|
Şiirler ve Yazılar Beğendiğimiz yada yazdığımız şiir ve yazıları burada paylaşabiliriz. |
Seçenekler | Stil |
04-03-2009, 00:12 | #1 |
¤·» Bekle Beni «·¤
İçimde darmadağın olmuş bir mazi taşıyorum.. Görmeden de sevebiliyorum artık seni, Bazı şeylerin üstesinden gelebiliyorum. Zamanla aramda ki bağ giderek güçlendi, Sığıntı gibi bir köşesine sığınıp, Bekliyorum.. Hep beklemek eylemini gerçekleştirdiğim için, Bundan gocunmuyorum artık.. Sesini duymadan da sevebiliyorum artık seni, Yalan değil bu, Mümkünatı yok diyenlere inat, Bu vazgeçmeyişim.. Hayat denen masalda üstüme düşen rolü, Layıkıyla yapma çabası içerisindeyim şimdilerde.. Çok sonraları uslandım belki.. Ama inan ki, Artık sana dokunamadan da sevebiliyorum seni, İçimde ki bu yeni filizlenen tohumu çok sevdim ben.. Tüm çabam,iyleşmek adına, Senin adına.. Yaralarımı kendimle saracağım, Ve bir gün içimi kanatan, Bizi biz yapan o şehri feht etmeye geleceğim.. Bekle beni, İçinde ki Beni tüketmemeye çalış, Geleceğim, Bekle beni..! |
|
|
|
04-03-2009, 00:14 | #2 |
Her giden ardında bir bekleyen bırakır. Bazen ister "bekle beni" der.. Bazen de "bekleme hayatına devam et" der... Bu bekleme demenın ardında bır beklenme isteği vardır hep... Nedense herkes bırı tarafından beklenmeyı özler. Özlenmeyi özler ya da birinin hayatında hep var olmayı bilmektir güzel olan. Ve her kalan yüreğindeki acısıyla "bekleyeceğim" der. Dönmeyeceğini bile bile... Gelmeyeceğini bile bile... Sevmeyeceğini bile bile... Ve bekler... Ta ki bir gün artık ümitler kesilip yolların tamamen ayrı olduğu fark edilene kadar... Ve başlar keşkeler pişmanlıklar... Yanı başımızdayken fark etmediğimiz bir çok ayrıntı takılır hafızalara. Oysa "ne güzelmiş yaşanılanlar" dersiniz... Meger ne çok sevmişim" dersiniz... Ve belki de hiç sevilmediğinizi fark edersiniz. En acısı da budur ya! zaten. Sevilmeden sevdiğinizi fark ettiğinizde beyninizi yer binlerce soru... Başlarsınız cevabı besbelli olan sorulara kendinizce cevap aramaya... Ve sorgulama zamanı gelir kendinizce... Oysa unutursunuz bir şeyi Aşk Sorgulanmadan Yasanmalıdır..." Ama unutursunuz bu kuralı "nedenler ve niçinler" kemirir beyninizi... Ağlamak sizin için kacınılmaz bir seçimdir. Ağlarsınız herşeye ve her olaya... Baktıgınız her yer "onda" biter... Gördüğünüz her şeyde "onu" ararsınız... Aynadaki görüntünüzde bir yansıma sokaktaki köşe başında bir kucaklasmadır... Yağan yağmurdur denizdeki yakamozdur "o" gecelerin ayı gündüzlerin güneşidir "o" Ve son cümleler dökülür artık dilinizden... Başkaca diyebileceğiniz bir şey kalmamıstır çünkü... Tıpkı yüreğinizi sizden aldığı gibi giderken cümlelerinizi de götürmüştür yanında... Sessizlik kalır geriye biten bir sevgiden... Ve Ayrılık Urganı kalır boynunuzda "yağlı bir ilmek gibi..."Sanki biri ha çekti ha çekecek... Durdu sanırsınız dünyayı ha battı ha batacak... Ama ne dünya durur ne de o ilmek çekilir... Hayat devam ediyordur ve bu çarkın içinde sizi de bilmediğiniz başka diyarlara sürüklüyordur... Bitecek sanırsınız acınızı ama bitmez... Sadece bir yerlere saklanır yüreğinizde... Bir şarkıda bir şiirin içli mısralarında ve belki de bir sözde kanamaya hazır bir yaradır o artık... Sessizliğin İçinde Bir Çığlık Karanlığın İçinde Bir Işık Yürekte Kapanmaz Bir Yaradır Artık O |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|