Rüzgar Enerjisi
Temiz, problemsiz enerji kaynağı rüzgâr gün geçtikçe daha akılcı bir seçim olarak karşımıza çıkıyor.
Türkiye’de 2000 tarihi itibariyle rüzgâr enerjisi üreten 3 santral bulunuyor. Bu santrallerden ikisi İzmir Alaçatı’da kurulu. Buradaki santraller 8.8 me*****a kadar enerji üretirken, Bozcaada’ki santral 10.2 me***** enerji üretebiliyor.
Avrupa ülkelerinin Rüzgâr Enerjisi Santrali (RES) kurulu güçleri kıyaslaması aşağıdaki grafikte görülmektedir. 2003 sonunda Almanya, ulaştığı 14.646 MW'lık kurulu güçle, bu tarihe kadar 6.207 MW RES yatırımı yapmış bulunan İspanya'nın önünde önder konumunda bulunmaktadır. Türbin üretimi konusunda dünyanın en önemli ülkesi durumunda olan Danimarka ise 3.124 MW ile bu iki ülkeyi üçüncü olarak takip etmektedir. Sonlarda, 21 MW RES Kurulu gücüne sahip Lüksemburg ve 20 MW RES kurulu güce sahip Türkiye görülmektedir.

Almanya gibi gelişmiş bir ülkede bu temiz enerji kaynağının kullanımındaki yaygınlığa dikkat çekmekte fayda var.
Avrupa’da yakın zamana kadar hiç bir ticari rüzgar gücü bulunmamaktaydı. Rüzgar gücünün çevresel yararları göz önüne alınmadan bile bazı ülkelerde rüzgar enerjisi daha şimdiden fosil ve nükleer güç ile rekabet edebilmektedir. Geleneksel güç santrallerinden elde edilen elektriğin maliyeti genelde çevresel etkilerini (asit yağmurları, petrol sızıntılarının temizlenmesi, iklim değişikliğinin etkileri ) tümüyle hesaba katmamaktadır.
Rüzgar enerjisi hızlı büyüyen, dünya çapında bir endüstridir. Dünya çapında yaklaşık 60 imalatçı bulunmaktadır ve bunun çoğu Avrupalıdır.
Avrupa Bankalarının en az 10 tanesi ve kamu hizmet şirketlerinin en az 20 tanesi rüzgar enerjisine yatırım yapmaktadır. Danimarka’da 100.000 den fazla birey kişisel yatırımlarını rüzgâr enerjisine yapmaktadır.
Rüzgâr endüstrisi aynı zamanda önemli bir işverendir. Danimarka Rüzgâr Türbinleri İmalatçıları Birliği tarafından yapılan son bir çalışma Danimarka rüzgar endüstrisinin 8.500 Danimarkalıya iş sağladığını ve 4.000 kişiye de Danimarka dışında çalışma imkanı verdiğini göstermektedir. Danimarka Rüzgâr Endüstrisi şu an balıkçılık endüstrisinden daha fazla işçi çalıştırmaktadır. Avrupa’da rüzgâr endüstrisinin yarattığı toplam iş sayısının 20.000’i aştığı tahmin edilmektedir.
Enerji üretimi için iyi bir sektör olma ihtimali yüksek anca k bizim son derce bencil bir toplum olduğumuzu da göz önünde bulundurarak acaba diyorum: Kendi evimizin enerjisini üretmek mümkün olmaz mı?
Buna yönelik çeşitli çözümlerin bulunması sizi şaşırtmaz sanırım…

Amerika’da 10 KW güç üretebilen bu tür terminaller satılmaya başlamış bile. Ancak hemen belirteyim oldukça tuzlu böyle 10 KW güç için ödemeniz gereken bedel 25 bin Amerikan Doları. Ancak uzun süre kesintisiz temiz enerji keyfi yaşamak istiyorsanız pek de önemli bir bedel değildir sanırım. Bengey şirketinin linki yazının sonundaki kaynaklar bölümünde yer alıyor.


Böyle bir yatırımın 25 yıl çalışabilecek bir sisteme olması üstelik bu sistemin 5 yıl garantili olarak satılması sanırım fiyatın yüksekliğini bir miktar karşılar… resmini aşağıda gördüğünüz sistem böyle bir şey. 6 KW güç üretebiliyor.



Sistemin çalışma prensibi şöyle. Rüzgâr gülünden gelen enerji aküleri şarj ediyor. İnvertör sayesinde yükseltilen enerji eve veriliyor. Rüzgâr enerjisi yetmediğinde şebekeden gelen enerji devreye giriyor ya da isterseniz sadece şebeke kesildiğinde devreye girecek yedek bir güç olarak kullanabiliyorsunuz tercih sizin. Enerji üretim maliyetini Southwest Windpower şirketi. 0.12 Amerikan Doları olarak hesaplamış.
Bakalım biz ne zaman evlerimizde bu tür bir enerji kullanabilir hale geleceğiz….
Esen kalın…