Genelkurmay eski başkanı Sayın Karadayı'nın sesi internette dolaşıyor. Büyükanıt, muhtırayı kendisinin yazdığını söylüyor. Ortalıkta bir darbe planı elden ele geziyor. Mahiyetinden çok altındaki imzanın sahte olup olmadığı tartışılan bu belgenin gölgesi bile Silahlı Kuvvetler'i yıpratmaya yetiyor.
Bundan sonra iktidar değişikliğinin süngüyle değil, hukukî kurumlarla yapılacağının şayia olarak dolaşmasının şüyuu vukuundan beterdir.
Darbe yapılmıştı; devlet terörü bütün yurdu kasıp kavurmasına rağmen halkın büyük çoğunluğunun yüreği Menderes için çarpıyordu. O zamanlar "anayasa" kavramı halka yabancıydı. Her gün birkaç kere devlet radyosu, "Menderes'in anayasayı tağyir ve tebdil ettiğini" söylüyordu. Kulak kesilen halk, Menderes'in ne yaptığını öğrenmek istiyordu. Menderes'le anayasa arasında bir şeyler geçmişti; ama ne olmuştu? Anayasa ne idi? Nasıl tadil veya tağyir edildiği halk için muamma idi. Bu hengamede 1961 Anayasası yapıldı. Yeni Türkiye Partisi Genel Başkanı Sayın Ekrem Alican, ilçemize gelmiş, halkımıza anayasayı anlatıp "evet" oyu isteyecekti. Epeyce bir kalabalık, belediyenin önüne toplanmıştı. Akyazılıların yakından tanıdığı Azizoğlu Ahmet amcamız da kalabalığın arasındaydı. Renkli kişiliğini bildiğimizden biz çocuklar ona bakıyorduk. Ekrem Alican, elindeki notlara baktığı sıralarda Ahmet amcamız bastonunu yere vurup bağırıyordu: "Kavanoza koyun! Kavanoza koyun!" Bir ara Ekrem Alican, terini silerken "Ahmet amca neyi kavanoza koyalım?" diye sordu. "Oğlum, o anayasa dediğin ne ise onu kavanoza koyun. Başka türlü koruyamazsınız. Menderes gibi dünya efendisi bir adam onu çiğnediğine göre, katır sürüsünün nalları altında başına neler gelmez!"
O günlerde bir anayasa hukuku hocası gelmiş, ilçemizin parkında oturuyordu. Halk, Menderes'in celladını bulmuş gibi oldu. Aklı evvelliğiyle tanınmış yemişçi Asım, hemen yanına yaklaştı. Bunu fırsat bilen halk da birikti. "Hoş geldiniz" dedikten sonra Asım başladı: "Hocam anayasa nedir, kim yapar, kim değiştirir, bizim anlayacağımız dille anlatır mısınız?" Hoca biraz düşündükten sonra cevap verdi: "Anayasa, kanunların anası demektir. Kanunlar onun gösterdiği şekilde ve doğrultuda yapılır. Aynı zamanda anayasa, devleti teşkilatlandıran kanun demektir. Bu kanun, normal olarak anayasa hukukçularından kurulan bir komisyon tarafından hazırlanır ve milletin oyuyla yürürlüğe girer. Gerekiyorsa onu millet değiştirir." "Biz cahil insanlarız. Menderes, anayasayı tebdil ve tağyir için asıldı, sizce bu ceza adil miydi?" Hoca hemen cevap verdi: "Adildi, zira anayasa milletin oylarıyla yapıldığı için, onu ancak gene milletin oylarıyla değiştirmek mümkündür. Milletin hakkını gasp ettiğinden dolayı Menderes asılmıştır." Asım, yeni bir soru sordu: "Menderes'in tağyir ve tebdil ettiği anayasa milletin oylarıyla mı yürürlüğe girmişti?" Hoca sakindi: "Hayır, o günün şartları buna müsait değildi." Asım, sigarasından derin bir nefes çekti: "Peki hocam, bu darbeciler anayasayı kökünden kaldırdılar. Bunlar milletin hakkına el atmadılar mı?" Hocanın rengi değişir gibi oldu: "Darbelerin kendilerine göre kanunları vardır. Kanunîliğini başarılarında bulurlar, çünkü güç ve kuvvet ellerindedir." Asım gülümsedi: "Hocam sizin anlattıklarınızdan şunu çıkardım; elinde silahı olmayan anayasayı ihlal ederse ipe gidiyor. Silahlı olan, onu kaldırıp atıyor. Hem de silah milletin silahı, anayasayı değiştirmek de milletin hakkı. Kendi silahıyla, kendi hakkı gasp ediliyor. Doğru mu hocam?" Terlemeye başlayan hoca zoraki; "doğru" dedi. Kahkaha savuran Asım şöyle devam etti: "Hocam şimdi anayasanın ne olduğunu tam öğrendim. Anayasa iki dal arasına gerilmiş örümcek ağıdır. Sivrisinek çarparsa can veriyor; eşekarısı vurursa delip geçiyor. Bana anayasayı soranlara böyle anlatsam yanlışlık mı yapmış olurum?" Çaresizce gülümseyen hoca, şöyle cevap verdi: "Misafirliğime bağışlayın. Ben anayasayı öğreterek ekmek yiyorum. Sorunuza 'evet' dersem, öğretecek bir şeyim kalmaz, ekmeğimden olurum."
Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü
sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.
07-01-2009, 15:38
Süngü ve anayasa
Normal
