DEU HEKİMLERİNİN BAŞARISI

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyelerinin makaleleri, Almanya'da gerçekleştirilen Acil Tıp Kongresi'nde yayınlamaya değer bulunan 50 makale arasına girdi.

Geçtiğimiz aylarda Almanya’nın Münih kentinde 5’incisi gerçekleştirilen Acil Tıp Kongresin’e (EUSEM) Dokuz Eylül Üniversitesi damgasını vurdu. Türkiye’den gönderilen 30 makale arasından Dokuz Eylül Üniversitesi doktorlarına ait üç makale ilk 50 arasına girdi. Bu makaleler EUSEM dergisinde yayınlandı.
“ Koyunlarda Arteria ve Venae Femoralis Kesisi ile Oluşturulan Deneysel Kanama Modelinde, lokal Chitosan Lineer Polymer” (Celox®) Uygulamasının Hemostaz Süresi ve Etkinliği Üzerine Etkisi “ konusunda Dr. Gürkan Ersoy ve Dr. Ülkümen Rodoplu, “Heparinize Ratlarda Oluşturulan Deneysel Femoral Arter Kanama Modelinde, Lokal “Microporous Polysaccharide Hemosphere” (Traumadex®) Toz Uygulamasının Hemostaz Süresine Etkisinin Değerlendirilmesi” konusunda Dr. Aslı Aydınoğlu ve Dr. Gürkan Ersoy’un makalesi yayınlanırken, Dr. Necip Kahraman ve Dr. Sedat Yanturalı’nın “Tarım ilacı zehirlenmelerinde kandaki kolinesteraz maddesi ile iyileşip iyileşemeyeceğini” içeren çalışması da EUSEM dergisinde yerini buldu. Sağlık Yayıncılık
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin bu başarısının gurur verici olduğunu belirten Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi(DEÜTF) Acil Tıp Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gürkan Ersoy, koyunlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmasını Sağlık Dergisi’ne anlattı.
Araştırma Hayvanat Bahçesinde Gerçekleştirildi
Koyunlarda femoral arter ve ven kesisi ile oluşturulan deneysel kanama modelinde lokal Chitosan Lineer Polymer (Celox ®) uygulamasının, hemostazı sağlama süresi üzerine etkisinin araştırılmasnın amaçlandığını belirten Dr. Gürkan Ersoy, çalışmanın DEÜTF deney hayvanı etik kurul izni alındıktan sonra gerçekleştirildiğini söyledi. Çalışmada 14 erişkin erkek koyun kullanıldığını açıklayan Dr. Ersoy, “Çalışma İzmir Therapy Hayvan Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Deneklere Ketamin+ksilazin ile sedasyon uygulandı ve entübe edildi. Anestezi idamesi %50 O2 + izofluran ile sağlandı. Arteriyel kan basıncı ve kan gazı monitorizasyonu için deneklerin sağ karotis arteri kanüle edildi. Kalb atım hızı deney süresince monitorize edildi. Denekler sağ femoral arter ve ven kesisi uygulandı üç dakika boyunca aktif kanama oluşturuldu ve randomize iki gruba ayrıldı. Üç dakikanın sonunda 15 g Chitosan Lineer Polymer (Celox®) kanama alanına döküldü, üstüne spanç ve bası amacıyla standart ağırlık kondu. ” şeklinde konuştu.
Çalışma sonrasında saptanan bulgulara değinen Dr. Ersoy, “Grup Kontroldeki dört denekte kanama ikinci beş dakikalık bası sonrası, ikisinde ise ancak damar ligasyonu ile durduruldu. Grup Celox beş denekte kanama ilk beş dakikalık bası sonrası bir denekte ise ikinci defa uygulanan bası sonrası durdu. Hemostazın sağlanması ve süresi Grup Celox da anlamlı düşük bulundu (p0. 05). Tampon ağırlığı Grup Kontrol’de anlamlı yüksek saptandı (p0. 05). Hemodinami, kan gazı ve laktat değerleri arasında anlamlı fark saptanmadı” dedi. Dr. Gürkan Ersoy, uygulamanın hemostazı daha etkin ve kısa sürede sağladığının saptandığını söyledi.
Dr. Gürkan Ersoy İkinci bir çalışmada olan “Heparinize Ratlarda Oluşturulan Deneysel Femoral Arter Kanama Modelinde, Lokal “Microporous Polysaccharide Hemosphere” (Traumadex®) Toz Uygulamasının, Hemostaz Süresine Etkisinin Değerlendirilmesi” konusundaki aşamaları ve sonuçları da dergimize anlattı.
Travma vakalarında, kontrol edilemeyen kanamaların, hastane öncesi dönemde başta gelen ölüm nedenlerinden biri olduğunun altını çizen Dr. Ersoy, yaralanma sonrası etkin kanama kontrolünün, mortalite ve morbiditeyi ciddi oranda azaltabiliceğine dikkat çekti. Efektif kanama kontrolünün, savaşlar, afetler gibi yaralı sayısının fazla, medikal gücün sınırlı olduğu ortamlarda ve özellikle kanama eğilimini arttıran heparin gibi medikal tedavi alan hastalarda önemli bir problem oluşturduğunu belirten Dr. Ersoy, bu çalışmada, “microporous polysaccharide hemosphere” in (TraumaDEX) heparinize ratlarda hemostaz süresine etkisini araştırmayı amaçladıklarını söyledi.
10 adet wistar albino suşu dişi rat heparinize ettikten sonra femoral arterlerinde 22 gauge branül ucu ile delik oluşturduklarını belirten Dr. Ersoy, “Kanama alanına, bir grupta sadece standart ağırlıkta bası, diğer gruba ise standart ağırlıkta bası ve “microporous polysaccharide hemosphere” (TraumaDEX®) birlikte uyguladık. İki grup arasında kanama zamanı açısından fark olup olmadığını araştırdık” dedi.
Çalışma sonrasındaki bulguların anlamlı olduğunu ifade eden Dr. Ersoy, ““microporous polysaccharide hemosphere” uygulanan grupta beş rattan dördünde kanama 60. sn’de, bir tanesinde 90. sn’ de durdu. Kontrol grubunda, hiçbir ratta 90. sn’de bile hemostaz sağlanamadı. İki grup arasındaki fark istatiksel olarak anlamlıydı (p=. 001)” şeklinde konuştu. Dr. Gürkan Ersoy, uygulamanın hemostaz süresinde anlamlı bir azalma sağladığını belirtti.