralı oldu. Tantalos - Yunan mitolojisinde Zeus ile Plouto'nun oğlu. Batı Anadolu'da Lydia kralı. Sipylos (Manisa) dağında hüküm sürüyordu. Atlas'ın kızı Dione ile evlenmişti. Paktolos ırmağının kızı Eurnassa da onun karısı idi. Pelops ve Niobe onun çocukları idi. Tantalos Tanrıların hoşgörüsünü kötüye kullandı ve müthiş bir azaba çarptırıldı. Tartaros - Yeraltında, cehennemlerin derinliklerinde bulunan korkunç yer. Ölülerin ruhları orada işkence görürlermiş. Zeus kendisine isyan edenleri oraya atardı. Titanlar üzerinde zafer kazandıktan sonra onları da oraya atmıştı. Tartaros'un ruhu vardı, canlıydı. Telamon - Yunan mitolojisinde Büyük Ayaks'ın babası ve Aigina kralı. Birçok savaşta Herakles ile birlikte oldu. Telemakhos - Odysseus'un Penelope'den olan oğlu. Odysseus'un dostu. Troya savaşına giderken Odysseus oğlu Telemakhos'u arkadaşı Mentor'a bıraktı. Athena, filozof Mentor kılığına girerek Telemakhos'a öğüt verirdi. Babası Troya savaşından geri dönmeyince henüz küçük bir çocuk olmasına rağmen babasını aramak için yollara düştü. Telephos - Yunan mitolojisinde Herakles'in oğlu. Akhilleus onu savaşta yaralamıştı. Bir kahin mızrağın pası ile yarasını iyileştirdi. Telkhin'ler - Güneşin çocukları. Volkanik olayların sembolüdürler. Bir bakışta insanları büyüleyebilen sihirbazdırlar. Tellus - Romalıların Toprak Ana (Gaia) ya verdikleri ad. Tethys - Okeanos'un karısı. Okeanidler diye bilinen 3000 güzel kızın annesi. Akhilleus'un da annesidir. Thebai - Boiotia'lı Kadmos tarafından kurulan ünlü bir şehir. Yüksek surlarını Amphion lirinin sesi ile taşları yürüterek yapmıştı. Herakles Thebai kralının kızı Megara ile evlenmişti. Thebe - Kilikya'lı bir kahraman kadın. Adramys'in kızı. Koşuda kendisini yenecek erkekle evleneceğini ilan etti, Herakles onu yendi ve onunla evlendi. Oidipus Thebai kralı Laios ile İokaste'nin oğlu idi. Theia - Gökyüzü (Uranos) ile Toprak ana (Gaia) nın kızı. Hyperion ile evlendi. Hyperion ile Theia'dan Güneş - Helios, Ay - Selene, Şafak - Eos doğdular. Themis - Uranos ile Gaia'nın kızı. Kanunların, adaletin, örf ve adetlerin Tanrıçası. Zeus ile evlenerek Hora'ları, Parka'ları ve Metis'i doğurdu. Theseus - Yunanlıların en büyük kahramanlarından biri. - Atina Kralı Aigeus'un oğludur. Minotauros'u öldürmek amacıyla Girit adasına gitmiş ve kralın kızının da yardımıyla bu canavarı öldürmeği başarmış. Theseus Minotauros'a karşı kazandığı zaferden dönerken, gemisine zafer işareti olarak beyaz yelken çekmediği için, babası oğlunun yenildiğini zannederek kendini denize attı, intihar etti. O günden beri bu denize Ege Denizi dendi. Theseus Amazonlarla savaşmıştır. Thrakia - Ares'in, rüzgarların ve Orpheus'un yurdu. Kuzey rüzgar Tanrısı Broes, Yunanistan'a nazaran, soğuk bir iklime sahip olan Thrakia'da otururdu. Orpheus Thrakia kralı Oiagros'un oğludur. Tiresias - Eski devirlerin en ünlü kahini. Athena'yı çıplak gördüğü için gözleri Tanrıça tarafından kör edilmişti. Titanides'ler - (Titanidler) Titanlardan altı kız kardeşe verilen ad. Titanlar - Uranos ile Gaia'nın oğulları. İlk Tanrıların soyundan olan Titanlar altı erkek altı da kız kardeştiler. altısı erkek, altısı dişi olmak üzere on iki Titan doğdu. Titanların erkek olanları Okeanos, Koios, Hyperion, İapetos ve Kronos; aynı zamanda Titanides denilen dişi Titanlar ise Theia, Rheia, Themis, Phoibe, Mnemosyne ve Tethys adlarını taşıyorlardı. Okeanos ve Tethys bütün nehirleri yarattılar. Hyperion ile Theia'dan Güneş - Helios, Ay - Selene, Şafak - Eos doğdular. İapetos ve Asie'den gök kubbesini sırtında taşıyan Atlas, Menoetios, Epimetheus, Prometheus doğdular. Diğer 2 çift Titan da kendi çocuklarını doğurdular. Ama gelecek altıncı çiftin evlatlarınındı - Kronos ve Rheia'nın. Kronos babasını devirerek onun tahtına geçti. Tityos - Zeus ile Elara'nın oğlu olan dev. Zeus kıskanç Hera'nın korkusundan Elara'yı yerin altında bir mağaraya saklamıştı. Elara doğum sırasında ölünce Zeus oğlunu yer'e emanet etti. Yer ona süt annelik yaptı bu yüzden Tityos'a yerin oğlu derler. Triton - Poseidon ile Amphitrite'nin oğlu. Deniz Tanrısı. Triton deniz kabuğunu öttürerek tufanı yatıştırır ve suları geldikleri yere döndürürmüş. Belden yukarısı insan, belden aşağısı balık şeklinde, ayakları at ayağına benzermiş. Troya - Bugünkü Hisarcık Höyüğünün bulunduğu yerde olan eski bir şehir. Mitolojide Troya savaşına büyük yer verilmişti. Troilos - Troya kralı Priamos ile Hekube'nin oğlu. Akhilleus tarafından öldürüldü. Typhon - (Tayfun) Tartaros ile Gaia'nın oğlu olan korkunç bir ifrit. Zeus dünya ve gökyüzü üzerinde krallığını sürdürürken, oğulları Titanların durumundan memnun olmayan Gaia Typhon'u (Tayfun'u) Zeus'a karşı savaşması için gönderir. Typhon, Gaia ve Tartaros'un sonuncu oğludur. Omuzlarından yüz tane yılan ve ejder başı çıkar. Bunların ağızlarından ateş püskürmektedir. Sesleri de korkunçtur. Buna rağmen Zeus cesurca onunla karşılaşır, şimşeklerinin gücü ile onu yener ve Etna yanardağının altına hapseder. Etna'daki volkanik ifrazatların sebebi de Tayfun'un haykırışlarıdır. Ultio - İntikam. Ether (Hava) ile Gaia (Yer)'nın kızı. Urania - Göklerdeki Nymphelere verilen ad. Bunlar gök kubbesini idare ederlerdi. Uranos - En eski Tanrı. Gaia'nın oğlu ve kocası. Gaia ve Uranos'un birleşmesinden Brontes, Steropes ve Arges ('gök gürültüsü', 'parıltı' ve 'şimşek') isimli üç Kyklop, Gaia ve Uranos elli başlı yüz kollu Kottos, Briareus ve Gyes ('öfke', 'güç', 'dehşet') adlı Hekatonkheirler, altısı erkek, altısı dişi olmak üzere on iki Titan doğdu. Oğlu Titan olan Kronos onu devirdi ve tahtına geçti. Zefir - (Vorias) - Kuzey rüzgar Tanrısı, poyraz. Astreos ile Aurora (Şafak) ın oğludur. Notos (Güney) ve Astir (yıldızlar) onun kardeşleridir. Zeus - (Jüpiter) Zeus Tanrıların kralıdır. O Olimpos'ta altın tahtında oturur. Zeus başkan, Gök'ün hükümdarı, Yağmur Tanrısı, korkunç şimşeği fırlatan Bulut Toplayıcısıdır. Zeus çok güçlü bir Tanrı olsa da kaderi yönetmek onun elinde değildir. Kaderi üç Moir yönetmektedir. Durmadan aşık olur Zeus, kadınların peşinden koşar; bunu Hera'dan saklamak için de bütün ustalığını kullanır, yalanlar uydurur. Yunanların bu sonsuz aşk serüvenlerinden pek hoşlanmadığı düşünülmektedir. Zeus'un kuşu kartal, ağacı meşeydi. Tapınağı, meşe ağaçları arasında, Dodona'daydı. yunan mitolojisi kaynakları -HOMEROS 1870 yılında Alman arkeolog Heinrich Schliemann tarafından başlatılan ve ikinci dünya savaşından önce Amerikan arkeolog Blegen tarafından sonuçlanan kazıların sonucu olarak, bütün dünya Dardanel boğazının güney sahillerinden 5-6 km uzağında yer alan bir yörede bundan yaklaşık beş bin yıl önce M.Ö. 3000 yıllarında ilk olarak insanların yerleştiğini ve kale inşa ettiklerini öğrendi. Yörenin bugünkü adı Çanakkale Hisarlık Höyüğü'dür. Kalenin sahipleri uygun coğrafi koşulların avantajlarını kullanarak Asya'dan Avrupa'ya uzanan ticari ilişkileri kontrol ederlermiş. M.Ö 1900 yıllarında tepe ve çevresini at yetiştirmekle uğraşan yeni bir kabile ele geçirir. Bu yeni kabile önceki kaleden daha büyük ve görkemli bir kale inşa eder. Arkeolojik verilere göre, M.Ö. 1250 yıllarında tepe yeniden ele geçirilir ve her şey yakılıp harabeye çevrilir. Bir süre sonra merkezi Avrupa'dan gelen insanlar buraya yerleşirler. Yaklaşık M.Ö. 1100 yılında tepede büyük bir yangın meydana gelir ve tepe birkaç yüz yıl ıssız bir yer olarak varlığını sürdürür. Schliemann yaptığı kazılarda çok kıymetli bir hazine bulur. Bu hazine bir zamanlar bu şehrin zenginlikler şehri olduğunun habercisidir. Heinrich Schliemann burada bir hazinenin yattığını nereden mi bilir. Homeros'un İlyada ve Odysseia masallarını okuyan pek çok kişi bu civarda bir hazinenin saklandığını öğrenir ve 18. yüzyıldan itibaren hazineleri aramaya koyulurlar. Kitapları okuyan arkeolog Schliemann 1870 yılında Çanakkale'ye gelir. Hisarlık tepesini kazmaya başlar. Homeros'un Troya'sını bulur. Troya Kralı Priamos'un hazinesini ele geçirir ve onu yurt dışına kaçırır. Homeros'un İlyada'sında 'İlion' yada 'Truva' diye bahsettiği bu şehirde kimler yaşadı? Burada eskiden yaşayan halk şehre ne adı verdi ve o devirden yazıtlar kalmadı mı? M.Ö. II bin yılın ortalarında Hisarlık tepesinin doğusunda kalan topraklar büyük Hitit imparatorluğuna aitti. M.Ö. 1250 - 1220 yılları arasında krallığını sürdürmüş olan Hitit kralı IV. Tuthaliya'ya ait bir kaya anıtında 2 yer isminden bahsedilir - Wilusa ve Troas. Hititoloji bulgularına göre Truva (İlion), Hititlerin sözünü ettiği Wilusa kentidir. Böylece günümüzden beş bin yıl önce Truva'da Hititlerin yaşamış olduğu ortaya çıktı. Şehrin yeni bulunan bronz mührü eski Yunanca değildi, Anadolu'da binlerce sene önce konuşulan Luvi dilinde kazılmıştı. Toprağın metrelerce altından çıkarılan evler de Yunan özelliği taşımıyorlardı; ve Anadolu'ya mahsustular. Truva'da üst üste 9 tabaka farklı medeniyet kalıntısı var. Homeros, "İlyada"sında Troya savaşını ayrıntılarıyla anlatmaktadır. Sözlü gelenekten yazıya nasıl geçtiğini bilemediğimiz gibi, metinde geç dönemde yapılan değişikliklerin kesin amacını kestirmek bizim için güçtür. Ama Homeros bir savaşın 'toprağı bereketli Troya'da geçtiğini söylüyor. Şu çok ünlü Troya savaşının hikayesi ise kısaca şöyle ortaya çıkmıştır; Tanrı Zeus ile Leda'nın kızı Helena evlenecek yaşa gelince Akhaların önde gelenleri Tündareos'un sarayına giderler. Burada Tündareos yada Helena'nın seçimiyle, Menelaos Helena'nın kocası olur. Daha sonra Tündareos ölünce Sparta Krallığı Menelaos'a kalmıştır. Efsaneye göre, savaşın nedeni ise Iolkos Kralı Pelans ile Thetis'in düğünlerine davet edilmeyen kavga tanrıçası Eris'in, sinirlenip bir oyun düzenlemesi ve Hera, Afrodit ve Athena'nın oturduğu ziyafet sofrasına, üzerinde 'en güzele' yazılı bir elma atmasıyla başlar. Elmanın kimin olduğu üzerine 3 güzel tartışmaya başlarlar ve Zeus'tan bu sorunu çözmesini isterler. Zeus işin içinden çıkamayınca, çareyi Troya Kralı Priamos'un oğlu Paris'i rehber ilan etmekte bulur. Güzellerden her biri kendisini seçmesi için Paris'e bir şey vaat ederler. Athena ona savaşta yenilmezlik gücü vereceğini vaat eder. Hera Paris'i Asya'nın hakimi yapacağını söyler. Paris Afrodit'e kanar ve dünyanın en güzel kadınını elde etmek için Afrodit'i yarışmanın birincisi seçer. Bu güzel kadın Sparta Kralı Menelaos'un karısı Helen'di. Paris, Afrodit'in yardımıyla Sparta'ya gider, Helen'i kaçırır, prensi olduğu Troya şehrine geri döner. Bunun üzerine hakarete uğramış Menelaos, Akha ordularını toplayarak Troya'ya savaş açar. Böylece 10 yıl sürecek Troya savaşı başlamış olur. Yunan edebiyatında önemli yere sahip olan destanlar yüzyıllarca ağızdan ağza dolaşmış M.Ö. 700 yıllarında yazıya aktarılmıştır. Homeros'un İlyada'sı da bu dönemde ortaya çıkmıştır. Destanların yazıya alınmadan önce saraylarda aidoslar (şarkıcılar) tarafından dönemin çalgı aletleri olan forminks ve kitara eşliğinde okunulduğu bilinmektedir. Homeros halk efsanelerini ve öykülerini toplayarak iki büyük destanı ile sadece yunan edebiyatında değil, Batı dünyasında da ilk ve en büyük anıtsal yazı eseri olarak yerini almıştır. |
|
|
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|