sonforum.org

Anasayfa Facebook Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   sonforum.org > SAĞLIK - KADIN-ERKEK-CİNSELLİK > Sağlık - İlgili Haberler ve Son Gelişmeler
Kayıt ol Google Üye Listesi Market Girişi


Sağlık - İlgili Haberler ve Son Gelişmeler Sağlıkla ilgili haber ve yorumlar burada.sorularınız sorunlarınız,tedavilerle ilgili bilgiler ,ağız ve diş sağlığı .

Yeni Konu aç  Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 03-20-2009, 02:21   #1
Kullanıcı Adı
Hasret
Standart İnsan yaşlanırken neler hisseder?

Dr. Hasan İnsel

Her organizma birçok değişikliğe uğrayarak yaşlanır. Bilim adamları insanların neden yaşlandığı konusunda çeşitli teoriler geliştirdi, ancak bunların hiçbiri tam kanıtlanamadı ve herhangi biri yaşlanmanın tek başına sebebi olacak gibi görünmüyor.



Bazı teoriler daha akla yatkın gelmekte. Örneğin programlı yaşlanma teorisinde bir türün yaşlanma hızı o türün genleriyle önceden belirlenir. Genler hücrelerin ne kadar yaşayacaklarını belirler. Serbest radikal teorisinde ise hücrelerin kimyasal reaksiyonların yol açtığı zararın birikmesi nedeniyle yaşamlarını bir zaman sonunda artık sürdüremezler.
Bu kimyasal reaksiyonlar sırasında serbest radikaller adı verilen toksinler üretilir. Yaşla beraber hücreler normal işlevlerini yitirinceye veya ölünceye kadar gittikçe daha fazla hasar oluşur. Sıklıkla bahsettiğimiz antioksidanlar da bu serbest radikallerle savaşıp, onların hücre seviyesindeki zararlı etkilerini ortadan kaldırmaya çalışan maddelerdir.

Vücuttaki değişiklikler İnsan vücudunda yaşlanmayla beraber belirgin değişiklikler oluşur. Yaşlanmanın ilk belirtisi gözün yakındaki nesnelere kolayca odaklanamamasıdır, yani okuma zorluğu denen durum. 40 yaş civarında gözlük kullanmadan okuma zorlaşır.

İşitme duyusu da yaşla beraber değişikliğe uğrar. Yaşlandıkça en tiz sesleri duyma becerisinde azalma olabilir. Dolayısıyla yaşlılar keman sesinin yaşlılıkta kendilerine gençken olduğundan daha az heyecan verdiğini fark ederler. Ayrıca k, t, p, s ve ç gibi harfler yüksek tonda olduğundan, yaşlı insanlar karşılarında konuşan kişinin lafı ağzında gevelediğini zannedebilirler.

Çoğu insanda vücuttaki yağ oranı yaşlandıkça yüzde 30’dan fazla artar. Yağın dağılımı da değişir: Derinin altındaki yağ miktarı azalır, karındaki artar. Dolayısıyla, deri incelir, buruşur, daha dayanıksız duruma gelir, yüzden başlayarak kırışıklıklar ortaya çıkar ve artar.

Yaş ilerledikçe elin sırt kısmının görüntüsü değişir. “Yaşlılık yavaş yavaş kurumaktır” diyen eski doktorlar da haksız sayılmaz, çünkü yaşlanmayla vücuttaki su miktarı da azalır.

İç organların fonksiyonu genel olarak 30 yaşından önce maksimuma ulaşır ve bundan sonra yavaş yavaş fakat sabit bir hızla gerilemeye başlar. Ancak bu gerilemeyle bile çoğu işlev, yaşamı idame ettirmek için yeterlidir. Çünkü organların çoğu bedenin gereksinim duyduğundan çok daha fazla kapasiteye sahiptir. Örneğin karaciğerin yarısı hasara uğrasa bile geri kalan doku normal işlevleri sürdürmek için yeterlidir.

Damarlardaki kan miktarı azalır
Bedende yaşla beraber
görülen değişikliklere bazı örnekler:
- Böbreklere, karaciğere, beyine ve ince damarlara giden kan miktarı azalır.
- Böbreklerin toksin ve ilaçları atma
becerisi azalır.
- Karaciğerin zehirli maddeleri uzaklaştırma ve ilaçları işleme becerisi azalır
- Nabız hızı ayarlama mekanizmalarında değişiklikler olur.
- Kalpten çıkan maksimum kan miktarı azalır.
-Glukoz toleransı azalır.
- Akciğerin hava dolaşım kapasitesi azalır.
- Akciğerlerde dışarı hava verildikten sonra kalan hava miktarı artar.
- Hücrelerin enfeksiyonla ve yangı (inflamasyon) ile
savaşma becerisi azalır.

Sağlıklı bir yaşam yaşlanmayı geciktirir
İleri yaşta işlev kaybı normal yaşlanmadan çok, hastalıktan kaynaklanır. Bu durumda yaşla birlikte insanlar ilaçların, çevresel değişikliklerin, toksinlerin, enfeksiyonların zararlı etkilerine açık olurlar.
Artık modern tıp tarafından kabul edilen son araştırmalara göre sağlıksız bir yaşam sürmek tüm bu olanları elle tutulur şekilde hızlandırmakta, serbest radikal yapımını da artırmakta.

Hareketsiz bir yaşam, kötü ve bilinçsiz beslenme, özellikle bel çevresini genişleten fazla kilolar, sigara ve alkol kullanımı, madde bağımlılığı, stres içinde bir yaşam, olaylara pozitif bakamamak hatta gülmeyi, sevmeyi dahi unutmak zaman içinde birçok organa yalnızca yaşlanmadan daha fazla zarar verir.

Genetik yapımız yeterince iyi olmasa bile bu değişikliklerin birçoğu, daha sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesiyle önlenebilir veya en azından gelişmeleri yavaşlatılıp, oluşmaları çok ileri yıllara atılabilir.

Bir örnek vermek gerekirse, hangi yaşta olursa olsun sigaranın bırakılması akciğerlerin işlevini iyileştirir ve akciğer kanseri gelişme riskini azaltır
Hasret isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Sonforum'un önerileri

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı


Saat: 02:44


lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2022, Jelsoft Enterprises Ltd.
Forum SEO by Zoints
SonForum.org 2007-2023

2007-2023 © SonForum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog