Son araştırmadaki CHP ayrıntısı şaşırtıyor

[çakır]

Güvenilir araştırma kuruluşu GENAR’ın; yılın her çeyreğinde Türkiye genelinde seçmenin siyasi tercihi, gündemi meşgul eden konulardaki fikirlerini, eleştirilerini, değerlendirmelerini incelemek amacıyla yaptığı araştırmanın 2010 yılı ilk çeyreği sonuçları açıklandı.
Tesadüfi Örneklem Türüne göre 2228 denek üzerinde gerçekleştirilen araştırma ilginç sonuçlar ortaya koyuyor. Araştırmanın ayrıntılarını Haber7 de göreceksiniz. Ben araştırmada dikkatimi çeken birkaç noktanın altını çizmek istiyorum.
Araştırma sonuçları, “Kılıçdaroğlu en çok hangi partiyi etkiler?” başlıklı son yazımızdaki analizlerle örtüşen bir sonuç ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre, CHP’deki son gelişmeler ülkede yeni bir politik polarizasyon ortamı oluşturarak seçmeni AK PARTİ ve CHP’de kutuplaştırmış durumda. Bir başka ifadeyle, son gelişmeler hem AK PARTİ’yi hem de CHP’yi yükseltti.
Fakat, CHP’de yükseliş olmasına rağmen, kaset komplosu olayı seçmenin de kafasını karıştırmış durumda. Bir yandan olay popüler bir gündem konusu olarak takip edilirken, öbür yandan seçmenin gelişmelerin sonucunu beklemek için temkinli bir duruş çabası içinde olduğu görülüyor. Bu nedenle oluşturulan rüzgara rağmen, CHP açısından oya tahvil olan ciddi bir yükseliş emaresi görülmüyor.
Bu nedenle, sürecin bu şekilde sürüp gitmesi halinde, her iki partinin de oylarını bir miktar daha artırma imkanı görülüyor.
Medya destekli Kılıçdaroğlu etkisinin bir zaman sonra azalacağı varsayıldığında, partilerin CHP kurultayı öncesi oy seviyelerine dönebileceği de ihtimal dahilinde. Bu durumda seçmeni hareketlendirmek hem AK PARTİ’nin hem de CHP’nin yeni politik ya da başka enstrümanlar bulması gerekecek.
Toplumun %80’inin bir politik gündem olarak olumlu ya da olumsuz düşüncelere sahip olsalar bile referanduma ilgi gösterdiği anlaşılıyor. Toplum anayasa değişikliği meselesini ciddiye alıyor. Bu durumda partiler doğal olarak referandumun oluşturacağı seçmen ilgisi ve dalgası üzerinde sörf yapmayı deneyecekler.
Haber7’de diğer ayrıntılarını görme imkanı olmakla birlikte, araştırmanın en çok merak edilen tablosuna burada yer vermekte de yarar var.
Bu Pazar bir Milletvekili Genel Seçimi olsa
seçmenin tercihi


Yüzde
Geçerli Yüzde
AK PARTİ
29,8
39,3
CHP
19,8
26,1
MHP
10,7
14,1
BDP
4,9
6,4
SAADET PARTİSİ
3,2
4,2
TDH
1,9
2,5
DİĞER
5,6
7,4
100

Araştırmada, toplumun yüzde 70’inin yargının tarafsızlığına inanmadığını beyan etmesi, yargı açısından durumun vehametini ortaya koyuyor. Eğer referandum sürecinde yapılan propagandalarda, yapılan düzenlemelerin yargı bağımsızlığın olumlu etki yapılabileceği yansıtılabilirs evet oylarının, derinleştireceği ortaya konulursa hayır oylarının fazla çıkacağı öngörülebilir.
Araştırmda en ilginç ayrıntı da şu: “Ülke gündeminde konuşulan Balyoz, Ergenekon gibi oluşumların darbe planı olduğu yönündeki iddialara seçmenin inancının” ne olduğu şeklindeki soruya deneklerin yüzde 50,9’u inanmadıklarını, yüzde 40,1’i inandıklarını söylemişler.
Ortaya saçılan bu kadar ağır iddiaya rağmen eğer seçmenin yarısı iddialara inanmıyorsa, süreci sulandırmaya çalışanlar büyük ölçüde başarılı olmuşlar demektir. Kuşkusuz bur durum, 12 Eylül’ün tam da 30. Yılında gidilecek olan sandık üzerinde de etkili olacaktır. Darbe olabilirliği iddialarına inanmadan sandığı giden seçmen kitlesi, bir daha 12 Eylüller istemiyoruz anlayışına da o kadar motive olmamış olacaklardır.
Bakalım önümüzdeki süreç neler gösterecek.
Prof. Dr. Osman ÖZSOY