sonforum.org

Anasayfa Facebook Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   sonforum.org > TARİH - KÜLTÜR ve SANAT > Dini Konular
Kayıt ol Google Üye Listesi Market Girişi


Dini Konular Dinimizle ilgili herşey .

Yeni Konu aç  Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 01-24-2009, 14:42   #1
Kullanıcı Adı
Hasret
Standart Namaz Vakitlerinin Sırrı..

Âlem öyle nurlu bir sarmal içinde ki her an beş vaktin beşi de dünya içinde ayrı ayrı yerlerde yaşanabiliyor.
O vakitlerin öyle güzel sırları var ki bize kulluğumuzu ve ahireti hatırlatıyor.


Namaz Vakitlerinin SIRRI..!


Namaz Rabb’ imizin “ Celal ” ine karşı kavlen ve fiilen “ Sübhânallah ” deyip takdis etmek “ Kemal ” ine karşı lâfzan ve amelen “ Allahü Ekber ” deyip tâzim etmek.
Cemal ” ine karşı da kalben lisanen ve bedenen “ Elhamdülillâh ” deyip şükretmektir.

İbâdetin mânâsı da kulun Rabb’ ine karşı kendi kusurunu acz ve fakirliğini görüp her şeyi
elinde tutan Yüce Rabb’ imizin önünde hayret ve muhabbetle secde etmektir.
Her namaz vaktinde ruhumuzda canlanan şey tek ve sonsuz olanın O (cc) olduğudur bakî sermedî ebedî olan O’ dur.

Nurun kaynağı ebedi saadetlerin sahibi O’ dur.
Her namaz vaktinde zihnimizde bu duygular sümbüllenir.

Başka bir kapı yoktur. Başımızda ecel kılıcı ensemizde Azrail’ in (as) nefesi bulunmaktadır.
Kabrimizi karanlıklar yurdu olmaktan çıkarıp Cennet bahçelerinden bir bahçe haline getirecek olan şey
İman' ımız, Amel' imiz ve Rabb’ imize olan muhabbetimizdir.

Ümidimiz O’ nun (cc) rızasına Habibi’ nin (sas) şefaatine nail olmaktır.
Bu yüzden her bir namaz vaktinde gizlenmiş sırlara vâkıf olmamız gerekir.

Bediüzzaman Hazretleri namaz vakitlerini izah ederken;

gece ve gündüzlerin alemin büyük saatinde “ saniyeler ” ,

senelerin “ dakikalar ” , ortalama insan ömrünün “ saatler ” ve

alemin hayat devirlerinin de “ günler ” hükmünde olduğunu belirtiyor.

Yine bunların birbirine baktığını birbirine misal olduğunu birbirinin hükmünde olduklarını ve hatırlattıklarını ifade ediyor.


Hasret isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Sonforum'un önerileri

Okunmamış 01-24-2009, 14:43   #2
Kullanıcı Adı
Hasret
Standart

Sabah Vakti;


Yepyeni bir başlangıçtır..

Sabah tatlı bir neş’ edir. Mahmurluk perdesi altında alemde pırıl pırıl tecelli eden yaratılışa aynadır.
İmsak vakti yani sabah namazı vaktinin girmesi yani şer’ i günün başlayışıyla yepyeni bir hayat başlar.
Her bir namaz vakti için bir saati göz önüne getirelim ( dijital saati değil! ).

Akrep sabah namazı vaktini gösterdiğinde o an aynı zamanda bizim anne karnına düştüğümüz ânı,
yine kâinatın yaratıldığı 6 günden ilk günü ve yıl içindeki bahar mevsimini gösterir.

Elimizi '' Allahü Ekber '' deyip kaldırdığımızda zihnimizde ana rahmindeki halimiz ve kâinatın Rahmetenlil Alemi’ nin (sas)
yüzü suyu hürmetine ve yine O’ nun (sas) nurundan yaratılışı canlanır.
Tesbih tahmid ve tekbirlerimiz hep o hale şükür içindir.


Öğle Vakti;


Gençlik ateşi ve Cehennem!

Öğlenin şiddetli hararetinin başları yaktığı zaman yazın en sıcak dönemine
insanda gençliğin söz dinlemeyen en ateşli çağına işaret eder.

Yine öğlenin sıcağı bize hiçbir gölgenin bulunmayacağı mahşer gününü hatırlatır.
Kainatın ömründe ise öğle vakti Hz. Âdem’ in yeryüzüne iniş dönemine işaret eder.
Hasret isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Okunmamış 01-24-2009, 14:44   #3
Kullanıcı Adı
Hasret
Standart

İkindi Vakti;


Ömrün sonu ve sonbahar..

İkindi vakti güneşin renginin sarardığı batmaya meylettiği zamandır.
İçinde sonbahar hüznünü de taşır.

Yine insanoğlunun da artık saçlarına ak düşüp belinin yavaş yavaş bükülmeye başladığı
dünya lezzetlerinin de “ acılaşmaya ” başladığı döneme işarettir.
İkindi vakti insanoğlunun ve kainatın son dönemine de işaret eder.

Yine son peygamber olan Efendimiz’ in (sas) vazifeye başlamasıyla âlemin son sürece girişini de hatırlatır.
Biz ikindi vaktini yaşarken az sonra güneşin batacağını yakında kendimizin ve kâinatın da öleceğini düşünürüz.

İkindiyi eda edip de her şeyin batmaya doğru gittiğini görürken tek sığınılacak kapının
Rabb’ imiz ve O’ nun Resulü’ nün Sünnet-i Seniyye' si olduğunu tefekkür ederiz.


Akşam Vakti;


Ölüm ve Kıyamet ânı..


Artık gün batmıştır.
Ferdi olarak imtihanımız bitmiş son nefesimizi vermişiz.
Ne güneşte o cebbar yakıcılıktan ne de bizde küçük dağları ben yarattım havasından eser kalmıştır.

Sonbahar gibi ikindinin tatlı serinliği geride kalmış güneş kaybolmuş hafif bir kızıllık dışında ondan hiçbir eser görünmüyor.
Az sonra günle birlikte biz de karanlıklara karışmış olacağız.

“ Güneş katlanıp dürüldüğünde yıldızlar döküldüğünde dağlar yürütüldüğünde... ”

(Tekvir 81/1-3) ikazları kulaklarımızda çınlıyor.
Akşam ezanı okunduğunda ve namaz için ellerimizi kaldırdığımızda sanki kendi cenaze namazımızla
birlikte tüm kainatın cenaze namazını da kılıyor gibi oluruz.

Önümüzdeki tabutta hem geride kalan gün hem sonbahar mevsimi hem kendi cesedimiz hem de tüm canlıların naaşı vardır.
Bu namaz bu kadar hüzünlüdür. Artık geriye dönüş yoktur. Alem susmuş Sûr üfürülmüştür.

Bütün diklenişler bütü ceberrutluklar son bulmuş müthiş bir sessizlik alemi kaplamış İlahi kader ânı beklenmektedir.
Geriye dönüş artık mümkün değildir ve “ keşke ” ler, “ eyvah ” lar dönemi başlamıştır.


Yatsı Vakti;


Büyük sessiz karanlık..


Artık geride kalan ne güne ne mevsimlerin tatlılığına ne de insan olarak “ yaşadığımıza ” dair hiçbir iz yok.
Gündüzün ne sıcağı ne de ışığı kalmış. Bizim için de acı son gerçekleşmiş.
Kimse kendi torunlarımız bile bizi hatırlamıyor çoğu ismimizi bile unutmuş.

Hayat susmuş kainat dahi ölmüş. Toprağın üstündeki tüm cıvıltı kargaşa sona ermiş.
Herkes hesap gününü bekliyor. İşte bu kadar karanlıklar içinde o geceyi ancak “ teheccüd ” ümüz aydınlatabilir bize yoldaş olabilir.
O karanlıkları aydınlatacak yegane '' Nur '' kaynağı o' dur.


İkinci Sabah Vakti;


Ba’ sü Ba’ del Mevt..

Yeni doğan güneş ise haşrin sabahını ihtar eder.
Sur yeniden üfürülmüş ruhlar yeniden iade edilmiş milyarlarca insan haşir meydanında toplanacak ölüler yerden bitkiler gibi bitirilecek.
İşte bu şuurla kılınan namazın kişiye faydası olur.

Desinler ”, “ görsünler ” için kılınan namazın kimseye faydası olmadığı gibi maalesef zararı da olacaktır.
Evet şu gecenin sabahı ve şu kışın baharı ne kadar mâkul ve lâzım ve kat’ î ise haşrin sabahı da berzahın baharı da o kesinliktedir.
İşte bu beş vaktin her birinde bir mü’ him inkılâp başındadır.


..Mustafa AYDIN..
Hasret isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı


Saat: 08:33


lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2022, Jelsoft Enterprises Ltd.
Forum SEO by Zoints
SonForum.org 2007-2023

2007-2023 © SonForum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog