|
Sağlık - İlgili Haberler ve Son Gelişmeler Sağlıkla ilgili haber ve yorumlar burada.sorularınız sorunlarınız,tedavilerle ilgili bilgiler ,ağız ve diş sağlığı . |
Seçenekler | Stil |
07-10-2009, 15:35 | #1 |
Ailesinde olmayan kişilerde de meme kanseri çıkabilir
Ailesinde olmayan kişilerde de meme kanseri çıkabilir İSTANBUL (ANKA)- Meme kanseri kadınların kanserleri arasında birinci sırada yer alıyor. Bazı toplumlarda 10 kadından biri, bazılarında ise 8 kadından biri meme kanseriyle karşı karşıya. Yaş arttıkça risk de artıyor. Bu nedenle “Ben yaşlandım, bundan sonra bir şey olmaz.” diyerek belirli aralıklarla yapılması gereken test ve incelemeleri yaptırmamak tehlikeli. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cihan Uras, meme kanserinin eskiden 40 yaşın üzerindeki kadınlarda sık görülürken artık 20'li ve 30'lu yaşlarda da rastlanılabilen bir hastalık haline geldiğine işaret etti, "En önemli risk faktörlerinden biri kişinin ailesinde meme kanseri olması. Eğer kadının annesi, kız kardeşi, teyzesi ve teyze kızlarında meme kanseri varsa risk büyük. Baba tarafında kanser varsa da risk artıyor” dedi. Kadınların “Benim ailemde kanser yok, bende de olmaz.” diye düşünmesinin yanlışlığına değinen Prof. Uras, “Ailesinde meme kanseri olmaması risk olmadığını göstermez; ama olması ciddi bir risk artışıdır. Ailenin birden fazla ferdinde meme kanseri varsa da risk artar. Ancak kişinin ailesinde kanser yoksa risk de ortadan kalkmıyor. Meme kanserli hastaların yüzde 5-10'unun ailesinde meme kanseri var, geri kalanın ailesinde yok.” diye konuştu. Prof. Uras, meme kanseri ile ilgili risk faktörlerini şöyle sıraladı: - Erken adet görmek (11 yaş altında görmek). - Geç menopoza girmek (50 yaş üzerinde girmek). - Doğum yapmamak. - Geç doğum yapmak. - 30 yaşından sonra doğum yapmak riski artırıyor. - Hormonal ilaçlar kullanmak. - Göğüs bölgesine genç erişkin döneminde çok radyasyon alması, - Şişmanlık - Alkol kullanımı - Memesine çeşitli nedenlerle biyopsi yapılması ve parçanın patolojik incelemesinde meme kanseri risk artışını gösteren bulguların saptanması İLK MAMOGRAFİ 35'TE YAPILMALI Meme kanserinin erken dönemde yakalanması önemlidir. Ancak kişinin risk taşıyıp taşımadığının da hekim tarafından belirlenmesi gerekiyor. Prof. Cihan Uras, kadının önemli risk taşımasa da ilk mamografisinin 35'de yapılmasını öneriyor. Eğer sorun yoksa 40'a kadar normal muayenelerin sürmesi gerektiğini vurguluyor. 40 yaşından itibaren kadının memesinin durumuna, klinik bulgulara göre yılda bir ya da iki yılda bir mamografi yapılması, her yıl muayene edilmesi önem taşıyor. 50 yaşından sonra ise her yıl mamografi ve klinik muayene şart. MEME KANSERİNİN BELİRTİLERİ NELER? - Ele gelen kitle. - Meme başından gelen her akıntı kanser habercisi değildir. Bol sulu akıntılar ve meme başından gelen kanlı akıntılar meme kanseri nedeniyle olabilir. - Hastalar en çok sulu akıntıda yanılırlar, bu berrak kötü bir şey değil diye düşünülür. Oysa araştırılmalıdır. - Kanlı akıntı çok önemlidir (aksi ispatlanana kadar). - Meme başında çekilmeler, şekil bozuklukları. - Meme derisinde çekintiler. - Meme başında egzamaya benzeyen yapılar, koyu kısımda kabuklu, egzama benzeri bir deri lezyonu varsa mutlaka değerlendirilmelidir. - Ciltte portakal kabuğu görünümü. - Memede ani kızarma ve şişme olması. Bu tür bir görünüm enfeksiyona bağlı olabileceği gibi iltihabi tip denilen meme kanserinin de habercisi olabilir. - Koltuk altında ele gelen şişmiş bezeler TANIDA 4 YÖNTEM VAR Meme kanserinin tanısında klinik muayene, mamografi, ultrasonografi ve meme MR'ının da çekilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Cihan Uras, “Bunların hiçbirinin birbirine üstünlüğü yoktur, MR yaptıralım her şey ortaya çıkar diye bir durum söz konusu değildir. Hangi inceleme hangi kadına yapılmalı buna hekimin karar vermesi doğru bir yaklaşım olacaktır.” diye konuştu. |
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|