01-17-2009, 14:38 | #1 |
Gurur....
Gurur… Aşkın en büyük cehennemi… Yenik düştüğünde yakan, pişman kılan, yaralar açan… Kimi zaman açılamama heyecanın, kimi zaman ayrılık pişmanlıkların… Uğruna ne aşklar bitirmiş, hatta ne aşklar yaşanmamıştır kim bilir... Ben ikisinde verdim gururuma.. Yaşanmamışlıktan gelen acabalarım, ölümüne sevdiğimden akan gizli gözyaşlarım… İkisini de gurura emanet ettim… İkisinde de ayrı ayrı acı çektim.. Başta sevdim söyleyemedim her gün “bugün” derken yüreğimdekiler takılıp kaldı gurura başaramadım.. Ama o anlamsız heyecanı, mutluluğu, aşkı gururuma rağmen yaşadım.. İkinci yüzünü tanıdım gururumun sonra.. Sevdiğim giderken arkasından baktım yine geçiremedim yüreğimdekileri gururumun üstünden. Bu defa canım çok yandı.. Her gün yaşattığı o tatlı heyecan her an akan gözyaşı oldu. Ne kapatabildim yaralarımı, ne de yıkabildim gururumu. Anladım ki aşkın en büyük katiliydi gurur… Katil bendim… Yaralananda... ölende… Acaba diye soruyorum şimdi kendime gurursuz mu olmak lazım en büyük aşkı yaşamak için, yoksa taviz vermeden duvarlarını aşanımı beklemek… |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|