Fenerbahçe dipsiz kuyudan nasıl kurtulur ? ...

**Melancholy** · 03-01-2010, 18:14

Türk spor basınının otoriteleri Fenerbahçe'nin son durumunu yorumladı...

Sezona Aziz Yıldırım’ın “3 sene üst üste şampiyonluk” parolasıyla giren ve ligdeki ilk 8 maçının tamamını kazanan Fenerbahçe’ye bir haller oldu…

Ligin ilk yarısının son maçlarında düşüşe geçen Sarı-Lacivertliler, ligin ikinci yarısında kelimenin tam anlamıyla iflas etti.

Geçtiğimiz hafta içinde UEFA Avrupa Ligi’nde tura çok yaklaşmışken yediği golle Avrupa macerasına havlu atan Kanarya son olarak ligde İstanbul Büyükşehir Belediyespor’a boyun eğerek taraftarlarını kahretti ve ligin ilk yarısındaki 8’de 8’lik zafer serisine 7’de sıfır çekerek gölge düşürdü.

Ayrıca yaşanan sakatlıklardan ötürü daralan kadro, taraftar ve futbolcular arasında yaşanan gerilim, Sarı-Lacivertli camianın tansiyonunu giderek yükseltti.

Peki Fenerbahçe bu kötü günlerden nasıl çıkacak?

Bu günlere gelinmesinin ana sorumlusu kim?

HTSPOR.COM olarak Türk Spor basınının otoritelerine “Fenerbahçe nasıl kurtulur?” sorusunu sorduk…
İşte aldığımız yanıtlar…

Esat Yılmaer (TSYD Genel Başkanı / HTSPOR.COM Yazarı)

CAMİA KENDİSİYLE BARIŞMALI
Fenerbahçe özellikle ikinci yarıda bir krize girdi. Bu krizin en önemli etkenlerinden biri peşpeşe gelen sakatlıklardan dolayı ideal kadrodan uzak kalınması…
İkinci etken ise kulübün yapısıdır…
Seyirci ile takım arasında Güiza konusunda bağların kopması da takımdaki moral düşüşünün ana faktörlerinden birisi… Hal böyle olunca, Fenerbahçe’nin en büyük itici gücü olan seyircisinin de takıma sırt çevirmesi tüm dengeleri alt üst etti.
Sakatlıklar, Daum’un paniklemesi ve çok az oyuncuyla oynaması, Fenerbahçe’nin ligin ikinci yarısındaki kötü gidişinin ana etkenleri arasında rahatlıkla sayılabilir.
Ayrıca ara transfer döneminde takıma mutlaka takviye yapılmalıydı. Ama bu beklenen transferler yapılmayınca bu tablo ortaya çıktı.
Bu kötü günlerden Sarı-Lacivertli camianın sıyrılması için, camianın her şeyden önce kendisiyle barışması gerek. Futbolcular da bu laubali görüntüden kurtulup, Emre’nin örnek alınması şart. Çünkü takım şu an mücadele etmiyor.

Halil Özer (GAZETE HABERTÜRK Spor Müdürü)

FENERBAHÇE’NİN İŞİ ÇOK ZOR
Fenerbahçe iyi oynamıyor. Hatayı başkalarında aramamak lazım. 1 ay boyunca kalelerine gelen top gol oluyor ve bütün golleri 80. dakikadan sonra yiyor. Bu takım savunmasında kondisyon ve fiziğin düştüğünü gösterir.
Oyunu 90 dakika götüremiyorlar.
Ama sakatların durumunu göze almak gerekir.
Özelllikle Lugano'nun sakatlığında Bilica'nın müthiş sırıtışı ve ağır oluşu belli oldu.
Bekir, Bilica'dan kesinlikle daha iyi bir oyuncu…
En azından basit oynuyor
Fenerbahçe'nin bundan sonra işi çok zor ama tabii bahtsızlığını düşünmek lazım
Alex'in pozisyonuna ağır çekimde bakıldığı zaman net kırmızı kart. Ama oyuncular birbirine çok yakın ve ikisi de topa hamle yapıyor, hakem böyle yorumladı. Fakat maç için sadece bu pozisyona değil, hakemin 90 dakika yaptıklarına bakmak lazım..

Yusuf Kobal (Spor yazarı)

KORKU KULÜBÜ
Fenerbahçe’nin yedi maç üst üste kazanamamasının altında yatan en öneli unsur gerilim. Korku kulübü haline getirilen Fenerbahçe’de bu baskıdan herkes nasibini alıyor. Başta futbolcular baskı ve baskı sonrası oluşacak fatura için sorumluluk almaktan kaçınıyor. Bunun üzerine kimi dış etkenler ve şanssızlık da eklenince çok yüksek maliyetli bu takım, bu başarısızlığı yaşamak zorunda kalıyor.
Fenerbahçe’de futbolcunun teknik adamın üzerindeki bir başka baskı unsuru da seyirci. Dün Güiza’ya bugün Deniz’e yarın da bir başkasına… Tavır koydukları sürece takımın kendisine olan güveni geri gelmez. Doğrusu Daum’un da iki yıl üst üste kazandığı dönemdeki kadar formda olduğunu söylemek imkansız.

Ahmet Çakır (Spor yazarı ve yorumcusu)

BU YAŞANANLAR İLK DEĞİL

Fenerbahçe’nin bu yaşadıkları dönemsel bir sıkıntı. Sakatlıkların ve üst üste gelen maç trafiğinin getirdiği bir bunalım diyebiliriz…
Elbette ki buna benzer her durumda olduğu gibi sorumlu kişilerin yaptığı hatalar da bunda etkendir. Örneğin yönetimin ara transfere gerek görmeyişi, teknik heyetin çalışmalarındaki gevşeklik ve futbolcuların düşüncelerindeki dağınıklık bunlar arasında sayılabilir.
Fenerbahçe gibi büyük bir kulüp, bu tür sorunları ilk kez yaşamıyor. Çözümün ne olacağını onlar elbette ki herkesten iyi biliyor.

ENGİN VEREL (Eski F.Bahçeli futbolcu ve spor yazarı)

DAUM GÖNDERİLSİN
Sezon başında 8’de 8 yapan takım şu anda 8’de 1 yaptı. Bu günlere gelinmesinin ana nedeni, teknik direktör Daum’un, maç kazandığı dönemlerde geliyorum diye bas bas bağıran kötü günleri görmeyişidir.
Kazandığı için hataları görmeyen Daum, puanlar gitmeye başlayınca gerçeklerle yüzyüze kaldı.
&nbsp

aum’un iyi hoca olmadığı, bazen Aziz Yıldırım ve seyircinin kuklası olduğu sadece bizlere değil, tüm Türk spor kamuoyuna kanıtlandı. Tıpkı Lille maçında olduğu gibi bugün de Deniz ve Selçuk’u taraftar baskısı nedeniyle kenara alması gibi.
Aziz Yıldırım uzun yıllar istikrar diyerek herkesi kandırdı. İki kez şampiyon olan ve 3. şampiyonluğu son maçta kaçıran Daum’u gönderdi. Sonra ilk yılında mutlu sona ulaşan, devamında da büyük başarılar kazanan Zico’yu kovdu. Ardından Aragones’i getirdi ve onu da yolladı. Peki bu nasıl istikrar?
Ben Fenerbahçe Başkanı olsam Yılmaz Vural ya da Abdullah Avcı’yı bu takımın başına getiririm.

kralspor

03-01-2010, 18:14	#1
Kullanıcı Adı Melancholy	Fenerbahçe dipsiz kuyudan nasıl kurtulur ? ... Türk spor basınının otoriteleri Fenerbahçe'nin son durumunu yorumladı... Sezona Aziz Yıldırım’ın “3 sene üst üste şampiyonluk” parolasıyla giren ve ligdeki ilk 8 maçının tamamını kazanan Fenerbahçe’ye bir haller oldu… Ligin ilk yarısının son maçlarında düşüşe geçen Sarı-Lacivertliler, ligin ikinci yarısında kelimenin tam anlamıyla iflas etti. Geçtiğimiz hafta içinde UEFA Avrupa Ligi’nde tura çok yaklaşmışken yediği golle Avrupa macerasına havlu atan Kanarya son olarak ligde İstanbul Büyükşehir Belediyespor’a boyun eğerek taraftarlarını kahretti ve ligin ilk yarısındaki 8’de 8’lik zafer serisine 7’de sıfır çekerek gölge düşürdü. Ayrıca yaşanan sakatlıklardan ötürü daralan kadro, taraftar ve futbolcular arasında yaşanan gerilim, Sarı-Lacivertli camianın tansiyonunu giderek yükseltti. Peki Fenerbahçe bu kötü günlerden nasıl çıkacak? Bu günlere gelinmesinin ana sorumlusu kim? HTSPOR.COM olarak Türk Spor basınının otoritelerine “Fenerbahçe nasıl kurtulur?” sorusunu sorduk… İşte aldığımız yanıtlar… Esat Yılmaer (TSYD Genel Başkanı / HTSPOR.COM Yazarı) CAMİA KENDİSİYLE BARIŞMALI Fenerbahçe özellikle ikinci yarıda bir krize girdi. Bu krizin en önemli etkenlerinden biri peşpeşe gelen sakatlıklardan dolayı ideal kadrodan uzak kalınması… İkinci etken ise kulübün yapısıdır… Seyirci ile takım arasında Güiza konusunda bağların kopması da takımdaki moral düşüşünün ana faktörlerinden birisi… Hal böyle olunca, Fenerbahçe’nin en büyük itici gücü olan seyircisinin de takıma sırt çevirmesi tüm dengeleri alt üst etti. Sakatlıklar, Daum’un paniklemesi ve çok az oyuncuyla oynaması, Fenerbahçe’nin ligin ikinci yarısındaki kötü gidişinin ana etkenleri arasında rahatlıkla sayılabilir. Ayrıca ara transfer döneminde takıma mutlaka takviye yapılmalıydı. Ama bu beklenen transferler yapılmayınca bu tablo ortaya çıktı. Bu kötü günlerden Sarı-Lacivertli camianın sıyrılması için, camianın her şeyden önce kendisiyle barışması gerek. Futbolcular da bu laubali görüntüden kurtulup, Emre’nin örnek alınması şart. Çünkü takım şu an mücadele etmiyor. Halil Özer (GAZETE HABERTÜRK Spor Müdürü) FENERBAHÇE’NİN İŞİ ÇOK ZOR Fenerbahçe iyi oynamıyor. Hatayı başkalarında aramamak lazım. 1 ay boyunca kalelerine gelen top gol oluyor ve bütün golleri 80. dakikadan sonra yiyor. Bu takım savunmasında kondisyon ve fiziğin düştüğünü gösterir. Oyunu 90 dakika götüremiyorlar. Ama sakatların durumunu göze almak gerekir. Özelllikle Lugano'nun sakatlığında Bilica'nın müthiş sırıtışı ve ağır oluşu belli oldu. Bekir, Bilica'dan kesinlikle daha iyi bir oyuncu… En azından basit oynuyor Fenerbahçe'nin bundan sonra işi çok zor ama tabii bahtsızlığını düşünmek lazım Alex'in pozisyonuna ağır çekimde bakıldığı zaman net kırmızı kart. Ama oyuncular birbirine çok yakın ve ikisi de topa hamle yapıyor, hakem böyle yorumladı. Fakat maç için sadece bu pozisyona değil, hakemin 90 dakika yaptıklarına bakmak lazım.. Yusuf Kobal (Spor yazarı) KORKU KULÜBÜ Fenerbahçe’nin yedi maç üst üste kazanamamasının altında yatan en öneli unsur gerilim. Korku kulübü haline getirilen Fenerbahçe’de bu baskıdan herkes nasibini alıyor. Başta futbolcular baskı ve baskı sonrası oluşacak fatura için sorumluluk almaktan kaçınıyor. Bunun üzerine kimi dış etkenler ve şanssızlık da eklenince çok yüksek maliyetli bu takım, bu başarısızlığı yaşamak zorunda kalıyor. Fenerbahçe’de futbolcunun teknik adamın üzerindeki bir başka baskı unsuru da seyirci. Dün Güiza’ya bugün Deniz’e yarın da bir başkasına… Tavır koydukları sürece takımın kendisine olan güveni geri gelmez. Doğrusu Daum’un da iki yıl üst üste kazandığı dönemdeki kadar formda olduğunu söylemek imkansız. Ahmet Çakır (Spor yazarı ve yorumcusu) BU YAŞANANLAR İLK DEĞİL Fenerbahçe’nin bu yaşadıkları dönemsel bir sıkıntı. Sakatlıkların ve üst üste gelen maç trafiğinin getirdiği bir bunalım diyebiliriz… Elbette ki buna benzer her durumda olduğu gibi sorumlu kişilerin yaptığı hatalar da bunda etkendir. Örneğin yönetimin ara transfere gerek görmeyişi, teknik heyetin çalışmalarındaki gevşeklik ve futbolcuların düşüncelerindeki dağınıklık bunlar arasında sayılabilir. Fenerbahçe gibi büyük bir kulüp, bu tür sorunları ilk kez yaşamıyor. Çözümün ne olacağını onlar elbette ki herkesten iyi biliyor. ENGİN VEREL (Eski F.Bahçeli futbolcu ve spor yazarı) DAUM GÖNDERİLSİN Sezon başında 8’de 8 yapan takım şu anda 8’de 1 yaptı. Bu günlere gelinmesinin ana nedeni, teknik direktör Daum’un, maç kazandığı dönemlerde geliyorum diye bas bas bağıran kötü günleri görmeyişidir. Kazandığı için hataları görmeyen Daum, puanlar gitmeye başlayınca gerçeklerle yüzyüze kaldı. &nbspaum’un iyi hoca olmadığı, bazen Aziz Yıldırım ve seyircinin kuklası olduğu sadece bizlere değil, tüm Türk spor kamuoyuna kanıtlandı. Tıpkı Lille maçında olduğu gibi bugün de Deniz ve Selçuk’u taraftar baskısı nedeniyle kenara alması gibi. Aziz Yıldırım uzun yıllar istikrar diyerek herkesi kandırdı. İki kez şampiyon olan ve 3. şampiyonluğu son maçta kaçıran Daum’u gönderdi. Sonra ilk yılında mutlu sona ulaşan, devamında da büyük başarılar kazanan Zico’yu kovdu. Ardından Aragones’i getirdi ve onu da yolladı. Peki bu nasıl istikrar? Ben Fenerbahçe Başkanı olsam Yılmaz Vural ya da Abdullah Avcı’yı bu takımın başına getiririm. kralspor

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)

Kullanıcı ismi		Beni hatırla
Şifreniz