AKŞAM | SPOR | 29 OCAK 2010, CUMA

Kavga Beşiktaş için



Beşiktaş'ta pazar günkü kongre öncesinde iki başkan adayı da camiaya aynı mesajı verdi:

YILDIRIM DEMiRÖREN: Başkan değil lider olacağım
Açıkçası Hilton'da düzenlenen Yıldırım Demirören ve yönetim kurulu aday listesinin tanıtım gecesine kalabalık bir topluluğun geleceğine ihtimal vermiyordum. Ama yanılmışım. Kapı dışında başlayan çoğunluk salona girdiğimde de devam etti. 3 bin kişilik topluluğu projeksiyon gösterisi karşıladı. Başkan Demirören'in hüzün, sevinçlerinin yanı sıra Kartal'ın geçen sezon kazandığı iki kupanın fotoğrafları yansıtıldı duvara. Ardından bando ekibinin çaldığı Beşiktaş marşları arasından Başkan Yıldırım Demirören salona girdi. Uzun zamandır Başkan'ın böyle mutlu ve rahat olduğunu gözlemlemiyordum. Demirören konuşmasına doğru yolda ilerlerken yanlışlar yaptıkları itirafında bulunup 'Ama çalışan insan yanlış yapar. Çalışmayıp sadece dedikodu üretseydik, yanlış yapmazdık. Yanlış yaparken bile Beşiktaş'a bir şeyler katmaya çalıştık. Seçilirsem başkan değil lider olacağım' ifadeleriyle başladı. Rakibi Murat Aksu'ya da yüklenen Demirören, 'En başından beri Beşiktaş değerlerini yıpratmadan bir seçim süreci istedik. Ancak Beşiktaş'ın başına siyasetle gelmeye çalışıyorlar. Beşiktaş başkanlığı bir bayrak yarışıdır, şeref ve onurdur. Başkana hakaret edip dolandırıcı diyorlar' şeklinde konuştu.
3 projeyle geliyoruz
Elimizde ne varsa vermeye geldik' diyen Demirören, Siyah-Beyazlı kongre üyelerine de 3 proje vaadinde bulundu. Beşiktaş'ı küçültmek yerine büyütmeyi tercih edeceğini bildiren Başkan, 'Tribünlerde küfür bitecek. 2004'te başkan küfür nedeniyle gitti. Ama ben kalıp bunlarla kavga edeceğim' dedi. İkinci proje olarak kulübü profesyonel bir yapıya kavuşturmayı hedeflediklerini kaydeden Demirören, son projesini ise şöyle anlattı: 'Stadı yeniden yapacağız. Sadece seçim vaadi için değil, Beşiktaş'ın geleceği için söylüyorum.'
ABD Başkanı gibi
Camiayı birleştirme vaadiyle yönetim kurulu aday listesini sahneye çağıran Yıldırım Demirören ardından ailesini de yanına aldı. Bu nokta önemli çünkü Başkan'ın çizdiği imajda ailesi büyük yer kaplıyor. ABD başkanlarını örnek almışa benziyor. Daha sonra sahneden inen Demirören her zamankinden mutlu, her zamankinden rahat ve seçimi kazanmış gibi gururlu görünüyordu. Seçime sadece 2 gün kaldı. Yıldırım Demirören dün geceki gövde gösterisinde kesinlikle 1 adım önde olduğunu ve gerçekten kongreye iyi çalıştığını bir kez daha gösterdi. Pazar günü büyük ihtimalle Beşiktaş tarihinin en çekişmeli kongresi Siyah-Beyazlılar'ı bekliyor... Ufuk TANIŞAN
MURAT AKSU; Özümüze döneceğiz Porto'yla yarışacağız
Beşiktaş'ta Başkan Yıldırım Demirören'in pazar günkü seçimde tek rakibi olan Murat Aksu, özellikle altyapıya önem verip bu işte başarılı olmuş Porto'yu baz alacaklarını belirtirken Siyah-Beyazlı kulübü kurumsal bir yapıya kavuşturacakları müjdesini de verdi. İşte Murat Aksu'yla yazarımız Ali Ece'nin yaptığı röportaj...
- Nasıl bir takım yaratacağız? Beşiktaş tarihinden yola çıkıp modern futbol anlayışıyla hareket edeceğiz: Barcelona, Porto ve Arsenal'in minimum para harcayarak, genç yetenekleri yıldızlaştırarak oluşturdukları takımları hepimiz gıptayla izliyor, onlardan ilham alıyoruz. Unutmayın ki Barcelona geçen yıl tüm kupaları kazanırken, ilk 11'inin 7 oyuncusu altyapı düzeninden takıma kazandırılmıştı. Porto ise sürekli olarak keşfettiği genç yetenekleri yıldızlaştırıp Avrupa'nın en zengin kulüplerine satıyor ve o oyuncuların yerlerine daha da iyilerini alarak onlarla başa baş mücadele edebiliyor. Beşiktaş'ın en parlak günlerinde takımı pahalı yıldızlar değil, Beşiktaş'ta yıldızlaşan genç yetenekler taşıdılar; sadece Beşiktaşlıların değil tüm Türkiye'nin sempatisini kazanarak herkese örnek oldular.
- Evet, Manchester United'ın da borcu var ama tek oyuncu satarak 150 milyon euro kasaya giriş yapabiliyor, bütçesini dengeleyebilecek şekilde yönetiliyor. Acaba bir gün Demirören'ün aldığı oyuncuların hepsini birden satsak 50 milyon euro dahi kasamıza girer mi? Bu sorunun cevabı çok önemli!
Borç yapısı temizlenmeli
Beşiktaş'ın ise dünyaca ünlü olan sadece taraftarı var. Ve siz onunla sürekli kavga halindesiniz, 'temizlemekten', 'kalitesini yükseltmek'ten bahsediyorsunuz. Halbuki bugün dünyanın marka değeri en yüksek ligi olan İngiltere'de bile Beşiktaş taraftarı örnek gösteriliyor. Ölmeden önce mutlaka gidilmesi gereken yer olarak o 'temizlenecek' taraftarın damgasını vurduğu İnönü Stadı gösteriliyor. Türk futbolu artık global futbol düzeninin ayrılmaz bir parçası haline geldi ve global kriterlere göre bu tarihi borç yapısının acilen 'temizlenmesi' gerekiyor!
- Seçildiğimizde küçülme falan olmayacak. Asıl küçülme bir oyuncunun bonservisine 5-10 milyon euro verip daha sonra bedavaya vermek, borcu da 'benden sonra tufan' diyip gelecek yönetime bırakmaktır.
Hakaret eden listesine girdi
- Demirören'in listesi birbirine hakaret etmiş, Demirören için 'Tarihin en kötü başkanı' demiş isimlerden oluşuyor. Anlaşılan bu isimler Beşiktaşlılık değil 'başka türlü ilişkiler' çerçevesinde zoraki bir şekilde birleşmişler. Grupları kısa vadede seçim malzemesi olarak kullanıp liste yaparak nasıl kurumsallaşma olabilir ki? Bu mantıkta demokratik yönetim olamayacağı gibi, kesinlikle 'halkın takımı' Beşiktaş'a uygun bir yönetim biçimi değildir.
- Bu zihniyet, taraftarı müşteri gibi görmüş, tüm ilişkiyi para ilişkisine indirgemiş, 107 yıllık birliği bozmuştur.
- Tarih en büyük tecrübedir, Beşiktaş'ı yönetecek zihniyetin Şeref Bey, Baba Hakkı, Süleyman Seba tecrübesinden, hazinesinden yola çıkması gerek.
-'Murat Aksu başkan olsun' diyenlere sesleniyorum, evde oturmakla başkan değişmez. Sandığa gelmeyen her üye, mevcut yönetimi onaylıyor demektir. Bu nedenle herkesi seçimde oy kullanmaya davet ediyorum. Beşiktaş'ın kurtuluş savaşı için herkes oy kullansın. Ali ECE


http://www.aksam.com.tr/2010/01/29/h...ktas_icin.html