PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sultan Abdulhamid Han’ın Fikirleri


ALONE53
12-08-2008, 20:29
Sultan Abdulhamid Han’ın Fikirleri
Ocak 20, 2007 11:20 am (Yakın Tarih)
http://tarihten.wordpress.com/2007/01/20/sultan-abdulhamid-hanin-fikirleri/

Mustafa Kemal:

“Sırtında bir pelerin vardı ve arkadaşlarına veda ediyordu. Uzaktan yüzünü iyi seçemedim; ama sıradan askerlere benzemiyordu; tehlikeli bir sükûneti vardı. Enver Paşa’nın kendisinden niçin çekindiğini o zaman anladım.”

(1 Şubat 1975 - Tercuman)

Muhalifler:

“Sürüden ayrılan kuzuya sert muamele edilmesini - ki şimdiye kadar biz bu hatayı çok işledik - doğru bulmuyorum. Onları iyilikle yola getirmek çok daha iyi olacak kanaatindeyim.”

İslamiyet:

“Bizi zinde tutablecek yegane kuvvet islmiyettir. Biz hiç de Fuad (Paşa)’nın dediği gibi can çekişen bir millet değiliz. Biz canlı, kuvetli bir milletiz; yalnız ulu dinimize bağlı kalmak şarttır.”

Yalnızlık:

“Tahta çıktığımda zaten sıkıntılı olan İmparatorluğun vaziyeti, Rus Harbi başladıktan sonra, daha da fenalaşmış, tam bir kargaşalık içine düşülmüş; kimse aradığını bulamaz, kimse soğukkanlılığını muhafaza edemez hale gelmiştir. Bu çok sıkıntılı bir zaman olmuş, kendimi terk edilmiş, yapa yalnız hissetmişimdir. Harp bittikten sonra herşey daha da beterleşmiştir.”

İngiliz Oyunu:

“Ancak kabile reislerine hediye ve bahşiş dağıtmak suretiyle İngiliz entrikalarına karşı kendimizi müdafaaya çalışıyoruz.”

***

“Bizim için ehemmiyetli olan Şam ile Mekke arasındaki demiryolunu en kısa sürede inşa edebilmektir. Bu suretle karışıklık arttığında asker göndermemeiz mümkün olacaktır. Ehemmiyetli ikinci nokta ise, Müslümanlar arasındaki bağ öylesine kuvvetlendirilmelidir ki, İngiliz hainliği ve hilekarlığı bu sağlam kayaya çarparak parçalansın.”

Din:

“Bizi yükselten, dinimize karşı duyduğumuz büyük aşktır.”

“İmparatorluğumuz din. iman ülkesidir ve öyle kalacaktır. Eğer din anlayışı yıklırsa, İmparatorluğumuzun sonu gelmiş demktir. Dindaşlarımızla meskûn olan memleketlerin, büyük devletlerin eline geçmesi pek acıdır. Osmanlı İmparatorluğu’na yirmi milyon müslüman kalmıştır. Buna rağmen bütün müslümanların gözü İstanbul’dadır. Düşmanlarımız maddi kudretimizi yıkmaya muvaffak olsalar dahi, manevi kudretimiz baki kalacaktır.

“Müslümanların bulundğu yerlerle irtibatımız daha sıklaştırılmalı, biribirimize daha fazla yaklaşmalıyız. İstikbal için yalnız bu birlikte ümit vardır. İslamiyetin birliği devam ettiği müddetçe İngiltere, Rusya, Hollanda elimde sayılırlar. Çünkü tabiyetlerinde bulunan müslüman memleketlerinde Halife’nin bir sözü cihadı meydana getirmeye kâfidir ve bu Hıristiyanlar için felaket demektir.”

“Henüz zamanı gelmiş değil, ama bir gün bütün mü’münler, birden kalkınacaklar ve tek bir insan gibi hareket edere gâvurun boyundurunu kıracaklardır.”

Milliyet Fikri:

“Osmanlı İmparatorluğu, dünyanın birçok milletine sinesinde toplamış olan bir imparatorluktur. Türkler, Araplar, Kürtler, Arnavutluklar, Bulgarlar, Yunanlılar, Zencilerden ve diğer birçok unsurdan teşekkul etmiştir. Buna rağmen İman Birliği bizi büyük bir ailenin fertleri gibi biribirimize yaklaştırır. Bu sebeple hiçbir zaman Osmanlı İmparatorluğu üzerinde fazla durmak, buna mukabil, hepimizin Müslüman olduğumuzu bilhassa belirtmekte fayda vardır. Her zaman her yerde ‘Emîrü’l-Müslümîn (Müslümanların Emiri)‘ ünvanı başta gelmeli. Osmanlı İmparatoru sifatı ise ikinci satırda belirtilmelidir. Çünkü devletin sosyal bünyesi ve politikasının esası din üzerine kurulmuştur.”

” Maalesef İngilizler zaralı propagandalarıyla imparatorluğumuzun birçok yerinde millet, ırk fikrinin tohumunu ekmeye muvaffak olmuşlardır. Arabistan ile Arnavutluk başkaldırmışlardır. Suriye’de de bu hususta hazırlıklar vardır.”

İnkılap:

“Eğer bizde bazı inkılaplar kabul edilecekse, memleketin hakiki şartları göz önünde tutularak yapılmalıdır.

“Avrupa medeniyetinin en iyi taraflarını alıp, Şark kültürüyle meczetmek suretiyle meydana gelecek ve olgunlaşacak yepyeni bir medeniyeti, bizde ancak müstakbel nesiller görebileceklerdir.

“İslamiyet terakkiye karşı değildir, ama hakikî değeri olan şeyler, hariçten aşı yapmak suretiyle muvaffak olamaz, içten ve tabiî olamalıdır.”

FarukARSLAN.
12-09-2008, 01:42
Paylaşım için sağolun..

Ancak Mustafa Kemal için:

“Sırtında bir pelerin vardı ve arkadaşlarına veda ediyordu. Uzaktan yüzünü iyi seçemedim; ama sıradan askerlere benzemiyordu; tehlikeli bir sükûneti vardı. Enver Paşa’nın kendisinden niçin çekindiğini o zaman anladım.”

söylediği bu sözlere Abdülhamid Han ile ilgili okıduğum hiç bir kitap ve kaynakta rastlamadım. Gerçek olabilme ihtimali de zayıf bence.. Çünkü Mustafa Kemal, ittihatçılarla birlikte -ufaktan- bir ihtilal projesindeyken "Ulu Hakan"ın meşhur hafiyeleri tarafndan yakalanıp kısa süreliğine tevkif evinde tutulmuştur. Ancak çok genç oldukları için tolerans tanınmıştır..

Yani Sultan'ın Mustafa Kemali duymamış veya görmemişliği yoktu diyemeyiz..