01-13-2008, 19:53 | #1 |
Ankara Çevresİnde
Çoğu zaman insanların akıllarına bir biçimde yerleşmiş, pek düşünülmediği için de öylece kalakalmış yargılar bulunur. Mesela "Konya’nın kurak bir bozkır olduğu" yargısı gibi. Oysa Konya yeraltı suları, barajlar ve baraj gölleri ile bunları besleyen akarsuları bakımından ülkemizin zengin illerinden biridir. Bozkır ilçesinin bozkırlıkla adından başka ilişkisi yoktur, yörenin en yeşil ilçelerinden birisidir.
Ankara da bilmeyenlerimiz, gidip görmeyenlerimiz için böyle bir yanlış imaja sahiptir. "Yeşili yoktur, çevresi kuraktır." Oysa hiç de öyle değil. Buyurun Ankara’nın çevresinde küçük bir tura!.. GÖLBAŞI Ankara’nın kente en yakın ve onu biraz "denizli" yapan Gölü’dür. Konya yolu üzerindeki bu göl (25 km.), kıyısına kurulu olan ilçenin adıyla anılır. Gölden avlanan kocaman, turuncu ve çizgi filmlerdeki balıklara benzeyen sazan balıkları, kent içindeki pazar yerlerinde satılır. Göl çevresinde bir çok piknik alanı, restaurant ve çay bahçesi bulunuyor. Gölden çıkarılan kerevitle enfes yemekler yapan bir Belçika lokantası da var ama göl kenarındaki lokantalarda daha çok et-mangal yaygın. Konaklamak isterseniz otel de var. Gölbaşı’ndan Kırşehir yönüne doğru gidilirse, Bala yolu üzerinde Beynam Ormanları’na ulaşılır. Beynam Ankara’ya en yakın doğal orman alanıdır. KESKİNKÖPRÜ GÖLÜ Konya yolunda Gölbaşı’nı geçtikten sonra Bala’ya saparak Beynam Ormanları tabelasından döneceksiniz. Güzel bir orman yolu sizi baraj gölüne ulaştıracak. Ormanda çok ender bulunan kuş türleri yaşıyor. Ya seslerini duyacak ya da göreceksiniz. Göl yüzmek için olduğu kadar su sporları için de elverişlidir. Sörf, su kayağı ve dalma gibi eğlenceli sporları deneyebilirsiniz. Derinliği 29 metreye kadar ulaşan Kesikköprü’de göllerin çoğunda bulunan dip balçığı yoktur. Su sıcaklığı Temmuzda 18 derece oluyor. Baraj gölünün kıyısında Ankara Belediyesi’nin tesisleri var. Ağaçlık sadece küçük bir bölümde var. Burada yer bulamayacağınızı düşünerek güneş şemsiyesi götürmenizde yarar var. Göl kenarında bir büfe bulunuyor. Ama temel ihtiyaçlarınızı Kesikköprü’den alabilirsiniz. ÇUBUK BARAJ GÖLLERİ Ankara’ya 12 km. uzaklıktadır. Esenboğa Havaalanı yoluyla ulaşılabilir. Çubuk Barajı gölü yemyeşil çevresi ve dinlenme tesisleriyle kentin en çok ilgi gören günübirlik gezi alanlarından biridir. Ankaralılar özellikle hafta sonu hava almak ve yemek yemek için tercih ederler. Çubuk Baraj gölü ise Ankara’nın 48 km kuzeyinde ve Çubuk kasabası yakınındadır. Ankaralılar için mesire alanıdır. Karagöl Çubuk ilçesi yakınlarındaki bir başka göl de Karagöl’dür. Ankara’ya 74 km uzaklıktaki gölün çevresi ormanla kaplıdır. Küçük bir krater gölüdür. Çevresinde piknik yapılabilecek masalar bulunmaktadır. ELMADAĞ Denizden yüksekliği 1855 metre olan dağ, Ankara ve çevresinin kış sporları merkezidir. Ankara’ya uzaklığı sadece 18 km’dir. Dağda kayak tesisleri, otel ve restoranlar, kiralık kayak malzemeleri bulunuyor. Kent çevresinde bir krater gölü olan Karagöl (Çubuk yolunda, Ankara 74 km), Bayındır Barajı (Ankara-Samsun karayolunda, Ankara 13 km.), Eğmir gölü, doğal güzellikleri, gelişmiş tesisleri ile görülmeye değer yerlerdir. GALATİA Ankara ile birlikte Kırıkkale'yi ve yakın çevresini kapsayan bölge Galatia olarak biliniyor. Galatlar'ın ve bölgenin ilginçliği hep doğudan batıya doğru bilinen göçlerin tersi olmasından da geliyor. MÖ. 278-277 yıllarında Orta Avrupa'dan göçüp bölgeye yerleşen Galatlar'ın 20 bin kişi oldukları biliniyor. İstanbul Boğazı'nı geçerek bölgeye gelen Galatlar bir Kelt kavmiydi. Geniş bölgede üç boya ayrılarak yerleştiler. Sivrihisar ( Pessinus ), Ankara (Ankyra ) ve Yozgat Büyüknefes ( Tavium ) bu üç boyun merkezi oldu. Bölgede yapılan yüzey araştırmalarında Polatlı'da Basrikale ve Hisarlıkaya, Sakarya Irmağı'na hakim Çanakçı ve Çağlayık, Beypazarı'nda Tabanoğlu ve Dikmenkale, Ayaş'ta Canıllı, Keçiören'in Bağlum köyünde Hisartepe ve daha başka kale kalıntıları belirlendi. Kalelerin bazıları çevredeki kaya kitlelerine bağlanarak yapılmıştı. Galatia'nın MÖ. 1. yy'ın sonlarında Roma egemenliğine girmesinden sonra Anadolu'nun bu Avrupalı konukları kendi kültürel kimliklerini koruyamayarak asimile olmuşlar. |
|
|
|
05-30-2008, 17:11 | #2 |
paylaşm içn saol..
|
|
05-30-2008, 17:59 | #3 |
Tşkler...
|
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|