|
Ekonomi Ekonomi ile ilgili haber,yorum ve araştırmalar bu bölümde. |
Seçenekler | Stil |
01-22-2009, 15:40 | #1 |
Doların son çıkışı piyasada neyin işareti?
Güngör Uras yazısı
Türk halkı, Türk işadamı krizi “döviz fiyatı”na bakarak izliyor. Dolar fiyatının kriz döneminde 1.20 TL’den yola çıkarak 1.70’lere kadar gidip geldikten sonra 1.50 TL dolayına oturması normaldir. Dolar fiyatının konjonktüre bağlı olarak 1.50’nin üzerine çıkıp inmesi normaldir. Ama dolar fiyatının şu günlerde 1.65 TL’ye oturur görünüm vermesi “olağandışı” bir gelişmedir. Eğer kısa sürede 1.65 TL’den aşağıya iniş görülmezse, halk da, işadamları da (ve de piyasa denilen görünmez güç de) “sinirlenmeye başlar”. Gelecek hakkındaki şüpheler artar. İstikrar beklerken, istikrarsızlık derinleşir. “Eyvah... Bu dolar daha nerelere kadar yükselecek?” korkusu ortalığa yayılır. İşadamı heyetiyle Mısır’a giden Devlet Bakanı Tüzmen’in doların artık 1.65-1.66 TL’ye oturduğunu, kurda yeni bir denge oluştuğunu, bu dengeye herkesin kendisini alıştırması gerektiğini söylemesi yanlış olmuştur. Bu açıklamayı halk, işadamları ve piyasa, hükümetin denge kuru olarak 1.65-166 TL’yi kabul ettiği şeklinde değerlendirecektir. Bu fiyatın tutturulamaması halinde, ekonominin hükümetin kontrolünden çıktığına inanılmaya başlanacaktır. Canlanma dövize bağlı Bizim için “istikrar” demek döviz fiyatının bir çizgiye oturması demektir. Döviz fiyatının oynaması “istikrarsızlık” demektir. Hele hele döviz fiyatı “kontrol dışında” (nedeni bilinmeyen şekilde) oynamaya başlarsa, halk da işadamı da ekonominin “dümen tutmaz” hale geldiğini düşünmeye başlar. Doların 1.50 TL’den satılırken üç gün sonra 1.65 TL’den satılır olması yüzde 10 bir değer artışını ifade eder. Bu net artış oranı döviz riski olanları ezer. Varlık sahiplerini döviz tutmaya ve hatta daha fazla döviz almaya iter. Bizim sığ döviz piyasamızda, dövizi olanların satmaması, ihtiyacı olmayanların TL’den dövize dönmesi sığlığı artırır. Döviz fiyatının gereksiz (gerçek üstü şekilde) yükselmesine yol açar. Bundan halk, işadamları ve ekonominin tamamı zarar görür. Döviz fiyatının azı da fazlası da zarardır. İşte bu nedenle, kararındaki fiyata “gerçekçi kur” adı verilir. Azı da çoğu da zarar Gelelim krizden çıkış arayışında döviz fiyatının önemine... Biz krizden ancak ve ancak iç talep uyanmaya başlayınca çıkabileceğiz. Batı ülkelerinde Merkez Bankası faizleri indirince, bankalar da indiriyor. Ucuz faiz, iç talebi canlandırmada etkili oluyor. Ucuz faiz, harcamaları artırıyor. Bizde faiz (genelde) yabancı sıcak paracıları ilgilendiriyor. Yabancı sıcak paracılar faize göre ülkeye girip çıkıyor. Ama halkımız ve işadamlarımız döviz fiyatına bakarak önlerini görme alışkanlığı içinde olduklarından, döviz oynamaya başlayınca, döviz fiyatı tırmanışa geçince harcamayı kesiyor. Çünkü önlerini göremiyor. Özetle, dolar fiyatının şimdiden 1.65 TL’ler dolayına oturması “kâfinin ötesinde” bir tırmanışı işaret etmektedir. Geleceğe ilişkin beklentileri bulandıran bir gelişmedir. Krizden çıkış için, talebin canlanması için döviz fiyatının istikrara kavuşması gerekir. IMF ile anlaşmanın bir an önce sonuçlanması, döviz üzerindeki baskının hafiflemesine, döviz kurunun istikrara kavuşmasına yardım edecektir. |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|