![]() |
|
SonForum Siyaset Meydanı Siyasetle ilgili haber,yorum,araştırma ,siyasi tartışma bölümü,siyasi serbest kürsünüz . |
![]() ![]() |
Seçenekler | Stil |
![]() |
#1 |
![]() Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve bugün Milliyetçi Hareket Partisi... Siyasetin ana aktörlerinin 'durum raporlarına' bakmayı sürdürüyoruz.
İsmail KÜÇÜKKAYA/AKŞAM Hafta içinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret edip, bir süre sohbet etmiştik. 'Seçimler dönemi' diye tanımlayacağım '2010-2012' maratonunda MHP'nin nasıl bir strateji izleyeceğini, beklenti ve hedeflerini, Bahçeli'nin düşüncelerini anlamaya çalıştım. İşte MHP'nin yol haritası: Bugünlerde biraz arka planda kalmış olsa da gündem 'Kürt Açılımı'. Bir yandan da kurumlararası gerginlik tüm hararetiyle göz önünde... Başta TEKEL işçileri olmak üzere, eczacılar ve doktorlar kitlesel eylem içinde. Makro ekonomik dengeler yerinde, ancak reel sektörün yaşadığı sorunlar had safhada ve işsizlik rakamları 'alarm' veriyor. Yani... Yani bir muhalefet partisi için şartlar uygun. Hele milliyetçi bir parti için... RÜZGAR HANGİ YÖNE ESİYOR? Bahçeli, partisi lehine bir rüzgar estiğini görüyor. Dalga boyunu abartmıyor ama iktidarın ilk kez toplumsal destek yitirme sürecine girdiğini düşünüyor. Anketlere bakmıyor, MHP'yi üç-dört puan yüksek gösterse de onlara güvenmiyor. O, kolektif psikolojideki değişime inanıyor. 'Bu yılın sonuna kadar erken seçim yapılsa Türkiye için iyi olur' görüşünde. 'Normalleşme için sandık şart' diyor. Referandumun 'zorlama' olacağını söylüyor. Karşı çıkıyor ama yapıcı bir öneriyle: 'Bugünden uzlaşalım, yeni anayasayı seçim sonrasında beraber yapalım.' CHP ve MHP ile ortak bir noktada buluşmadan hükümetin anayasa değişikliğinde ısrar etmesini sakıncalı buluyor. Bu konudaki kaygısının derecesi yüksek. Bahçeli, Türkiye'nin içinden geçtiği kritik süreçte 'soğukkanlı' davranıyor. 'Ortam müsait ama ülke kırılgan' sözleriyle dikkat ve özeninin açıklamasını yapıyor. YENİ MİLLİYETÇİLİK Nüfus yapısındaki ve şehirleşmedeki gelişmeleri yakından takip ediyor. Bu toplumsal dönüşüme uygun, evrensel bir milliyetçilik anlayışını sahipleniyor. Bunu, 'kent milliyetçiliği' diye özetlemek mümkün. Eski, radikal milliyetçilikten rahatsızlık duyduğunu anlıyorum. Sırtını devlete dayayan yaklaşımdan uzak... Devleti dışlamayan ama mutlaka belli bir mesafeyi koruyan... Halka yakın bir siyaset... Toplum ve sistem arasında dengeli bir ilişki arıyor. Devlet partisinden ziyade toplum partisine dönüşümü yakalama çabasında. Bunu yaparken, küresel düzeyde milliyetçilik akımlarının yükseldiğini gören ve onun Türkiye'ye yansıma sürecini yöneten bir liderlik peşinde. Geçtiğimiz günlerde son derece tahrikkar olaylar yaşandı, tahripkar gelişmeler sahnelendi. Milliyetçi gençlik, Bahçeli'nin üst düzey ilgi ve yönlendirmesiyle sakin kaldı. MHP-ASKER İLİŞKİSİ Bu yeni stratejinin en önemli yansıması elbette MHP-asker ilişkisinde. Arkadaşımız Volkan Yanardağ yazmıştı. MHP, yenilediği parti programına 'TSK'yı koruma ve kollama, onu günlük polemiklerden uzak tutma' ilkesini koydu. Bu bir ilkti. Böyle bir hassasiyeti sergileyen Bahçeli, dünkü grup konuşmasında ise Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un açıklamalarını yetersiz buldu. Apaçık biçimde MHP, demokratikleşmeyi benimsiyor. 22 Temmuz sonrası eleştirileri göze alarak Köşk seçiminde Meclis'e giren ve türban düzenlemesinde AKP gibi 'evet' oyu veren MHP yönetimi bu yaklaşımını ispat etmiştir. Ancak bunu yeterince anlatamadılar. Geniş merkez sağ kitle gözünde AKP'yi alternatifsiz bırakmadı. Kürt açılımına ise 'yüksek siyaset katında' en sert biçimde tepki gösterip karşı çıkarken, çatışmanın sokağa yansımasını önlemek için inisiyatif aldı. MHP bilinçli biçimde 'siyaset' yapıyor, demokratik kültürün sadece bu alanda yeşereceği düşüncesiyle... BAHÇELİ'NİN KURMAYLARI MHP'nin ve onun lideri Bahçeli'nin 'teorik düzeydeki' bu planlarını hangi kurmaylarla yürüttüğünü görmeye çalışalım. Tunca Toskay, Deniz Bölükbaşı, Oktay Vural, Mehmet Şandır, Cihan Paçacı öne çıkan isimler... Bölükbaşı'nın bir renk ve derinlik kattığına kuşku yok. Rahmetli Gündüz Aktan'la birlikte MHP saflarına katıldıklarında siyasete bir entelektüel zenginlik getirecekleri belliydi. Aktan'ın zamansız kaybı Türkiye için olduğu gibi MHP için de yeri doldurulamaz bir eksiklik. Oktay Vural son dönem hem çok dinamik hem de halka yakın muhalefet stratejisi izliyor. Paçacı da uzun zamandır genel sekreterlik koltuğunda ve deneyimli bir isim. Sonuç; Bahçeli her zamanki gibi temkinli ama onun yakın çalışma arkadaşları çok iyimser. 'Bu yol iktidara çıkar' diyorlar. Şu anda ikinci parti olduklarına, seçime kadar birinciliğe yükseleceklerine inanıyorlar. 'Şimdi değilse ne zaman?' sorusu hepsinin dilinde. Tempo yükseltilir, kadro yenilenmesi devam ederse ivmenin yukarıyı göstereceği aşikar. kaynak |
|
![]() |
![]() |
|
|
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|