12-28-2010, 00:02 | #1 |
Bir sen bilmezdin bendeki seni...
Her şey bendeki seni fark ettiğim anda başladı. Ve yüreğin yüreğime dokunduğu anda hissettim ilk kez bendeki seni. Yüreğime sığmıyordu aklımdan geçenler, küçük neşeli bir kız çocuğunun şarkıları yankılanıyordu dört bir yanımda ve sen bilmiyordun. Düşlerim oluyordun geceleri, gündüzleri hayallerim, satır aralarına utangaç cümlelerle sıkıştırdığım bazen de dizelerim oluyordun. Şiirlerime katıyordum seni mısra mısra yayılıyordun, her cümlemin başında ve sonunda sen vardın, mutlu sonla biten küçük hikayeler yazıyordum bize dair, sen bilmiyordun. Ben seni düşlerken, senli boşluğa resimler çizerken ansızın beliriveriyordun tam karşımda. Yüzünden hiç eksilmeyen o tebessümünle gözlerin gözlerime değerdi ve gözlerin yüreğime dokunurdu. Sen görmüyordun. Günlük güneşlik bir günde karanlığımın tam orta yerinde beliriveren bir umuttun sen, bilmiyordun. Kaç kez söylemek istedim sana kokunun düşlerime sindiğini ah sevgili!.. Yanı başıma usulca oturur, haylaz bir çocuğun saçlarını okşar gibi saçlarıma dokunurdun. Hani sağ elini omzuma atıp sımsıkı bana sarılır, öylece havadan sudan konuşurdun ya benimle, yüreğim yüreğine dokunurdu. Sen bilmezdin. Çığlık çığlığa uçuşurdu zaman. Ben ardından sahipsiz bir çocuk gibi bıraktığın o yerde kalırdım. Düşlerime sinerdi kokun. Bıraktığın yerde ben boşluğa resimler çizerdim. Ne yana baksam hepsi sen olurdun. Güneş sendin, deniz sen, gökyüzünde süzülen martılar bile sen. İşte o an yüreğime sığmazdı aklımdan geçenler. Haykırırdım çığlık çığlığa yüreğime dar gelen o sevgimi. Bendeki güneş, bendeki deniz, bendeki martılar, bendeki sana dair ne varsa hepsi bilirdi seni nasıl sevdiğimi ama bir sen bilmezdin bendeki seni. Sen her gidişinde ben eksilirdim. Maviye dair umutlarla yeniden beslenir yine sensiz seni severdim. Sen bilmezdin. Oysaki ben gibi bir baksaydın bana bir an, bir dakika sessiz çığlıklarım dokunacaktı yüreğine. Bendeki seni hiç bilmedin sevgili, hiç görmedin. Ben karanlığa umutlar çizdim. Umudun adı sendin, hiç bilmedin. Bir gün ansızın yine çıkıp geldin. Gözlerin gözlerime değmişti ya hani, o an tüm cesaretimi üzerime bürünmüş ve senli boşluğa çizdiğim tüm resimleri sana anlatmak istemiştim. Yüreğim nasılda delice çarpıyordu bendeki seni sana anlatmak isterken. Tam senli dizelere başlamışken “gidiyorum” demiştin. Sözlerin serseri bir kurşun gibi nasılda delip geçmişti yüreğimi. Sen hala görmüyordun. Ve gittin.. Önce sen gittin, ardından düşlerim ve söyleyemediklerim.. Boşluğa çizdiğim tüm resimler avuçlarımın arasından kayıp gitti ve ben bir şehrin tam orta yerinde suskun kaldım. Yüreğime dokunma, yüreğim yangın yeri. Gözlerime bakma sahipsiz bir çocuğun düşleri gizli. Günlük güneşlik bir günde karanlığımın tam orta yerinde beliren bir umuttun sen. Şimdi ne yana baksam her şeyde biraz sen varsın. Güneş sen, yıldızlar sen, ay sen, deniz sen.. Sen, senn.. Her şeyde bir parça sen.. Yüreğim yollarda, aklımda sen.. Düşlerim sustu, ben sustum. Terk edilmiş düşlerimin tam orta yerindeyim. Sormaya korkuyorum; yeniden düşlerim olur musun, düşlerime sindi kokun yüreğime dokunur musun? Biliyor musun ey sevgili göklere inanırdım eskiden ama sen denizlerin derinliğini gösterdin bana. Derinliğim olur musun??... Sabriye Akdeniz |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|