"Terk etmiş olduğum ya da terk etmek üzere olduğum insanlar beni terk etmişlerdi... Burada ya da geldiğim yerde de olsam, geçmişi yeniden yakalama umudu boş bir beklenti, insan hiçbir şeyi bıraktığı yerde bulamıyor, kızarmış palamutun kokusunu bile...
...Namevcutluğun hüznü, yerini, insanları onların haberi olmadan gözleyebiliyor ve dinleyebiliyor olmanın üstünlüğüne bırakıyor. Bir şeyi kaybedince bir başka şeyi kazanıyor olduğuna inanmak, insan denilen mahlukun kendine karşı çevirdiği hilelerin en acımasızı olmalı. Kendimi, kâh o mekânda kâh bir diğerinde, kâh bu zamanda kâh diğer bir zamanda bularak dolaşıyorum. Yazgım beni hangi anda hangi yöne savurmayı uygun görmüşse." – Engin Geçtan