sonforum.org

Anasayfa Facebook Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   sonforum.org > TARİH - KÜLTÜR ve SANAT > Dini Konular
Kayıt ol Google Üye Listesi Market Girişi Forumları Okundu Kabul Et


Dini Konular Dinimizle ilgili herşey .

Yeni Konu aç  Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 01-24-2009, 04:20   #1
Kullanıcı Adı
Hasret
Standart Hz. Ukbe İbni Âmir El-Cuheni (r.a)

Hz. Ukbe İbni Âmir El-Cuheni (r.a)


Ukbe İbni Âmir el-Cuhenî (r.a) Kur' an-ı Kerim' i güzel okuyan bir Kur' an hâfızı...

Gecenin seher vakitlerinde kalkıp Mevlâ ile konuşurcasına huşû ile Kur' an tilâvet eden bir âşık...
Kendi el yazması Kur' an' ı bulunan bir ilim eri...

O, Rasûl-i Ekrem (s.a.v) Efendimizin Medine-i Münevvere' ye hicretinden sonra İslâm' la şereflendi.

Müslüman oluşunu kendisi şöyle anlatıyor;

" İnsanlardan uzak, çöllerde küçük sürülerimin peşinde hayatımı geçiriyordum.
Mekke' de yeni dinin ve son Peygamberin geldiğini daha sonra Medine' ye hicret edeceğini duydum.
Kısa bir zaman sonra da Medine' ye teşrif ettiği müjdesini aldım.
Bütün Medine' li müslümanların sevinç haberleri geliyordu.Ben de sürülerimi bırakıp Medine' ye koştum.

Huzuruna vardım ve;

" Ya Rasûlallah! Ben size bey' at edeceğim " dedim. Sevgili Peygamberimiz; " Sen kimsin? " dedi.

Ben de; " Ukbe İbni Âmir el-Cuhenî' yim " dedim. Bana; " Sence hangisi daha iyi. Bedevi bey' ati mi, yoksa hicret bey' ati mi? " dedi.

Ben de; " Hicret bey' ati yapmak istiyorum. " Yani, Medine' de kalmak üzere bey' at ediyorum dedim.
Muhacirlerle beraber yanında bir gece kaldım. Ertesi gün küçük sürümün yanına döndüm. "


Ukbe (r.a)' ın gönlüne İslâm ışığı girmişti, fakat o sevgiliden ayrı kalışı yeni gelen vahiyleri duyamaması ona çok zor geliyordu.
Kendi ifadesiyle şöyle bir çare bulmuştu; " Biz on iki arkadaştık. Sürülerimizi otlatmak için Medine' den uzakta kalıyorduk.

Arkadaşlarla aramızda;

" Biz de hiç iş yok. Yeni gelen vahyi öğrenmek ve Rasûlullah (s.a)' ın sohbetinde bulunmak için hergün birimiz Medine' ye gitse,
sürüsüne burada kalanlar baksa diye anlaştık. Ben sürüleri bırakmaktan korkuyordum. Siz gidin ben sürünüze bakayım.
Geldiğinizde, dinlediklerinizi ve öğrendiklerinizi sizden alırım " dedim. Bir müddet böyle nöbetleşe devam ettik.

Sonra o sevgilinin yüzünü görememek, huzurunda bulunamamak canıma tak etti ve kendi kendime;

" Yazıklar olsun sana! Sen bu sürüler yüzünden mi Rasûlullah (s.a)' ın sohbetinde bulunmayı terk ediyorsun.
Gelen vahyi direk onun ağzından duymak, aracısız, ondan almaktan bu sürüler mi seni alıkoyuyor? " dedim.
Gafletten uyanarak kendime geldim ve koyunlarımı bırakıp Rasûlullah (s.a)' ın yakınında bulunmak için Medine' ye hicret ettim. Mescid' de yatıp kalktım. "


Ukbe (r.a) gölge gibi Rasûlullah (s.a.v) Efendimizi takip etmeye başladı. Yolculukda hayvanının yularını tuttu.
Ona hizmeti zevk haline getirdi. Efendimiz de Ukbe' yi çoğu kere terkisine alırdı. Bu sebebten ona Rasûlullah' ın redifi diye isim verildi.

Kendisi şöyle anlatıyor;

'' Birgün Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz bana;

" Ukbe! Sana, şimdiye kadar benzeri görülmeyen iki sûreyi öğreteyim mi? " dedi.

Ben de;

" Evet Ya Rasûlallah! " dedim. Bunun üzerine İki Cihan Güneşi Efendimiz bana " felâk ve Nas " sûrelerini okudu.
Namaz vakti girince imam oldu ve o iki sûreyle namazı kıldırdı.

Daha sonra; " Ey Ukbe! Yatarken bu sûreleri daima oku! " buyurdu. ''

Ukbe (r.a) Allah' ın sevgilisine yakın olmanın ve ona hizmet etmenin bereketini, hayatında gördü.
Kur' an, Hadis, Fıkıh ve Ferâiz ilminde güzide şahsiyet oldu. Ashab arasında ilim ve cihad eri olarak anıldı.
O, Kur' an okumak ve öğretmekten büyük zevk alırdı.

Birgün Resûl-i Ekrem (s.a.v) efendimizden; " Ya Rasûlallah! Hûd ve Yusuf sûrelerini bana okur musunuz? " diye ricada bulundu.
Efendimiz okudu Ukbe dinledi. Daha sonra öğrendiği şekilde etrafına okudu ve öğretti.

O, Kur' an-ı Kerim' i çok güzel okurdu. Sahabe onun tane tane okuyuşunu dinler, kalpleri ürperirdi.
Bilhassa geceleri ortalık sakinleşince yüksek sesle, Mevlasıyla konuşurcasına âyetleri tefekkür ederek hûşû ile okur gözleri yaşlarla dolardı.


Hz. Ömer (r.a) onu birgün çağırıp şöyle dedi " Ey Ukbe! Bana biraz Kur' an oku! "

O da; " Hay hay, Ey emîru' l-mü' minin " dedi ve bir miktar Kur' an okudu.

Ukbe (r.a)' ın tatlı tatlı okuyuşunu hûşû ile dinleyen Hz. Ömer (r.a) gözyaşlarını tutamadı ve sakalını ıslatıncaya kadar ağladı.

Evet!.. Kur' an böyle bir kitaptır.

Onu huşû ile dinlemek kalbleri ürpertir... Gönülleri yumuşatır.
Gözyaşlarını akıtır... Çünkü kâmil mü' minlerin gıdasıdır Kur' an...

Allah' ım!.. Bizlere de o yüce kitabın derinliklerine dalabilmeyi, onu okumak okutmak ve dinlemeyi zevk haline getirebilmeyi nasib et!..


Ukbe (r.a) kendi elleriyle yazdığı bir Kur' an bıraktı. Yakın zamana kadar Mısır' da kendi adıyla bilinen cami' de muhafaza edildi.
Fakat kaybolan kültür hazinelerimiz arasında maalesef o da kayıplara karışıp gitti.

O, Hz. Ömer (r.a) devrinde Şam' ın fethinde bulundu. Büyük kahramanlıklar gösterdi. Komutan Ebu Ubeyde (r.a) halifeye müjdeyi ulaştırmak üzere onu gönderdi.
Muaviye devrinde Mısır' da valilik yaptı. Onun emriyle Rodos adasının fethi için gönderilen orduya kumandan oldu.

Ukbe (r.a) askeri bilgileri öğrenmekten zevk alırdı. Kendisi de mükemmel ok atardı. Halkı da bu işe teşvik ederdi.
Bir defasında Hz. Halid İbni Velid (r.a)' a Resûl-i Ekrem (s.a) Efendimizin; " Cenab-ı Hak bir ok için üç kişiye cennet nasib edecektir " hadisini hatırlatmıştı.
Bunun için ok atmak hususunda büyük gayret sarfederdi.

İlim ve cihada çok önem veren Ukbe (r.a) 55 hadis-i şerif rivayet etmiş ve 58. hicri senede Mısır'da vefat ettiği bildirilmiştir.

Cenab-ı Hak' tan şefaatlerini niyaz ederiz. Amin..


Hasret isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Sonforum'un önerileri

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı


Saat: 10:23


lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2022, Jelsoft Enterprises Ltd.
Forum SEO by Zoints
SonForum.org 2007-2023

2007-2023 © SonForum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog