|
Şiirler ve Yazılar Beğendiğimiz yada yazdığımız şiir ve yazıları burada paylaşabiliriz. |
Seçenekler | Stil |
01-23-2009, 14:26 | #1 |
Gece geçilen şehirler ışık seli gibidir
Acılar, büyütülerek unutulur sevdiğim Yüzünden kopunca bir buzul çığlık Ellerin buz tutmuş iki yarım şarkı olur Ve ben Yoksulluk kokulu bir gidiş bırakırım sana Beni adresime sorsun esmer bakışların Dönsen de bulamazsın nasılsa, gitsen de Kentlerden sakındığım Bekçi duruşlarımı ara Emaresi boldur sokakların Sol omuz başımdaki Kokundan yakalanırım Sokul ki geceme avuçların ıslanmasın Saat başlarını beş geçer yelkovanın Senle zamansızım, amansızım Senle büyük susarım Kendime yenilirim her kavgada Sonra koca ağız bir çocuk olurum Bütün trabzanlardan kayarım Bütün köprülerden sarkarım Yüzüm kente sürülür İçime sesin kaçar Ben seni ağlarım Aşılmak ölümdür Sanki hiç ölmedik Tanrının Göğsümüze taktığı bir nişandır ölüm Teneşirlere yatırılıyor şimdi ellerim Sana uzanmaktan yargılıyım Hırçın bir iklimin sır girdabısın Seni anlamak kendine çelmeler takmaktır Ve kendini affetmesi her seferinde (bazen beni affedebiliyorum İstanbul ) Zehir yüklü bir mektup var Dalgakıranlarımda parçalı bulutlu durur Sana kent şiirleri biriktirdiğim bir gecede Çok eşli bir yağmur başlar Kentin en dövüşçü çocukları ağlar Bilirim dışarıda yağmur varsa Sen uzaklarda ağlıyorsundur Ağlama ki gülmesinler bize Bak sen seviyorsun diye var sonbahar Her mevsim gelişine söz veriyor Saçlarına fısıldıyor Saçlarına Bana bir pencere açmadığın saçlarına Sensizliğe alışmak Bir bozgun ağırlamaktır içinde biliyorum Örtülerine unutma beni çiçekleri takıyorum Şimdi yaşama hakkım sana Gel de yağmurumdan iç Seni seviyorum… |
|
|
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|