Eski milletvekili Aydın Menderes, Ergenekon davasıyla ilgili olarak, 'Türkiye'nin aydınlık yarınları için milat' nitelendirmesinde bulundu.

Davanın geçmişle hesaplaşma olarak görülmemesi gerektiğine işaret eden Menderes, herkese bu sürece katkıda bulunma çağrısı yaparak, "Bu dava, ülkenin son 50 yılında yaşanan olayların ve illegal yapılanmaların aydınlanması için bir işlev üstlenebilir. Türkiye için tarihi bir fırsattır. Sonuna kadar üzerine gidilmeli." dedi.

Menderes, asrın davası olarak nitelendirilen Ergenekon'a ilişkin Cihan Haber Ajansı'na çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Menderes, Türkiye'nin çok önemli bir tarihi sürecin içinden geçtiğini söyledi.

Türkiye'de en ağır terör olaylarına bulaşmış illegal örgütlerin ve bunların devletin bazı kurumlarıyla olan ilişkilerinin öteden beri bilindiğini ifade eden Menderes, "Birçok darbeler yaşadık. Askeri darbelerden önce terör ve anarşi olaylarının arttığını gördük. Şimdi bütün Türkiye'nin ümidi bugüne kadar varlığından haberdar olup da niteliklerini tam olarak çözemediğimiz bu yapılar, Türkiye'nin en az son 50 yılını aydınlatsın. Hiç olmazsa bundan sonra fevkalade vahim olan ve bin yıllık Türk devlet geleneğiyle bağdaşmayan bu tür olaylar yaşanmasın." diye konuştu.

Milletin arzusunun da bu yönde olduğunun altını çizen Menderes, "Onun için halk, bu davanın saptırılmadan yürümesini istiyor ve 'aman deliller karartılmasın' diyor. Zaten ortaya çıkan tablo karşısında da Ergenekon davasıyla ilgili kimse ulu orta konuşamaz. Türk bağımsız yargısına, güvenerek güvenlik kuvvetlerine, hakim ve savcılara güvenerek, sükûnetle bu olayları takip etmeli ve bu operasyonu yürütenlere samimiyetle yardımcı olmalıyız." uyarısında bulundu.

BAZI KESİMLERDE GEREKSİZ TELAŞ VAR

Menderes, dava ile ilgili bazı kesimlerin gereksiz telaş içinde olduğu tespitinde bulundu. Bunu anlamakta güçlük çektiğini ifade eden Menderes,, "Bu durum, davaya karşı çıkanlara yönelik şüphe ve soru işaretlerini artırıyor." dedi.

Türkiye'nin ve dünyanın gözü önünde cereyan bir davanın saptırılmasının mümkün olamayacağını dile getiren Menderes, şöyle konuştu: "Bu olaylar çok ciddi değil diyenler, telaşlanmasınlar. Savcılarımız hiç olmayan bir şeyi bütün dünyanın gözü önünde varmış gibi gösteremez. Bu tür karşı çıkışları, belirli kesimlerde de gereksiz bir telaş olarak görüyorum. Bu durum kendileri ile ilgili daha fazla soru işaretlerini doğurur. Davayı yetersiz gibi görenler o zaman ürkmesinler, gereksiz yere endişe etmelerine gerek yok."

ZOR BİR DAVA, TARTIŞMALARIN OLMASI DOĞAL

Menderes, dava ile ilgili bazı tartışmaların doğal olduğunu ancak, bunun davanın özüne zarar verecek şekilde yapılmaması gerektiğine dikkat çekti.

Menderes, davanın doğasından kaynaklanan bazı zorlukların olduğunu ancak bağımsız Türk yargısının bu işin içinden alnının akıyla çıkacağını kaydetti.

Türkiye'nin bugüne kadar çok daha zor mahkemeler gördüğünü hatırlatan Menderes, "1960'tan bu yana ne mahkemeler gördü. Bu mahkeme bir Sıkı Yönetim Mahkemesi bile değildir. Maalesef bugüne kadar 'yargıya güvenilmez' inancını uyandıracak çeşitli mahkemelerle karşılaştık. Ama bu davada şuana kadarki yargılama sürecini maksatlı ve tarafsızlığına gölge düşürecek bir yön görmüyorum. Bundan sonra olacağını da sanmıyorum." şeklinde konuştu.

CHP VE YARSAV'IN TAVRI

Menderes, YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun açıklamalarını da eleştirdi. Açıklamanın hem üslup hem içerik olarak sorunlu olduğunu belirten Menderes, bunu Türk yargısına yapılan en büyük saygısızlık olarak değerlendirdi.

Menderes, açıklamanın Yargıtay çatısı altında ifade etmiş olmasını doğru bulmadığını belirterek, "YARSAV ve benzerlerinin yaptığı açıklamaları, Türk yargısına yapılmış bir haksızlık olarak görüyorum. Yargıçların meslektaşlarına saygı duymaları gerekiyor. Yargıç yargıçtan şüphe ederse bunun sonu gelmez. Halk buna karşı çıktı. Çünkü asıl terazi onun vicdanıdır." diye konuştu.

Aydın Menderes, Ergenekon davasına yönelik CHP'nin ortaya koyduğu tavrı da anlamakta güçlük çekiyor. Son dalga ile birlikte CHP'nin çıkmaz sokağa girdiğinin iyice anlaşıldığını kaydeden Menderes, "Baykal da bunun farkına varmıştır. Baykal'ın çok üzerine gidilmezse bu hatasından dönecek. Bu olup bitenleri korku imparatorluğuna bağlamının Türkiye'de kamuoyunun vicdanında hiçbir olumlu karşılığı olmaz. Her şeye muhalefet edilmez ki." ifadesini kullandı.

SUSURLUK'TA FIRSAT KAÇTI DİYENLER ÜZÜLMESİN ERGENEKON VAR

Menderes, Ergenekon ile Susurluk'un karşılaştırılmasının doğru olmadığını söyledi.

Susurluk'a sahip çıkıp Ergenekon'a karşı çıkanların tutarsız davrandığını vurgulayan Menderes, şunları söyledi: "Ergenekon'un da Susurluk'un da peşi bırakılamaz. Ergenekon'un aydınlatacağı olaylar, Susurluk'u aydınlatıp yeni bilgilere ulaşır mı, yeni dosyalar açar mı? Bunu hep birlikte göreceğiz. Süreç o istikamette ilerliyor. Bu bir hesaplaşma da değil. Demokrasi, hukuk ve insan haklarının egemen olduğu laik cumhuriyetimizi ancak geçmişte yaşanan karanlık olayları aydınlatabilirsek korumuş ve güçlendirmiş oluruz. Ergenekon'u dünle hesaplaşmak değil, yarını kurtarmak olarak görmek lazım. Bu Türkiye için bir fırsattır."

TOPLUM DİKKATLE İZLİYOR

Menderes, 'Ergenekon toplumsal tepki yok' şeklindeki iddiaların doğru olmadığını kaydetti.

Toplumun bu davayı Susurluk'tan çok daha büyük bir ilgi ile takip ettiğini ifade eden Menderes, şöyle konuştu: "Bazı çevrelerin sesini çıkartma noktasındaki kat sayısı yüksek. Bir takım çevreler biraz da o günkü hükümeti iktidardan uzaklaştırma gayreti ile gürültü çıkardılar. Yani asıl amaç Susurluk değil, hükümetin düşürülmesiydi. Eğer aynı hassasiyet olsaydı o kesimler tarafından Ergenekon için de devam etmesi gerekiyordu. Ancak bunu göremiyoruz. Oysa Ergenekon mümkün ve muhtemeldir ki Susurluk ve öncesinin aydınlanması için çok daha kapsayıcı bir işlev üstlenebilir."

haber10