|
Türkiye ve Dünyadan Haberler Son dakika haberler ve son gelişmeler burada . |
Seçenekler | Stil |
05-11-2009, 12:12 | #1 |
Bu köyde kadınlar su için dövülüyor
Şanlıurfa Valisi Yavaşcan'ın '2007 yılında susuz ve yolsuz köy kalmayacak' diye söz vermesinin üzerinden 3 yıl geçti, ama bu köyde su yüzünden dayak yiyen annler var.
Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'ne bağlı Altınahır Köyü'nde içme suyu şebekesi olmadığı için kadınlar her gün eşek sırtında köy dışındaki derelerden ve kuyulardan taşıdıkları sularla ihtiyaçlarını karşılıyor. Her gün toplu halde dereye gidip su taşıyan kadınlara yolculukları sırasında köy okulunun kadın öğretmeni de elindeki kovasıyla eşlik ediyor. Köy muhtarı Cengiz Kurumlu'nun babası Bekir Kurumlu ise yorgun olduğu için eve su getirmeyen 9 çocuk annesi eşi Türkan Kurumlu'yu dövüp, gözünü morarttı. Kadınlar, su getirmedikleri zaman tartıştıkları eşlerinden şiddet gördüklerini, bazılarının ise hamilelikleri sırasında bebeklerini düşürdüklerini söyledi. KADINLAR YAŞADIKLARINI BÖYLE ANLATTI Siverek'e 54 kilometre uzaklıkta, kendisine bağlı 4 mezrasıyla yaklaşık 400 kişinin yaşadığı Altınahır Köyü'nde, kadınlar köyde içme suyu şebekesi bulunmadığı için her gün yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki kuyu ve yağmur suyu birikintilerinin oluşturduğu derelerden evlerine su taşıyor. Çileli su yolculuğunu günde iki kez yaşadıklarını anlatan kadınlar, "Artık bu çilemizi bitirsinler, bizde diğer kadınlar gibi suyumuzu musluktan doldurmak istiyoruz. Bizi bu haktan neden mahrum bırakıyorlar" diye serzenişte bulundu. MUHTAR: UTANIYORUM Köy muhtarı 28 yaşındaki Cengiz Kurumlu, yıllardır yaşadıkları yol ve su probleminin giderilmemesinden dolayı utancından köy halkının yüzüne bakamadığını söyledi. Köy sakinlerinin sabah ve akşam saatlerinde günde iki kez, köyün bir kilometre kadar dışındaki yağmur deresi ve kuyulardan su getirdiğini anlatan Kurumlu, "Yağmur deresindeki su çok kirli. Buradaki su çamaşır ve bulaşık yıkamak için kullanılıyor. İçme suyu ihtiyacımızı ise kuyulardan sağlıyoruz. Yıllardır bu şekilde yaşıyoruz, yetkililere sorduğumuzda ise sürekli bize programa alındığı söyleniyor. Hep proje ve program denilerek oyalanıyoruz" dedi. Suyun yanı sıra yollarının toprak ve her yağmurun ardından bataklığa dönüştüğünü, 3 yıl önce yılan tarafından ısırılan 9 yaşındaki kardeşi Yakup'u hastaneye yetiştiremedikleri için kaybettiklerini ifade eden muhtar Kurumlu, yaşananları şöyle dile getirdi: "Ben kendimi bildim bileli yol ve su sorunumuz var. Her gün yaşanan ve işkence halini alan bu durum olumsuz sorunlara da yol açıyor. En son geçtiğimiz günlerde annem yorgun olduğu için suya gitmeyince babam tarafından dövüldü. Bunları hiç tasvip etmiyoruz ama zaman zaman yaşanıyor. Yine, geçtiğimiz yıl köy sakini hamile bir kadın, su getirirken bebeğini kaybetti. Biz bu sıkıntılarımızın sona ermesi için yetkilileri duyarlı olmaya ve sesimize kulak vermeye çağırıyoruz. Bizde diğer insanlar gibi yaşamak istiyoruz. Doğrusunu söylemek gerekirse muhtarım demeye utanıyorum. İnsanlar bana genç olduğum ve sorunları çözeceğim inancıyla oy verdi. Ama ben birşey yapamadım ve artık suya giden köylüleri görünce utancımdan yönümü değiştirmek zorunda kalıyorum." SU YOKSA DAYAK VAR Biri köy muhtarı 9 çocuk annesi olan ve günde iki kez eşek yardımı ile evine su taşıyan 52 yaşındaki Türkan Kurumlu, geçtiğimiz hafta içerisinde yorgunluğundan dolayı dereye gitmeyince tartıştığı eşi Bekir Kurumlu tarafından dövüldü. Eşinin uyguladığı şiddetin ardından gözü moraran ve yüzündeki morluğu bant ile kapatan Türkçe bilmediği için Kürtçe konuşan Türkan Kurumlu, "35-40 yıldır her gün böyle suya gidip geliyorum. Geçenlerde yorgun olduğum için gidemeyince, eşim su yok diye beni dövdü. Su olmayınca köy kadınlarının kaderi bu" dedi. Eşini dövdüğünü kabul eden 56 yaşındaki Bekir Kurumlu ise, "Evde bulaşıkları kirli görünce sebebini sordum. Yorgun olduğu için suya gitmediğini söyleyince, günün stresiyle kendisine vurdum. Pişmanım ama su ve yol olmaması stresimizi arttırıyor. Bundan sonra bir daha eşime vurmayacağım" diye konuştu. ÖĞRETMEN'DEN YETKİLİLERE ÇAĞRI Altınahır Köyü İlköğretim Okulu'nun tek öğretmeni olan ve köyde yaşayan 30 yaşındaki Hanım Çapar'da, yaşadıklarından şikayetçi. Diğer köylüler gibi su ihtiyacını kovasıyla dere ve kuyudan karşılayan genç öğretmen, yaşadıklarının anlaşılması için yetkilileri köye davet ederek, şöyle konuştu: "Çamaşır ve bulaşık için dereden, içmek için kuyudan su getiriyoruz. Ben de kendi ihtiyacım olan suyu köylülerle birlikte dere ve kuyulardan karşılıyorum. Sağlık açısından bu sular sakıncalı ama maalesef başka alternatif yok. Mecburen bu su kullanılıyor ve ben de köylülere suyu süzüp, kaynatıp, dinlendirdikten sonra tüketmeleri uyarısında bulunuyorum. 2010 yılına gireceğiz ama hala su olmadığı için dayak yiyen, dayağın etkisiyle düşük yapan kadınlarımızın var olması üzücü bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Başbakan'ımız yolu, suyu olmayan köy kalmadı diyor. Ama bu köyde yol ve su yok. Yetkililer bu halimizi görsün. Gelsinler bir gün köyde kalsınlar, bizim gibi dere ve kuyu suyu içsinler. Buraya gelirlerse ne halde olduğumuzu çok iyi anlarlar." Köy sakini kadınlar da, yıllardır yaşadıkları çilenin sona ermesini isteyerek, farklı kentlerde yaşayan hemcinslerinin sahip olduğu imkanlardan yararlanmak için yetkililerin duyarlılığını beklediklerini kaydetti. Siverek Kaymakamlığı yetkilileri ise, ilçedeki yaklaşık 40 yerleşim biriminde içme suyu sorunu yaşandığını, bazılarının proje dahilinde olduğunu, bazılarının da sondaj çalışmaları ise problemlerinden kurtarılması için çalışıldığını açıkladı Etiketler: şanlıurfa sivarek altınahır köy yusuf yavaşcan su dayak (www.sanliurfa.com) |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|