|
01-17-2009, 19:44 | #1 |
Kuran-ı Kerimdeki Son On Sure
Kuran-ı Kerimdeki Son On Sure Kuranın Mushaf sırasına göre dizilişini ele alırsak, bu sureyle birlikte Kuran sona eriyor. Özellikle Kuranın sonuna yerleştirilen ve 'son on sure' olarak bilinip yaygın olarak ezberlenen bu sureler böylesi dizilişleri ile Kuranı esaslı bir mesajla sona erdirmektedir. Birçok müfessirin bu surelerin birbirinin devamı olduğunu söylemesinden de ilhamla 'Fil' suresinden 'Nas' suresine kadar 'on surede on mesaj' şöyle özetlenebilir. 1. Allah, Kabeyi bir Allah ve insanlık anıtı ( zikra ) yapmak istemekte ve bunun için üzerine titremektedir. ( Fil Suresi ) 2. Bu anıtın etrafında insanlığın toplanmasını istemektedir. Bu iş için birleştirecek ve toplayacak ( teqarruş ) öncü bir güç ( Kureyş ) gerekmektedir. Yani artık her çağda birleştirip toplayan kimse, Kureyş o olacaktır. ( Kureyş Suresi ) 3. Bu öncü güç, dini ( yolu ) yalanlayanlarla mücadele etmeli, öksüzlere sahip çıkmalı, yoksulların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmalıdır. Gösteriş dindarlığından uzak durmalı, yüreğini ortaya koymalıdır. ( Maun Suresi ) 4. Eğer böyle yaparlarsa Allahın bol nimetleri ( Kevser ) üzerlerine yağacak, başlangıç da az da olsalar kısa sürede milyonların peşlerinden geldiğini göreceklerdir. ( Kevser Suresi ) 5. İşe, çağın egemen paradigmalarına ( değerler dizisi ) esastan karşı çıkarak, insanlığın vicdanını harekete geçirerek başlamalı ve egemenlerle asla uzlaşmamalıdırlar. Sizin dininiz size, bizimkisi bize demelidirler. ( Kafirun Suresi ) 6. Egemen güçlere, para babalarına, dünyayı yöneten tefeci bezirgân takımına doğrudan karşı çıkmalıdırlar. Onların ahtapot gibi dünyanın her yanına yayılmış ellerini kesmeli, kurutmalıdırlar. ( Ebu Leheb Suresi ) 7. Eğer böyle yaparlarsa Allah onlarla birlikte olacak, kısa sürede insanların bu yola kitleler halinde girdiklerini göreceklerdir. Allah insanlığın gönüllerini onlara açacaktır. Bu durumda bile yapmaları gereken hamd ile tesbihtir. ( Nasr Suresi ) 8. Zira nihai amaç Allahın birliğini ( Tevhid ) ve bütünlüğünü ( Samed ), insanlığın barış içinde birlikte yaşaması ( adalet ), insanoğlunun kula kulluktan kurtarılması ( özgürlük ) davasıdır. ( Tevhid / İhlâs Suresi ) 9. Bu amaç dünyanın bir köşesinde nispeten gerçekleşmiş olsa bile iş bitmemektedir. Kötü niyetli kişilere, hile, desise, entrika ve planlara karşı dikkatli olunmalı; para, makam, mevki, şan, şöhret, altın, kadın vs. nefisleri kışkırtan her tür cazibenin vereceği zarardan, kıskançlık ateşiyle yanıp tutuşanların kem gözlerinden Allaha sığınılmalı, onun yolunda bıkmadan, usanmadan yürünmelidir. ( Felak Suresi ) 10. İnsanlar üzerinde Rablik, İlahlık ve Meliklik taslayanların Allahın özgür ve eşit insanlarını kullaştırmaya / köleleştirmeye kalkmalarına izin verilmemelidir. Hiçbir kişiye, sınıfa, guruba, aileye, hanedana, zümreye, ırka, etnik kökene ayrıcalık tanımadan Allahın en-nas'da ( millet, ümmet, halk ) tecelli edecek olan egemenliği tesis edilmelidir. Kimse kimseye tanrılık kalkışmamalıdır. Bin bir emekle kurulan tevhidin, adaletin ve özgürlüğün toplumun her türünden fitne, fesat, dedikodu, fiskos ve fısıltıyla sarsılmasına ve istikrarın bozulmasına izin verilmemelidir. Bunlardan bizzat ve bilfiil uzak durulmalıdır. Görünür, görünmez tüm şer odaklarına karşı uyanık olunmalıdır… Ondan geldik, onun ile yaşıyoruz ve ona gideceğiz. ( Nas Suresi ) |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|