Menderes'in vasiyetini yerine getirmek için 'evet' diyeceğiz

[kelebek35]

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün merhum Adnan Menderes'in memleketi Aydın'daydı.



20 ayrı tesisin açılışını yapmak üzere bu şehre gelen Erdoğan, İstasyon Meydanı'nda düzenlenen mitingde konuştu. Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de pazar günü 'hayır' kampanyasını başlattığı 'efeler diyarı' Aydın'da, sık sık Menderes'e atıfta bulundu. "12 Eylül 2010, merhum Adnan Menderes'in vasiyetinin yerine getirileceği tarihtir. 12 Eylül 2010, Adnan Menderes'in uğruna canını verdiği milli iradenin demokrasi mücadelesinin güç kazanacağı gündür." dedi. 12 Eylül 2010'un 27 Mayıs'ta başlayan statükocu, vesayetçi, milli iradeyi küçümseyen zihniyetin son bulacağı gün olduğunu dile getiren Başbakan, Aydınlılara, "12 Eylül'de Adnan Menderes'in vasiyetini yerine getirecek misiniz? Adnan Menderes'in, Fatin Rüştü Zorlu'nun, Hasan Polatkan'ın ruhlarını şad edecek misiniz? Demokrasiye, milli iradeye sahip çıkacak mısınız? Demokrasiye 'evet' mi, özgürlüklere 'evet' mi, milli iradeye 'evet' mi, bir daha 27 Mayısların, 12 Eylüllerin yaşanmaması için 'evet' mi?" diye sordu. Erdoğan, kendisine Menderes'in akıbetini hatırlatanlara da, "Biz bu yola 'beyaz gömleğimizi' giyerek çıktık, bu yola başımızı koyduk. Ruhumuzu, bedenimizi biz bu uğurda vakfettik. Bir canımız var, bunu Allah'tan başka kimse alamaz. O verdi, O alır. Ve onu da millet uğruna feda etmekten kaçınmayız." sözleriyle cevap verdi.

"Aydın bize Çakabey'in, Umurbey'in emaneti. En önemlisi Aydın bize bir yiğidin, bir özgürlük kahramanının, bir demokrasi şehidinin, merhum Adnan Menderes'in emaneti." diyerek sözlerine başlayan Erdoğan, şunları söyledi: "İşte biz de o emaneti yüklenerek yola çıktık. 7,5 yıl boyunca Menderes'in emanetine gözümüz gibi baktık. 7,5 yıl boyunca her an söylediğimiz gibi bugün de söylüyoruz, ileri demokrasiye evet diyoruz. Özgürlüklere 'evet' diyoruz. Güçlü Türkiye'ye 'evet' diyoruz. Yeniden büyük Türkiye'ye 'evet' diyoruz. Tıpkı Adnan Menderes gibi haykırıyoruz, 'Yeter' diyoruz, 'Yeter, söz de karar da milletindir' diyoruz."

27 Mayıs 1960 darbesi öncesinde oluşturulan kaos ortamından örnekler vererek bugünü kıyaslayan Başbakan Erdoğan, aynı sinsi oyunların yine tezgâhlanmak istendiğini belirtti. O dönem sırf Demokrat Parti (DP)'yi antidemokratik yollardan uzaklaştırmak için ülkeyi kaosa sürüklemekten çekinmeyenlerin 12 Eylül'e zemin hazırlamak için kardeş katline göz yumduğunun altını çizen Erdoğan, "Bugün de AK Parti'yi yıpratmak için millete zarar vermekten kaçınmayacak kadar şuurlarını yitirmiş durumdalar." dedi. Muhalefet liderlerinin iddialarına cevap vermeyeceğini söylerken de, "Ben onların konuştuklarını konuşmuyorum. Kirli iftiralara da cevap vermiyorum. Çünkü benim bunlara vaktim yok. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.'' ifadelerini kullandı.

Krallar değil kurallar hakim olacak

Başbakan Erdoğan, Aydın'dan Denizli'ye geçerek düzenlenen 'evet' mitingine katıldı. Daha fazla demokrasi için 'evet' oyu isteyen Erdoğan, 12 Eylül'ün Türkiye için bembeyaz yeni sayfa açarak bir milat olacağını belirtti. Artık keyfiliğin, bürokratik oligarşinin sona ereceğini, kralların değil kuralların hakim olacağı bir sistemin geleceğini söyledi. "MHP'nin anayasa değişikliğine hangi gerekçeyle karşı çıktığını bilen var mı?" diye soran Erdoğan, TBMM'de 411 oyla kabul edilen başörtüsüne ilişkin anayasa değişikliğine MHP'nin 'evet' dediğini, CHP'nin itirazıyla Anayasa Mahkemesi'nin bunu iptal ettiğini hatırlattı. MHP'nin bugün ise bu değişikliğin önünü açacak değişikliğe 'hayır' dediğini kaydeden Başbakan, "Bunları anlamak mümkün değil, akşam başka, sabah başka." dedi.

ZAMAN
__________________