Sarıkamış’ta 90 bin delikanlımızın kaybı hala yüreklerimizi sızlatır. Enver Paşa bu büyük kayıptan birinci derecede sorumludur.

Neticede cephenin en yetkili kişisiydi.
Gencecik askerlerimiz soğuk ve açlık yüzünden ölüyor. Çok acı bir ölüm şekli.

Sarıkamış bozgununun faturası Enver Paşanın; hemen herkes bunu kabul ediyor. Enver Paşa asker ve bir mucize arıyor. Neticede ortada bir savaş var.

1.Sarıkamış Faciası böyle. Peki İkinci Sarıkamış faciası nasıl izah edilir?
Kars’ta bir okul açılışı var. Hava sıcaklığı resmi görevlilere göre -2, basın mensuplarına göre -30.

Enver Paşa’nın askerleri yazlık elbiselerle dağlara sürmesi gibi Kars’taki resmi görevliler de ilkokul çocuklarını meydana yığıyorlar.

Manzara korkunçtu. TV ekranlarında soğuktan ağlayan çocukların görüntüleri kanımızı dondurdu. Töreni tertipleyenler acaba çocukları neden meydana dolduruyorlar? Bu çocuklara ödül mü, ceza mı?

Eksi 2 veya eksi 30 derece soğukta beklemenin ödül olamayacağı hususunda anlaşmamız lazım. Çünkü bu çocukların hiç biri Eskimo değil. Hele soğuktan büzüşüp ağladıklarına göre cezalandırıldıklarını söylemek mümkün. Ceza gibi görünen bu uygulama ceza da değil.

Çocukları soğukta bekletmek ne ceza ne ödülse o zaman nedir? Ne olacak üstlere şirin görünme gayreti. Ne kadar kalabalık o kadar aferin.

Protokol hazırlıkları ikramlar falan. Gören de büyük bir üniversite açılıyor zanneder. Altı üstü bir okul açıyorsunuz. Bir okul açma işi siyaset ve bürokrasinin her zaman kullandığı bir şeydir. Halka bir şeyler ihsan edildiği izlenimi yaratılır. Bu ihsan törenine ne kadar insan katılırsa o kadar dikkat çeker.

Hani bir resmi binaya asansör yapılınca açılış yapılmıştı.

İzzet – ikram, bürokrasi ve siyasetin en çok üzerinde durduğu şeydir. Bundan dolayı asansör bile yapsanız tören yapacaksınız.

Çocukları törenlerden mahrum bırakmamak lazım! Yaz kış fark etmez nerede tören orada okul formasıyla bir sürü çocuk.

Bu tören ve protokol tutkunluğunun ceremesini çocukların çekmesi çok yanlış!
Çocukların törenler için kullanılması tam bir hak ihlalidir.

Türban konusunda “hassas” olanların bu konuyu atlamalarına biraz şaşırdım. Soğukta bekletilen çocukların mağduriyeti sadece bir hak gaspı değildir. Burada “sabilerin” sağlıkları tehlikeye atılmıştır. Yani çocukların soğukta ağlatılmaları başörtüsü sorunundan daha az önemli değildir.

Tevhidelere sahip çıkmak her özgürlükçünün görevi. Tevhidelerin her zaman yanında olduk ve olacağız. Ancak zorla forma giydirilen, yaz – kış törenlerde dakikalarca ayakta tutulan sabilerin de yanında olmamız gerekir.

1. Sarıkamış mağdurlarını andığımız ve sahip çıktığımız gibi 2. Sarıkamış mağdurlarını da sahiplenmemiz gerekiyor.

Ahmet Hamdi Ayan