Zombie Driver Oyun Künye Tanıtımları-İncelemeleri-İzlenimleri

**denizci** · 08-30-2010, 23:38

Zombie Driver İncelemesi

2009’un yılının son zombi yapımı Zombie Driver, yeni yıla hazırlanan oyun sektörünün sessizliğinden faydalanıp, PC’lere kuruldu. Pek bir iddiası ve nanesi olmayan oyunun, neden oynanması ya da oynanmaması gerektiğine bakalım…

Patlama ve Salgın

Exor Studios tarafından geliştirilen Zombie Driver, klasik bir senaryoya sahip, zaten konuya oyunun başında şöyle bir iki dakika göz atıyoruz, daha sonra paldır küldür zombi avına çıkıyoruz. Gayet mutlu ve huzurlu bir yaşama sahne olan şehrin nükleer istasyonunda aniden bir patlama gerçekleşir, sonrası malum, insanlar bir anda tuhaf yaratıklara ve zombilere dönüşürler. Yalnız oyunun kahramanı kendini kurtarır, başı kel ya, nasiplenmez salgından. Daha sonra atlar bir araca ve sağ kalan insanları kurtarmaya başlar, bizim de görevimiz ona bu yolda eşlik etmek tabi.

Altımızda ilk olarak bir ticari taksi bulunuyor, aracın hızı, dayanıklılığı ve yolcu kapasitesi sınırlı. Bu uyduruk taksiyle, harita üzerinde belirtilen bölgelere giderek, zombiler tarafından kuşatılmış insanları kurtarmaya çalışıyoruz. Sizden yardım bekleyen insanların mahsur kaldığı binanın etrafında, kırmızı halka ile işaretlenmiş zombiler ve bilumum ucubeler bulunuyor, bunları ezip parçalara ayırdıktan sonra, binadakiler pıt pıt geliyor aracınıza. Onları daha güvenli bölgeye götürdükten sonra paranızı alıyor ve bir diğer bölüme geçiyorsunuz.

Yapımda ilerledikçe, bölümler daha da zorlu hale geliyor, daha fazla kurtarmanız gereken insan oluyor ve ucubeler de daha kalabalık gruplar halinde sokaklarda cirit atıyorlar. Normal zombilerden farklı olarak, ancak birkaç darbede imha edilen irice yaratıklar ve hızlarıyla canınızı sıkan salgından nasibini almış köpekler peşinize takılıyor. Arabanıza vuruyor, taş ve bunun gibi yaralayıcı cisimler atarak aracınızı yok etmeye çalışıyorlar. Ayrıca bu beyinsiz yaratıklar, sadece kurtarılmayı bekleyen bölgelerde değiller, şehrin her bir köşesindeler, bir bölgeden diğerine geçerken sürekli olarak ölülerin arasında buluyorsunuz kendinizi. Ne kadar çok ezerseniz, o kadar çok para kazanıyorsunuz. Yan görevlerde bulunuyor bazı bölümlerde, yan görev dediysem farklı bir şey beklemeyin, yine zombi avlıyorsunuz fakat isterseniz yapmayabilirsiniz bu görevleri, aradaki fark bu, ekstradan para kazanmak için uğrayabilirsiniz.

Hayat zaten bitmiş, ne yapacağız biz bu paraları, zombilerle gece hayatına falan akacak halimiz yok ya. Ama yaşam belirtileri neredeyse yok olmuş bir dünyada bile parayı harcayacak yer buluyor insan, araçlarınızı güçlendiriyor, silah, zırh gibi gerekli malzemeleri alıyorsunuz bu paralarla. Makineli tüfek, roketatar, alev püskürtücü gibi silahların yanında, ‘nitro’ ve zırh takviyesi yapabiliyorsunuz. Aldığınız bu ekipmanlar, harita üzerinde oyuna başladığınız güvenli bölgeye serpiştiriliyor. Hepsini bir arada kullanamıyorsunuz, makineli tüfeğin üstüne geldiğinizde o aktif hale geliyor, roketatara gelirseniz tüfek iptal oluyor ve roketler devreye giriyor. Yani silah seçimini iyi yapmalısınız, bittikten sonra merminiz, binalar arasında aranıp duruyorsunuz kendi kendinize. Ayrıca sağlık kitleri bulunuyor civarda, aracınız patlamak üzereyken bir adet kit yakaladınız mı, çölde su bulmuş gibi oluyorsunuz.

Oyun boyunca ticari taksi ile dolaşmıyorsunuz elbette, yeni araçlar açılıyor zamanla. Spor araba, ambulans ve limuzin gibi seçenekleriniz oluyor. Doğal olarak spor araba oldukça hızlı, fakat dayanıklılığı diğer araçlara göre zayıf kalıyor, limuzin ise oldukça geniş olduğundan git-gel yapmadan birçok insan kurtarabiliyorsunuz.

Zombie Driver’dan çok bir şey beklememeniz gerektiğini yazının başında belirtmiştim, hele öyle ahım şahım grafikler hiç beklemeyin. Ancak oyun için yeterli bir görsel kalite mevcut. Tepeden kamera açısıyla fazla detay sunmuyor, ancak gündüzleri gece ışığı ve gece karanlık efektleri gayet hoş. Alev püskürtücünün etkileri ve yanan zombiler bile düşünülmüş. Ama işin en ilginç yanı, oyunun PhysX desteğinin bulunması. Çevredeki çitler, direkler yıkılıyor, zombiler etrafa bol kan saçarak parçalanıyor, kalabalık zombi gurubunun arasına daldığınızda aracınız yavaşlıyor ve düşmanlarınızı daha zor eziyorsunuz.

Sonuç

Tepeden kamera nedeniyle belli bir süreden sonra başınız ağrıyabilir veya dönebilir, bu nedenle süre aralıklarını çok uzun tutmayın oynarken. Bir de, görevler sürekli kendini tekrar ettiği için, hatta sadece görevler değil, oyun kendini tekrar ettiği için sıkılmanız an meselesi. Ancak 2010’un büyük yapımları çıkana kadar, oyun yokluğunda idare edecektir sizi Zombie Driver, çerez niyetine alıp, vakit geçirebilirsiniz bu soğuk havalarda…

Sistem Gereksinimleri

Core 2 Duo E4400 2.0, Athlon 64 3600

2GB Ram

1GB Boş Alan

512MB GeForce 8600GTS veya Radeon HD 2900 XT

DirectX 9.0

PcLabstan alıntıdır.

Oyundan Görüntüler:

08-30-2010, 23:38	#1
Kullanıcı Adı denizci	Zombie Driver Oyun Künye Tanıtımları-İncelemeleri-İzlenimleri Zombie Driver İncelemesi 2009’un yılının son zombi yapımı Zombie Driver, yeni yıla hazırlanan oyun sektörünün sessizliğinden faydalanıp, PC’lere kuruldu. Pek bir iddiası ve nanesi olmayan oyunun, neden oynanması ya da oynanmaması gerektiğine bakalım… Patlama ve Salgın Exor Studios tarafından geliştirilen Zombie Driver, klasik bir senaryoya sahip, zaten konuya oyunun başında şöyle bir iki dakika göz atıyoruz, daha sonra paldır küldür zombi avına çıkıyoruz. Gayet mutlu ve huzurlu bir yaşama sahne olan şehrin nükleer istasyonunda aniden bir patlama gerçekleşir, sonrası malum, insanlar bir anda tuhaf yaratıklara ve zombilere dönüşürler. Yalnız oyunun kahramanı kendini kurtarır, başı kel ya, nasiplenmez salgından. Daha sonra atlar bir araca ve sağ kalan insanları kurtarmaya başlar, bizim de görevimiz ona bu yolda eşlik etmek tabi. Altımızda ilk olarak bir ticari taksi bulunuyor, aracın hızı, dayanıklılığı ve yolcu kapasitesi sınırlı. Bu uyduruk taksiyle, harita üzerinde belirtilen bölgelere giderek, zombiler tarafından kuşatılmış insanları kurtarmaya çalışıyoruz. Sizden yardım bekleyen insanların mahsur kaldığı binanın etrafında, kırmızı halka ile işaretlenmiş zombiler ve bilumum ucubeler bulunuyor, bunları ezip parçalara ayırdıktan sonra, binadakiler pıt pıt geliyor aracınıza. Onları daha güvenli bölgeye götürdükten sonra paranızı alıyor ve bir diğer bölüme geçiyorsunuz. Yapımda ilerledikçe, bölümler daha da zorlu hale geliyor, daha fazla kurtarmanız gereken insan oluyor ve ucubeler de daha kalabalık gruplar halinde sokaklarda cirit atıyorlar. Normal zombilerden farklı olarak, ancak birkaç darbede imha edilen irice yaratıklar ve hızlarıyla canınızı sıkan salgından nasibini almış köpekler peşinize takılıyor. Arabanıza vuruyor, taş ve bunun gibi yaralayıcı cisimler atarak aracınızı yok etmeye çalışıyorlar. Ayrıca bu beyinsiz yaratıklar, sadece kurtarılmayı bekleyen bölgelerde değiller, şehrin her bir köşesindeler, bir bölgeden diğerine geçerken sürekli olarak ölülerin arasında buluyorsunuz kendinizi. Ne kadar çok ezerseniz, o kadar çok para kazanıyorsunuz. Yan görevlerde bulunuyor bazı bölümlerde, yan görev dediysem farklı bir şey beklemeyin, yine zombi avlıyorsunuz fakat isterseniz yapmayabilirsiniz bu görevleri, aradaki fark bu, ekstradan para kazanmak için uğrayabilirsiniz. Hayat zaten bitmiş, ne yapacağız biz bu paraları, zombilerle gece hayatına falan akacak halimiz yok ya. Ama yaşam belirtileri neredeyse yok olmuş bir dünyada bile parayı harcayacak yer buluyor insan, araçlarınızı güçlendiriyor, silah, zırh gibi gerekli malzemeleri alıyorsunuz bu paralarla. Makineli tüfek, roketatar, alev püskürtücü gibi silahların yanında, ‘nitro’ ve zırh takviyesi yapabiliyorsunuz. Aldığınız bu ekipmanlar, harita üzerinde oyuna başladığınız güvenli bölgeye serpiştiriliyor. Hepsini bir arada kullanamıyorsunuz, makineli tüfeğin üstüne geldiğinizde o aktif hale geliyor, roketatara gelirseniz tüfek iptal oluyor ve roketler devreye giriyor. Yani silah seçimini iyi yapmalısınız, bittikten sonra merminiz, binalar arasında aranıp duruyorsunuz kendi kendinize. Ayrıca sağlık kitleri bulunuyor civarda, aracınız patlamak üzereyken bir adet kit yakaladınız mı, çölde su bulmuş gibi oluyorsunuz. Oyun boyunca ticari taksi ile dolaşmıyorsunuz elbette, yeni araçlar açılıyor zamanla. Spor araba, ambulans ve limuzin gibi seçenekleriniz oluyor. Doğal olarak spor araba oldukça hızlı, fakat dayanıklılığı diğer araçlara göre zayıf kalıyor, limuzin ise oldukça geniş olduğundan git-gel yapmadan birçok insan kurtarabiliyorsunuz. Zombie Driver’dan çok bir şey beklememeniz gerektiğini yazının başında belirtmiştim, hele öyle ahım şahım grafikler hiç beklemeyin. Ancak oyun için yeterli bir görsel kalite mevcut. Tepeden kamera açısıyla fazla detay sunmuyor, ancak gündüzleri gece ışığı ve gece karanlık efektleri gayet hoş. Alev püskürtücünün etkileri ve yanan zombiler bile düşünülmüş. Ama işin en ilginç yanı, oyunun PhysX desteğinin bulunması. Çevredeki çitler, direkler yıkılıyor, zombiler etrafa bol kan saçarak parçalanıyor, kalabalık zombi gurubunun arasına daldığınızda aracınız yavaşlıyor ve düşmanlarınızı daha zor eziyorsunuz. Sonuç Tepeden kamera nedeniyle belli bir süreden sonra başınız ağrıyabilir veya dönebilir, bu nedenle süre aralıklarını çok uzun tutmayın oynarken. Bir de, görevler sürekli kendini tekrar ettiği için, hatta sadece görevler değil, oyun kendini tekrar ettiği için sıkılmanız an meselesi. Ancak 2010’un büyük yapımları çıkana kadar, oyun yokluğunda idare edecektir sizi Zombie Driver, çerez niyetine alıp, vakit geçirebilirsiniz bu soğuk havalarda… Sistem Gereksinimleri Core 2 Duo E4400 2.0, Athlon 64 3600 2GB Ram 1GB Boş Alan 512MB GeForce 8600GTS veya Radeon HD 2900 XT DirectX 9.0 PcLabstan alıntıdır. Oyundan Görüntüler:

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)

Kullanıcı ismi		Beni hatırla
Şifreniz