|
Kitap Dünyası Kitaplarla ilgili tüm paylaşım burada. |
Seçenekler | Stil |
03-10-2010, 11:55 | #1 |
Yürekte Bukağı (Tomris Uyar) Özeti,Konusu,Karakteri
Bukağı, bir ağır ceza yükümlüsünün kaçıp kurtulmasını engellemek için ayağına vurulmuş pranganın ucundaki demir halka da olabilir, yırtıcı bir kuşun evcilleştirilmesi için ayaklarına bağlanmış ipeksi bir mendil de... Ama bukağı yüreğe vurulursa ne olur? Tomris Uyar'ın 1979 yılında Sait Faik Öykü Armağanı kazanan kitabı Yürekte Bukağı, sıkıyönetim döneminde yaşamın her alanında yüreklerine bukağı vurulmuş kişileri ele alıyor. "Savaşlar, kırımlar, hep başka yerlerde, dışarda geçmiş. Gelip gidenlerden böyle birkaç iz kalmış. Bu toprak eski, yorgun cansızlıktan. Deniz, artık vereceği bir şey kalmamışçasına yorgun vuruyor kıyıya. Radyoda fasıl: Sensiz ey şuh... Saat beşbuçuk demek. Yorgunum. Verebileceklerimden, veremediklerimden yorgunum. Biriktirdiklerimden. Bir alsalardı, o yürekliliği gösterselerdi." (Arka Kapaktan) Kitaptan Alıntılar: "Tanıdığının salık verdiği delikanlının hiçbir şey bilmediğini gören müdür sormuş dayanamayıp: 'Peki, bari cinsellikle yolculuğu seviyor musunuz?' Delikanlı evet deyince de patlamış, 'Öyleyse sittirin gidin!'..." "Yaşam, bir çatlayıp dağılma işlemidir zaten, gelgelelim oyunun en çarpıcı bölümünü oluşturan vuruklar - dıştan gelen ya da dıştan geldiği sanılan büyük, beklenmedik vuruklar - anımsadıklarınız, özürlerinizi yükledikleriniz, zayıf anlarınızda dostlarınıza açtıklarınız - etkilerini hemen göstermezler öyle. İçten gelme bir başka tür vuruk vardır ki - ancak onunla başedemeyeceğiniz kadar geciktiğinizde duyarsınız varlığını, bir bakıma artık eskisi kadar sağlıklı biri asla olamayacağınızı sezdiğiniz bir gün. Birinci tür çözülüşün çabuk bittiği sanılır oysa ikinci, nerdeyse biz bilincine varmadan olup bitmiştir de ansızın fark ediliverir." |
|
|
|
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|